Demet CENGİZ
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 20, 2004 01:38
Türkiye, oyuncak tüketiminde ABD ve Avrupa’nın çok gerisinde bulunuyor. ABD’de çocuk başına oyuncak harcaması 271 dolar, Avrupa’da ise 84 dolar düzeyinde. Türkiye’de ise çocuk başına yıllık oyuncak harcaması, 5 dolar ile ABD’nin 54 kat, Avrupa’nın ise 17 kat gerisinde kaldı.
TÜRKİYE, kişi başına oyuncak tüketiminde ABD ve Avrupa’dan fark yiyor. 30 milyon çocuğun bulunduğu Türkiye’de oyuncak sektörünün büyüklüğü 180 milyon
dolar düzeyinde bulunuyor. ABD’de çocuk başına yıllık oyuncak harcaması 271 dolar, Avrupa’da ise 84 dolar. Türkiye’nin çocuk başına yıllık oyuncak harcaması ise 5 dolar düzeyinde bulunuyor.
Oyuncakçılar, bundan kısa süre öncesine kadar Türkiye’de kişi başına düşen yıllık oyuncak harcamasının 2-3 dolar düzeyinde olduğunu, ancak özellikle Uzakdoğu’dan yapılan ithalattaki artış ile birlikte kişi başına harcamanın da ikiye katlandığını belirtiyor.
İthalat ile birlikte oyuncak çeşidinde büyük bir artış yaşanırken, oyuncakların ‘raf ömrü’ de kısaldı. 1990’lı yıllarda Türkiye’de oyuncakların ortalama raf ömrü 90-120 gün arasında değişirken, bu süre artık 60 gün ve altına indi.
Türkiye’nin yıllık oyuncak ithalatının 100 milyon civarında olduğu belirtiliyor. Türkiye’de oyuncak tüketiminin artmaya başlaması ile birlikte uluslararası markalar da pazardaki yerini almaya başladı. Barbie, Action Man, Jesmar, John Toplar, Store, Motor Max, New Ray, Smooby, Lego ve benzeri 30’un üzerinde büyük marka artık Türk çocuklarına ulaşıyor.
Türkiye Oyuncakçılar Derneği (OYDER) Başkanı M. Sirus Leki, bu tüketim rakamlarına bakıldığında Türkiye’nin oyuncak tüketiminde büyük bir potansiyele sahip bulunduğunu savunuyor. Leki, ‘Pazarda ciddi bir büyüme potansiyeli var. Avrupa’nın çok gerisindeyiz. Avrupa’ya yetişecek kadar bir gelişme kaydetsek pazar 15 kat büyür. Bu 180 milyon dolarlık pazarın 2,7 milyar dolar büyüklüğünde bir pazar haline gelmesi demek’ dedi.
PAZAR NASIL BÜYÜR?
Leki, oyuncak sektöründeki potansiyel büyümeyi yakalamak için yapılması gerekenleri şöyle sıraladı: ‘Oyuncak sektörü, çok hareketli bir sektör. Trendler takip edilmeli ve trend yaratılmalı. Ar-Ge yatırımları yapılmalı, markalaşmalıyız. Uzakdoğu ve Çin malları oyuncak sektöründe ağırlıklı olmaya devam edecektir. ‘Çin malı eşittir kalitesizlik’ denklemi doğru değil. Ancak Avrupa’ya Çin’den çok daha yakınız. Akıllı bir ihracat planıyla, bir çok uluslararası üreticinin imalatını Türkiye’ye kaydırmasını sağlamak mümkün. Oyuncak ithalatını düzenlemeliyiz. İthalat şeffaflaştırılmalı, düşük faturalı mal ithalatı engellenmeli. Derneğimizin bu konuda çabaları var. TSE’nin ihracatçılarımız için CE belgesi verebilmesini sağlamalıyız.’
Çin işgali altındayız
TÜRKİYE’deki oyuncak ithalatında Uzakdoğu’nun ağırlık kazandığına dikkat çeken OYDER Başkanı M. Sirus Leki, şöyle konuştu: ‘Burada sadece fason üretilen Çin mallarından söz etmiyoruz. Hasbro, Matel, Store gibi bir çok büyük oyuncak firması ürünlerini Çin’de üretiyor ve buradan sevk ediyor. Türkiye Uzakdoğu’nun ardından Almanya, İspanya ve Hindistan’dan ithalat yapıyor. Çin ithalatıyla kapanan oyuncak fabrikalarından çok sık söz ediliyor. ‘200-300 fabrika kapandı’ deniyor. Hangi fabrikalar bunlar? İsimleri nedir? Kaç kişiye iş olanağı sağlamışlar, yatırım büyüklükleri nedir? DİE’ye göre 1990’lı yıllarda Türkiye’de sadece iki oyuncak üreticisi bulunuyor. Ürün çeşidi sınırlı, kapasitesi düşük bir kaç atölye bulunuyordu. Çoğu Avrupa mallarını taklit ediyordu. Pazarın çeşitlilik kazanmasının ardından yaşanan ekonomik krizler bunların kapanmasına neden oldu.’
Türkiye’de 13 büyük oyuncak üreticisi var
TÜRKİYE’de büyük ölçekli oyuncak üreticisi saysı 13. Pilsan, Akçiçek, ABC Oyuncak, Magic Toys, Flopark, Aliş Oyuncak, Kral Oyuncak, As Plastik, Dolu Plastik, Simge Oyuncak, Ümit Bisiklet, Fen Oyuncak ve Karınca Oyuncak Türkiye’deki başlıca oyuncak üreticileri. Türkiye’de oyuncak ihracatında bulunan başlıca 7 şirket ise şöyle: ‘Pilsan, Aliş, Magic Toys, Flopark, Fen Oyuncak, Akçiçek, ABC Oyuncak.’
Çocuklar 2 yaşında marka bağımlısı oluyor
21. yüzyıl markaların, trendlerin oyuncaklara damga vurduğu yeni bir dönem olduğunu belirten OYDER Başkanı Sirus Leki, ‘Trendler çok büyük bir hızla değişiyor. İletişim çağı oyuncaklara damgasını vuruyor, tüm dünya çocukları aynı karakterlerin peşinden koşuyor. Oyuncak üreticileri, Hollywood’u yakından takip ediyor. Çocuklara bir ürün değil, bir yaşam tarzı sunuluyor. Barbie bebek ile oynamak yetmiyor çocuklara, Barbi’nin herşeyine sahip olmak istiyorlar. Yapılan araştırmalar çocukların 2 yaşında marka bağımlılığına kavuştuğunu gösteriyor. Çocuklar için artık bir maskenin, maske olarak önemi yok. Maske Örümcek Adam, Süpermen ya da Hulk olmalı. Çizgi
filmler ve sinema ile desteklenmeyen oyuncaklar piyasada tutunamıyor’ dedi.