Avrupalı durdu elektrik anahtarı ve prizle 260 milyon lirayı yakaladı

Güncelleme Tarihi:

Avrupalı durdu elektrik anahtarı ve prizle 260 milyon lirayı yakaladı
Oluşturulma Tarihi: Şubat 29, 2012 00:00

Türkiye’nin önde gelen priz ve elektrik düğmesi üreticisi Viko, 2009’da 135 milyon lira olan cirosunu 2011’de 260 milyon liraya çıkardı. Bunda canlı iç piyasa kadar özellikle Avrupa’daki rakiplerin kriz nedeniyle sarsıntı geçirmesi ya da kapanması büyük etken oldu.

Haberin Devamı

AVRUPA’daki ekonomik kriz ve Türkiye’nin iç piyasasındaki canlılığın küresel krize rağmen devam etmesi Türk sanayicisi için krizi fırsata çevirdi. Türkiye’nin önde gelen priz ve anahtar (elektrik) üreticisi Viko, 2009’da 135 milyon lira olan cirosunu, özellikle Avrupa’daki rekiplerinin zora girmesi ve ürünlerinin daha rekabetçi olabilmesi nedeniyle 2011’de 260 milyon liraya çıkardı. Viko Yönetim Kurulu Başkanı Ali Dağbaşı, “Avrupa’da çok sayıda rakibimiz sıkıntıda. Bu yüzden ihracat performansımız çok iyi devam etti, 70 ülkeye yayıldı. Çünkü fiyatlarımız daha uygun ve daha rekabetçiyiz. 2012 ciromuz 2010’a göre yüzde 40 yükseldi ve 260 milyon lira oldu. 2009’da ciromuz 135 milyon liraydı” dedi. Dağbaşı, cironun yüzde 40’ının ihracattan sağlandığını belirtti.
Sancaktepe’de 2006’da yapımı tamamlanan 60 bin metrekarelik yeni fabrikanın da talebe yetmediğini ve 5 tesisin daha kendilerine fason üretim yaptığını belirten Ali Dağbaşı, “Bizim 750 kişilik doğrudan istihdamımız var. Bize fason çalışan atölyelerde ise 1200 kişi çalışıyor. Ayda 7 milyon anahtar üretiyoruz ve Türkiye genelinde 30 bin satış noktasına hergün ürün indiriyoruz. Sayaç, şalt, priz ve anahtar üretiyoruz. Akıllı ev sistemlerinde en iddialı üreticiler arasındayız. 2012 ciro hedefimiz 310 milyon lira” diye konuştu.
11 yılda 15 kat büyüdük
Viko Başkanvekili Cahit Durmaz ise, Viko’nun son 11 yılda yaklaşık 15 katlık büyüme kat ettiğini vurgulayarak, şunları anlattı: “Şimdi 2020 yılı için 1 milyar lira ciro hedefi koyduk. Bunun için de fon, ortaklık, halka açılma dahil tüm büyüme yöntemlerine açığız. Hepsini değerlendirebiliriz. Şirketi devraldığımız tarihten itibaren Ar-Ge birimine çok özen gösterdik. Ben ve Ali Bey baştan itibaren Ar-Ge ile bizzat ilgilendik. Sonra daha da geliştirdik. Şu anda Ar-Ge birimimizde 57 kişilik bir ekip var.”
Tasarrufun kritik noktası
Cahit Durmaz, elektrik enerjisinin en tasarruflu şekilde kullanımının Türkiye için ayrıca çok önemli olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu: “50 milyar doları aşan enerji ithalatı sözkonusu. Bu durumda bizim gibi firmaların ürettiği elektrik anahtarları, prizler ve kontrol sistemleri tasarruflu kullanım için en kritik ürünlerdir. Biz de özellikle akıllı evler ve yeşil binalar için bu alanda çok kaliteli ürünler geliştirdik. Bu alanda da çok iddialıyız ve yabancılardan önemli pazar aldık.”

Haberin Devamı

10 yılda 250 milyon dolarlık yatırım yapacak

Haberin Devamı

Viko, elektrik anahtar ve prizleri, grup prizler, sigorta kutuları, aksesuarlar, koruma ve kumanda amaçlı şalt ürünleri, akıllı bina sistemleri ve elektronik elektrik sayaçlar üretiyor.
Anahtar priz ürün grubunda yüzde 60 gibi yüksek bir payla pazar liderliğini koruyor.
İhracat yaptığı ülkeler arasında da pazar liderlikleri var. Bunların arasında Ukrayna, Kazakistan, Özbekistan, Kırgızistan, Gürcistan, Kosova, Angola bulunuyor.
İSO 500 Büyük Sanayi Kuruluşu Araştır-ması’nda 2010 yılı sonuçlarına göre 329’uncu sırada yer alıyor. Firma, TÜSİAD-KalDer Ulusal Kalite Başarı Ödülü de kazandı.
2000-2011 arası 100 milyon doların üzerinde yatırım gerçekleştiren Viko, 10 yıl içinde de yaklaşık 250 milyon dolarlık yatırım planlıyor.
Hedef sektöründe 2020 yılına kadar dünyanın en büyük ilk 10 şirketi arasına girmek ve 2020 yılı cirosunu 1 milyar TL’ye ulaştırmak.

Haberin Devamı

Viktor Kohen’in Vi-Ko’suydu iki ortak satın aldık

VİKO Yönetim Kurulu Başkan Vekili Cahit Durmaz, Viko’yu nasıl satın aldıklarını şöyle anlattı: “Viktor Kohen 1966’da Viko’yu kurmuş. 1980’e gelindiğinde çok iyi bir markaydı. Ancak o dönemde ülkemizde anarşi ciddi boyutlara ulaşmıştı. Kendisi o anarşi ortamında korku içindeydi. Şirketini satmak istiyordu. Ben de Ali Dağbaşı Bey’e anlattım.  Eşit ortak olup Mart 1980’de aldık.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!