Güncelleme Tarihi:
Yaratıcılığın tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de reklam sektörünün kalbi, ruhu, aklı, lokomotifi olduğunu belirten Sezer “Yaratıcılığı ajansların içinde sadece kreatif ekiplerin sorumluluğunda bir alan olarak da görmüyorum. Müşteri ilişkilerinden stratejik planlamacılarına, ajans yöneticilerine, prodüktörüne, finansçısına kadar herkes yaratıcı olup, çözüm üretmek, fark yaratmak zorunda diye düşünüyorum” dedi.
REKLAM ÖNEMLİ BİR YATIRIM
Reklam sektörünün yetenekli, çalışkan ve üretken insanlarla dolu olduğunu söyleyen Sezer, “Genç bir sektör ve her sene çıtası yükseliyor. Sanırım en büyük baskı, kısıtlı zamanlarda etkili ve güçlü fikirler bulup uygulamaya geçirmek zorunda kalmak. Kimsenin beklemeye zamanı yok. Üretme süreci her gün biraz daha kısalıyor” diye konuştu. Reklam sektöründe yaratıcılığı belirleyen bir diğer önemli unsurun da reklamveren tarafındaki yöneticilerin marka yaratma ve devamlılığına yaklaşımı olduğuna dikkat çeken Sezer şöyle konuştu: “Reklam, ticari anlamda çok önemli bir yatırım. Bu nedenle hayata geçirilirken özellikle onay sırasında birçok kişinin görüşü alınıyor. Ajans fikri yukarı çıkaracak yorumlara çözüm üretirken, fikri başka yönlere çekecek veya fikrin gücüne katkısı olmayacak yorumları çok iyi süzgeçten geçirip, üzerinde konuşup marka yöneticilerini ikna etmesi gerekiyor. Bu süreçte ajans ve reklamveren aynı dili konuştuğunda çok daha iyi işlerin çıktığını görüyoruz.”
‘Beep’le gelen Jeep ödülü
KIRMIZI gibi prestijli bir yarışmada yüzlerce işin arasından Leo Burnett İstanbul olarak en büyük ödül olan Kıpkırmızı’yı almaktan dolayı çok mutlu olduklarını dile getiren Roda Sezer, şöyle konuştu: “Jeep, ajans olarak yıllardır hizmet verdiğimiz çok değerli bir markamız. Kurumsal imaj ilanı brief’ini aldıktan hemen sonra çalışmaya başladık. Yıllardır Jeep ile beraber çalıştığımız için beklentileri ve ihtiyacı kolayca çözümledik. Çıkış noktası olarak Jeep’in ‘her yere gidebilirsin, her şeyi yapabilirsin’ konumlandırılmasını aldık. Jeep ile doğanın en uç noktalarında özgürce dolaşıp, benzersiz bir macera deneyimleyebileceğini, esasında defalarca başka şekillerde anlatmıştık. Ama bu sefer daha önce hiç denenmemiş bir yoldan anlattık. Müşterimiz de yaratıcı süreçte ekibimizi hep destekledi ve güvendi.”
Sezer, ödül getiren işle ilgili şunları anlattı: “Ödüllü Jeep reklamında ne ürünün fotoğrafı ne de markanın logosunun bulunmadığını, sadece zebraları ürküten “beep” sesinin yazı karakterinden Jeep reklamı olduğunun anlaşıldığını söyleyen Sezer, bu yaklaşıma Jeep Türkiye yetkililerini nasıl ikna ettiklerini şöyle anlattı: “Böyle bir fikri tabii ki her marka için hayata geçiremezsiniz. Jeep, SUV kategorisinin kurucusu olarak kategoriye adını verdiği için çok özel bir noktada. Bu nedenle işi yaparken büyük oranda logonun gücünden yararlandık. Yapılan araştırmalarda Jeep’in “özgürlük” ve “macera” kavramlarıyla eşleştiği görülüyordu. Jeep’in bu özelliklerini vurgulamak için Jeep’le gidilebilecek ortamları görsel kodlar olarak belirledik. Bu ortamlara uygun olacak şekilde markanın logosuna gönderme yapan ifadeler kullandık. Yani hem logosu olmayan hem de ürünün gösterilmediği bir ilana bakıp hangi markanın ilanı olduğunu anlayabileceğiniz bir tasarım dili oluşturduk. Jeep Türkiye yetkililerinin ikna olması çok kolay oldu. Çünkü onlar da bu şekilde yapılan güçlü ve basit ama sadece Jeep’e ait olabilecek anlatımı ilk görüşte çok doğru buldu.”
Kırmızı çok değerli
REKLAMDA yaratıcılığı özendirmek ve desteklemek için yapılan Kırmızı’yı çok değerli bulduğunu vurgulayan Roda Sezer şunları söyledi: “12 senedir kesintisiz olarak yapılıyor olması ve arkasında Hürriyet gibi büyük bir markanın olması, yarışmanın sektördeki itibarını ve prestijini artırıyor. Kırmızı, sektörün EFFIE, Kristal Elma gibi heyecanla beklenen ve özenle hazırlanılan çok önemli bir yarışması. Her sene çok profesyonelce ve aynı zamanda gönül verilerek yapılıyor. Bu sene bu kadar önemli bir yarışmanın jürisinde yer almaktan gurur duydum.”