Avrupa büyük risk altında, siz de yumurtaları farklı sepete koyun

ULUSLARARASI Hazır Giyim Federasyonu’nun (IAF) Yunanistanlı Başkanı Vassilis Masselos ülkesindeki karışıklıklar nedeniyle İstanbul’da Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği’nin (TGSD) düzenlediği 3’üncü Moda Tekstil ve Hazır Giyim Konferansı ve Sergisi’ne gelemedi. Ekim ayında yapılacak genel kurulda IAF’ın başkanı seçilecek Harry van Dalfsen ve IAF Genel Sekreteri Han Bekke, Yunanistan’daki gelişmelerden ve yangının İspanya, Portekiz’e sıçramasından endişelendiklerini söyledi.
Avrupa tehdit altında
Harry van Dalfsen, Amerika’da toparlanma yaşandığını, Avrupa’nın krizin ardından yükselişe geçtiğini belirterek, “Ancak Yunanistan’daki durum herkesi endişelendiriyor. Bu sadece Yunanistan’ın sorunu değil. Bütün Euro bölgesini tehdit eden bir risk. Ve en büyük korkumuz bu ateşin İspanya ve Portekize de sıçraması” dedi. Dalfsen, dünyanın kilitlendiği sorunla ilgili şöyle konuştu: “Geçen yıl berbattı. İnsanlar krizin en ağır olduğu döneme kıyasla şu anda daha mutlular. Tekstil ve perakendenin kayıplarını 2010’da telafi etmesini bekliyoruz. Ancak Yunanistan’la başlayan tehlike, İspanya ve Portekize de sıçrarsa bu hepimiz için büyük tehdit. Onların da dahil olacağı bir karmaşa korkunç sonuçlar doğurur.”
Türkiye için de felaket
Söz konusu üç Akdeniz ülkesinde yaşananların tesadüf olmadığını, ancak ortaya çıkan faturayı bütün Avrupa’nın ödemek zorunda kaldığını belirten Han Bekke, “Bu üç ülkenin krize girmesi felaket olur. Bu Avrupa için de felaket olur, üretiminin yüzde 70’ini Avrupa’ya satan Türkiye için de” dedi. “Türkiye’nin ihracatını farklı bölgelere yayması zorunluluğu ortaya çıkıyor. Yumurtaları farklı sepete koymalısınız” diyen Bekke, Türkiye’nin ihracatını farklı bölgelere yayması gerektiğini vurguladı.
Asya ile el ele verin
Farklı bölgelere aynı anda odaklanmanın önemine işaret eden Harry van Dalfsen, “Büyüyen pazarlara yönelin. Örneğin Asya’ya daha fazla odaklanın. Çinli ya da Hintli şirketlerle ortak girişimler kurun. Hem üretimde hem de pazar olarak Asya’dan faydalanın” dedi. Türkiye’nin sıradan bir fasoncu ülke olmadığını belirten Dalfsen, şöyle devam etti: “Sadece fasoncu değilsiniz. Türkiye tasarımda çok önemli bir noktaya geldi. Kendi markalarınızı yaratıyorsunuz. Çok doğru yoldasınız. Bunların yanı sıra kalite ve tecrübede dünyanın takdirini toplayan bir ülkesiniz. Bütün bu avantajları kullanın. Size yeni pazarlar açacak ortaklıklara girin. Krizin ardından toparlanmada Türkiye Avrupa’nın önünde gidiyor.”

Kazandığınızı yat ve jete değil tasarıma harcayın

DIESEL, Replay gibi dünya markalarının yaratıcısı ve Denim Gurusu Adriano Goldschmied, “Rakiplerinizi öldürmeden kendinize yer açamazsınız, üreterek değil marka satın alarak yolu kısaltın” dedi. 3’ncü İstanbul Moda, Tekstil ve Hazır Giyim Konferansı ve Sergisi’nde konuşan Goldschmied, Türk girişimcilerin bu güne kadar tekstil ve hazır giyim sektöründen iyi kazandıklarını, şimdi firmaların kazandıkları bu parayı yata, jete değil tasarım ve dizayna ağırlık vererek geleceklerine harcamaları gerektiğini vurguladı.

Türkiye, pamukta kendini vuruyor

DÜNYA Hazır Giyim Federasyonu (IAF) eski Başkanı ve İcra Kurulu Üyesi, Avrupa Tekstil ve Hazır Giyim Organizasyonu (Euratex) Yönetim Kurulu Üyesi Umut Oran, tekstilde en önemli hammaddelerden biri olan pamuk üretiminin Türkiye’de son 8 yılda yüzde 57.8 değer kaybettiğini söyledi. Özellikle 2003 yılından itibaren dramatik bir şekilde düşüş yaşanırken, son 6 yılda ithal edilen pamuğa yaklaşık 6.5 milyar dolar harcandığını hatırlatan Oran “2003-2004 sezonunda 900 bin tona kadar çıkan lif pamuk üretimi 2008-2009’da 380 bin tona düştü. Bu haliyle Türkiye, Çin’den sonra dünyanın ikinci büyük pamuk ithalatçısı durumunda” dedi.
Hindistan alımı durdurdu
Pamuğun tekstildeki önemi dolayısıyla dünyadaki arzla da ilgili olarak ilk hamlenin BRIC ülkesi Hindistan’dan geldiğini belirten Oran, şöyle konuştu: Dünyanın ikinci büyük pamuk ihracatçısı geçtiğimiz günlerde bir sonraki duyuruya kadar yeni pamuk ihracatı kayıtlarının askıya alındığını duyurdu. Bu karar Hindistan’daki yerel pamuk fiyatlarındaki yüksek artışa tepki olarak alındı. Pamuktaki fiyat artışı doğal olarak ikinci önemli hammadde olan iplik fiyatlarına da yansıdı.  Ancak 400 bin ton rekolte, dış pazarlardan yaklaşık 1000 ton ithal pamuk talebi yaratınca Türkiye dünya borsalarındaki pamuk fiyatlarını tetikleyerek kendi kendini vuruyor.