Güncelleme Tarihi:
BAKAN Albayrak, AA muhabirine, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin ardından yeni dönemde uygulanacak ekonomi politikalarına ilişkin değerlendirmede bulundu.
Politikalarının, bütçe disiplinini, tek haneli enflasyonu ve yapısal reformları önceleyerek, Türkiye ekonomisinin istikrarlı ve sürdürülebilir bir büyüme hedefi çerçevesinde şekilleneceğini belirten Albayrak, uluslararası finansal piyasalardaki tüm aktörler ve paydaşlarla beraber, iş birliği içinde çalışarak, Türkiye'ye dış kaynak giriş miktarını ve kaynak çeşitliliğini artıracaklarını söyledi.
Albayrak, ekonominin tüm kesimlerinin, paydaşlarının kendi katkılarını içinde görecekleri, yapısal dönüşümleri sağlayacak, bütüncül bir yaklaşımı ve güçlü bir makroekonomik perspektifi olan OVP'yi açıklayacaklarını bildirdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "faizlerin seçim sonrasında düşeceği"ne ilişkin açıklamalarının hatırlatılması üzerine Albayrak, şöyle konuştu:
"Cumhurbaşkanımız, sadece ekonomide değil, ülke meselelerini ilgilendiren her konuda elini taşın altına koyan, sorumluluk alan bir liderdir. Bu millete, büyük ve güçlü Türkiye idealini sunmuş ve bu uğurda gece gündüz demeden çalışmaktadır. Bizim bu dönemde temel önceliğimiz enflasyonun düşürülmesi olacaktır. Tüm kurumlarımızla, özel sektörümüzle, tüm yatırımcı ve paydaşlarımızla eşgüdüm ve çok sağlam bir koordinasyonla çalışacağız. Enflasyonun en kısa sürede önce tek haneye, ardından hedefimize gerilemesi için adımlarımızı atacağız. Enflasyonla mücadelede tüm yük para politikası üzerinde kalmayacak. Yeni dönemde hem para politikası ve maliye politikası arasındaki koordinasyon süreklilik arz edecek hem de fiyat istikrarına risk oluşturan yapısal unsurlara ilişkin kapsamlı bir eylem planı hayata geçirilecek."
"HİÇ OLMADIĞI KADAR ETKİN BİR MERKEZ BANKASI"
Merkez Bankasının, fiyat istikrarını sağlamak ve para politikasının etkinliğini belirlemek açısından önemli rol oynayan sorumlu aktör olduğunu hatırlatan Albayrak, Bankanın bağımsız bir kurum olarak, ekonominin gerçekleri ve piyasa koşulları neyi gerektiriyorsa onu yapacağını vurguladı.
Albayrak, "Merkez Bankasının bağımsızlığının ve karar alma mekanizmalarının spekülasyonlara konu edilmesi kabul edilmez." diye konuştu.
Fiyat istikrarı ve enflasyonla mücadelede özellikle yapısal kanallardaki tıkanıklıkları açarak ve politika eşgüdümünü güçlendirerek Merkez Bankasının hareket alanını genişleteceklerini vurgulayan Albayrak, "Hiç olmadığı kadar etkin bir Merkez Bankası, yeni dönem politikalarımızın temel hedefleri arasında yer alacak." ifadesini kullandı.
"MALİ DİSİPLİNDEN TAVİZ YOK"
Mali disiplinden taviz vermeyeceklerinin altını çizen Albayrak, etkin ve verimli yatırımları önceliklendirecek, maliyetlerin bütçeye uyumunu sağlayacak yapısal dönüşümleri hayata geçireceklerini bildirdi.
Albayrak, OVP dönemi boyunca ve sonrasında mali disiplinden taviz vermeden, bütçe dengesinin OVP hedefleri doğrultusunda gerçekleşmesini temin edecek şekilde etkin maliye politikaları uygulayacaklarını söyledi.
Ekonominin 2016 yılındaki yavaşlamayı takiben destekleyici politikaların etkisiyle 2017 yılında önemli bir toparlanma sürecine girdiğini anlatan Albayrak, bu süreçte iktisadi faaliyet istikrarlı bir büyüme patikasına yönlendirilirken, hızlı kredi büyümelerinin göründüğünü aktardı.
Albayrak, ekonominin bu yılın başından itibaren istikrarlı ve sürdürülebilir bir zemine oturma yolunda ilerlediğine dikkati çekerek, "Önümüzdeki dönemde makro politikaların, enflasyon ve cari dengede iyileşmeye yönelik olarak 'ekonomide dengelenme' önceliğiyle kurgulanacağının altını önemle çizmek isterim." değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye'deki şirketlerin borcuna da değinen Albayrak, ülkedeki şirketlerin toplam borçlarının gayrisafi milli hasılaya oranının gerek gelişmiş ülkeler gerekse benzer gelişmekte olan ülkelerle kıyaslandığında makul ve sürdürülebilir seviyede olduğunu dile getirdi.
Albayrak, firmaların ve bankaların finansal koşullara uyum ve deneyimlerinin yüksek olduğunu söyledi.
Bankaların kredi politika ve uygulamalarıyla firmaların borç ödeme performansının sağlıklı ve sağlam bir görünüm sunduğuna dikkati çeken Albayrak, şöyle devam etti:
"İktidar olarak ve ilgili kamu kuruluşlarımızın koordinasyon kabiliyetleri dikkate alındığında, geniş bir yelpazede makroihtiyati politika, tedbir ve teşvik geliştirme ve uygulama deneyimine sahibiz. Sorunlara bütüncül bir bakış açısıyla çözüm çerçevesi oluşturma kabiliyetimiz yüksek seviyede. Yeni dönemde bu koordinasyon yönetim şeklimizin yapısı ve etkinliği paralelinde güçlenecektir. Kamu bankalarımızın bu süreçte ekonomik dinamizme ve kalkınmaya büyük katkı vereceğini göreceksiniz."
"DAHA SADE VE KARARLI PARA POLİTİKASININ DESTEKÇİSİ OLACAĞIZ"
Albayrak, görevi devraldığı gün yaptığı güçlü para politikası vurgusuna ilişkin, "Güçlü para politikası derken, fiyat istikrarı temel hedefi doğrultusunda şekillenen politikaları kastediyoruz. Makroekonomik denge açısından enflasyonla mücadele öncelikli alanların başında geliyor." dedi.
Türkiye'de daha öngörülebilir ve istikrarlı bir makroekonomik görünümün düşük enflasyon oranlarına ulaşılarak inşa edilebileceğinin açık olduğunu dile getiren Albayrak, bu nedenle temel amacı fiyat istikrarını sağlamak olan Merkez Bankasının para politikasını güçlü bir şekilde uygulamasının esas olacağını bildirdi.
Bakan Albayrak, "Yeni dönemde Merkez Bankasının hedefler doğrultusunda daha öngörülebilir, sade ve kararlı bir para politikası uygulamasının destekçisi olacağız. Hükümet olarak biz de bu politikaların etkinliğini kısıtlayabilecek yapısal engelleri mümkün olduğunca ortadan kaldırarak ve politika eşgüdümünü kuvvetlendirerek para politikasını destekleyeceğiz." diye konuştu.
"FİNANSAL İSTİKRAR İÇİN GEREKLİ ÇALIŞMALAR YAPILIYOR"
Reel sektörün ödenmeyen banka borçlarına yönelik bir soru üzerine de Türkiye'de bankacılık sektörünün performansının ekonominin en güçlü taraflarından biri olduğunu belirten Albayrak, sektörün sermaye yeterlilik oranının dünya ortalamalarının çok üzerinde, yüzde 16,4 olduğunu ifade etti.
Albayrak, finans sektörünün son derece şeffaf bir çerçevede uluslararası kural ve pratiklerle uyumlu faaliyet gösterdiğini, BDDK ve bağımsız denetim kuruluşları tarafından yine uluslararası kurallara uygun bir şekilde denetlendiğini dile getirdi. Bakan Albayrak, "Bazı bilinen firmaların kamuoyuna yansıyan yeniden yapılandırma talepleri yatırımcılar nezdinde yönelttiğiniz bu soruya zemin teşkil etmiştir ancak yeniden yapılandırma işlemleri bankacılık sektörünün doğası gereği kredi vadelerinin nakit akışlarına uygun şekilde vade uzatımı işlemlerini kapsamaktadır ve genele yaygın bir durum değildir. Finansal istikrar açısından kurumlarımız gerekli çalışmaları yapmaktadır." değerlendirmesinde bulundu.
"YATIRIMCILARIN İLGİSİ DAHA DA ARTACAK"
Reel sektör firmalarından finansal kuruluşlara tüm kesimlerin koordinasyon içinde hareket etmesiyle ülkenin sağlam temellere dayalı sürdürülebilir ve istikrarlı bir büyüme ortaya koyacağını vurgulayan Albayrak, şunları kaydetti:
"Yeni sistem ve etkin koordinasyon amaçlı yeniden yapılandırılan ekonomi yönetimi ile ekonomi politikalarımızı kararlılıkla ve tutarlı bir şekilde uygulayarak makroekonomik hedeflere ulaşılacaktır. Yeni dönemde ekonomi politikalarının uyumu en üst düzeyde olacak, alınan kararlar hızla hayata geçirilecektir. Gerek firmalarımızın gerekse finans sektörümüzün koordinasyonuyla bu süreçte yerli ve yabancı yatırımcıların ekonomimize ilgisinin daha da artacağını göreceğiz."
SON 24 SAATTE YAŞANANLAR