Güncelleme Tarihi:
AA- Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde, Avrupa Parlamentosu (AP) Ekonomik ve Mali İşler Komitesi'nin "Parasal Diyalog" oturumuna video konferans yöntemiyle katıldı. Avrupa'da yeni tip koronavirüse (Kovid-19) karşı aşılama kampanyalarının başarılı biçimde yürütülmesi neticesinde kısıtlamaların yumuşadığını anımsatan Lagarde, ekonomik toparlanmadın hız kazandığını ifade etti. Lagarde, Avro Bölgesi ekonomisinin ikinci çeyrekte yüzde 2,2, büyüdüğünü anımsatarak, yılın ikinci yarısında da güçlü büyüme beklediklerini, ekonomik faaliyetin yıl bitimine kadar salgın öncesi seviyeleri aşmasını beklediklerini vurguladı.
Avro Bölgesi'nin bu yıl yüzde 5, 2022'de yüzde 4,6, 2023'te ise yüzde 2,1 büyümesini öngördüklerine işaret eden Lagarde, "Büyüme görünümü büyük ölçüde salgının gelişimine bağlı durumda ve belirsizliğini sürdürüyor." diye konuştu. Lagarde, "Avro Bölgesi enflasyonu ağustosta yüzde 3'e yükseldi. Enflasyonun sonbaharda daha da yükselmesini bekliyoruz." ifadelerini kullandı. Enflasyondaki yükselişi büyük ölçüde "geçici" olarak görmeye devam ettiklerini belirten Lagarde, petrol fiyatlarındaki güçlü artış, Almanya'daki KDV indiriminin kalkması, malzeme ve ekipman kıtlığından kaynaklı maliyet baskılarının enflasyonu yukarı çektiğini anlattı.
Lagarde, gelecek yıl içinde enflasyonu yükselten faktörlerin etkilerini giderebileceğini belirtti. ECB'nin 2021'de yüzde 2,1, 2022'de yüzde 1,7, 2023'te yüzde 1,5 oranında enflasyon beklediğini anımsatan Lagarde, kısıtlamaların sıkılaşması ve ekonomik aktiviteyi etkilemesi durumunda enflasyonun öngördüklerinden daha düşük olabileceğini söyledi. Lagarde, "Sürekli yüksek enflasyon, beklenenden daha yüksek ücret talepleriyle sonuçlanabilir." diye konuştu.
ENFLASYON 10 YILIN ZİRVESİNDE
Avrupa İstatistik Ofisinin (Eurostat) son verilerine göre, Avro Bölgesi'nde, ağustos ayında yıllık enflasyon yüzde 3'le son 10 yılın en yüksek seviyesine çıkmıştı. Enflasyon, ağustos ayında Polonya, Litvanya ve Estonya’da yüzde 5, Macaristan’da yüzde 4,9, Belçika’da yüzde 4,7 seviyesinde ölçüldü. Bu oran, Almanya'da yüzde 3,4, İspanya'da yüzde 3,3, İtalya'da yüzde 2,5 ve Fransa'da yüzde 2,4 oldu.