Aygün Moody's'i 'sıfırcı hocalara' benzetti

Moodys Kıdemli Başkan Yardımcısı Helene Liss, Avrupa'dan sorumlu Kıdemli Başkan Yardımcısı Andreas Naumann ve beraberindekiler, ATO Başkanı Sinan Aygün'ü makamında ziyaret etti.

Aygün, burada yaptığı konuşmada, ziyaret öncesi Moodys'i araştırdığını belirtti. Sinan Aygün, araştırması sonucunda Moodys'in “Sıfırcı Hocalar gibi” puanının çok kıt olduğunu tespit ettiğini söyledi.

Moodys'in raporlarına bazen katıldıklarını bazen de kuşkuyla karşıladıklarını ifade eden Aygün, “Örneğin bizim notumuz artıyor. (Ekonomi iyi gidiyor) diyorlar. Cebimize bakıyoruz para yok. Moodys makro değerlendirmeler yapıyor ama bu, çarşıya pazara yansımıyor. Bu bizi hayrete düşürüyor” diye konuştu.

Türkiye'nin toplam cari açığının, 1923 yılından 2002 yılına kadar 57 milyar dolar düzeyinde bulunduğunu, 2003 yılından bu yana ise bu rakamın 76 milyar dolar olduğunu dile getiren Aygün, şöyle devam etti:

“80 yılda 57, 4 yılda 76 milyar dolar... Biz, (cari açık tehlikeli) dediğimiz zaman hükümet kulağını tıkıyor. Moodys söylediğinde ise önemsiyor. Moodys'in söylemesinin bizden çok daha etkili olduğunu görüyoruz. Hükümet uyarılarınızı kaale alıyor.”

AYGÜN'ÜN SORULARI

Sinan Aygün, Moodys'in 1994'te Türkiye'nin notunu düşürdüğünü ve ardından kriz çıktığını, 2001'de Türkiye'nin notunu yükselttiğini ancak yine kriz çıktığını belirterek, “Moodys'e karşı kafamız karıştı” dedi.

Moodys'in 2004'ten beri cari açığa dikkati çektiğini vurgulayan Aygün, konuklarına şu soruları yöneltti:

“Bu açığın artarak devam etmesi ülkeyi krize sürükleyebilir mi? Moodys, Türkiye'nin IMF ile programa devam etmesini öngörüyor. Türkiye'nin IMF ile programa başladığı zaman toplam borcu 144 milyar dolardı. 2002'de bu borç 357 milyar dolara çıktı. Bu borç yükünün artması Türkiye'yi sıkıntıya sokmuyor mu? IMF'nin Türkiye'nin sosyal durumuna verdiği zararı neden görmezlikten geliyorsunuz? Moodys IMF'den kurtulmamazı öneriyor mu? Bütün bunların ışığında bize not verecek olsaydınız vereceğiniz not ne olurdu?”

Şirketin Avrupa'dan sorumlu Kıdemli Başkan Yardımcısı Andreas Naumann ise Aygün'ün sorularına karşılık, “Kendilerinin şirketin değerlendirme yapan analitik ekibinin dışında olduklarını, dolayısıyla bu sorulara cevap vermelerinin mümkün olmadığı” karşılığını verdi.

ESNAFIN VİZE SORUNU

Moodys Kıdemli Başkan Yardımcısı Helene Liss de Aygün'e “ATO üyeleri, yurtdışında iş yapmak istediklerinde bunu nasıl yapıyorlar” sorusunu yöneltti.

“Yurtdışında iş yapmak için yurtdışına çıkmak lazım” diyen Aygün, esnafın bu noktada vize sorunuyla karşılaştığını ifade etti. Bunun haksız rekabete neden olduğuna işaret eden Aygün, vize konusunda kendilerine gerekçe de gösterilmediğini kaydetti.

Andreas Naumann, Aygün'e Basel 2 çerçevesinde üyelerinden herhangi bir talep gelip gelmediğini sordu. Aygün de Basel 2 kriterlerinin Türkiye'yi sıkıntıya sokacağını, geçiş sürecinin çok zor ve sancılı olacağını, çünkü Türkiye'de bilançoların önemli bir kısmının gerçek olmadığını belirterek, bu konuda gerekli çalışmalara başladıklarını söyledi. Aygün, Naumann'ın, “Basel 2 çerçevesinde Avrupa Birliği'ni destekliyor musunuz” şeklindeki sorusuna karşılık olarak da “Basel 2'yi de Avrupa Birliği'ni de desteklemiyorum. Basel 2'yi şöyle desteklemiyorum; bilançolarda gerçek rakamları bulamayacaklar” yanıtını verdi.