Güncelleme Tarihi:
Babacan, katıldığı bir programda gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
"Türkiye ekonomisi bu yıl hedeflenen büyüme rakamlarına ulaşılabilecek mi?" sorusuna Babacan, "Şu an itibariyle baktığımızda yüzde 4 hedefi iddialı, biraz zor ama hala gerçekçi bir hedef. İlk çeyrek beklediğimizden bir miktar daha zayıf gelecek ama daha sonraki çeyreklerde biz bunu hızlı bir şekilde telafi edileceğine inanıyoruz. Seçimden sonraki yumuşama atmosferi, geleceğe doğru güvenle bakışın özellikle yılın ikinci yarısında büyüme konusunda çok daha farklı bir tabloyu göstereceğine inanıyoruz. Dolayısıyla yüzde 4 hedefimizde biz oynamış değiliz. Piyasa beklentilerinde belki bunun çeyrek, yarım puan altında rakam görülebilir ancak bu bizim yüzde 4'lük tahminimizi bozacak bir tablo bir değil" cevabını verdi.
Kur hareketlerinin ekonomi üzerindeki etkisinin eskisi kadar fazla olmadığını vurgulayan Babacan, "Yine de ölçülü gitmemiz gerekiyor. Özellikle reel sektörün ve bankaların dış borcunun milli gelire oran olarak önümüzdeki dönemde çok da artmaması gerekiyor" ifadelerini kullandı.
İKTİDAR OLMANIN SORUMLULUĞUYLA KONUŞMUYORLAR
Babacan, "ekonomide çok fazla ihtiyatlı davranılıyor" eleştirilerine yönelik, "Dünya ekonomisinin hem sisin yoğun, yağışın, yolun dar ve virajlı olduğu bir dönemden geçtiğini düşünelim. Eğer birileri çıkıp da 'daha hızlı gidelim' diyorsa, işi bilen tecrübeli bir kaptanın bunu yapması mümkün değildir" dedi.
Muhalefet partilerinin seçim vaatlerine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Babacan, şunları kaydetti:
"Muhalefet partileri iktidar olmanın sorumluluğuyla bunları konuşmuyorlar. Ana muhalefet partisi genel başkanı 'Ben yüzde 35 hedefliyorum' diyor. Yüzde 35'le iktidar olunmaz ki bu ülkede, Meclis aritmetiğini tutturamazsın. Hem yüzde 35 hedefleyip iktidar olmayacağım diyor, hem de emekliye, işçiye şunu vereceğim diye açıklama yapıyor. Bu tamamen bir göz boyama ve aldatma. Seçime giderken acaba 1-2 puan daha bir yerlerden tırtıklayabilir miyim bunun sonucudur. İktidar olamayacağım, muhalefet olacağım ama işçiye şunu, emekliye bunu vereceğim, bunun hiçbir güvenilirliği yok, inandırıcılığı yok."
MUHALEFET ELEŞTİRİSİ
Babacan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun emeklilere yönelik seçim vaadini noterden onaylattığının hatırlatılması üzerine, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Kendisi belki bürokratlıktan gelmiş olabilir ama ben esnaf bir ailenin çocuğuyum Çıkrıkçıklar Yokuşundan yetişmeyim. Anadolu'da şu atasözleri vardır; 'Söz senettir, doğru söz yemin istemez' denir. Eğer birileri böyle bir senet peşindeyse, gidip noterden... Söylediklerine yemin ediyorsa zaten orada bir problem vardır. Söze güven olacak. Eğer söz yetmiyorsa bir de bunu senete, notere bağlamak gerekiyorsa demek ki kimse güvenmiyor, inanmıyor ki buna ihtiyaç var. Bunlar sağduyu vatandaşlarımızın inanacağı, güveneceği yaklaşımlar değil. Şu anda muhalefet partilerine oy verecek vatandaşlarımız gerçekten onları çok da beğenip destekledikleri, iktidar olacaklarına inandıkları için bu kadar destekledikleri kanaatinde değilim."