Güncelleme Tarihi:
Murat Kolbaşı 1966 yılında kurulan Arzum markasının ikinci kuşak temsilcisi. Babası ve amcaları tarafından kurulan markayı inovasyonla ve yurtdışına açarak büyüten Kolbaşı, 1992 yılından bu yana bir ayağı Çin’de yaşıyor ve aynı zamanda DEİK’te de Türkiye-Çin İş Konseyi Başkanı. Çin’in 2013 yılında ortaya attığı Kuşak ve Yol projesinin adımlarını yakından takip eden Kolbaşı’yla değişen ticari dengeleri ve Arzum’un yeni hedeflerini konuştuk.
-1992 yılından bu yana da Çin’e odaklandınız. Farklı sektörlerde Çin’in öncülüğü var, Arzum orada kendini nasıl konumlandırdı?
Küçük ev aletleri sektörünün büyük bölümü Çin’de şekilleniyor. Bizim de Hong Kong’ta ofisimiz var. Her türlü yeniliğin ve gelişmenin içindeyiz. Fuarlara yeni ürünlerimizle katılıyoruz, sektörle ilgili toplantılarda bazen konuşmacı bazen de dinleyici olarak varız. Son dönemde Çin dünya ticaretini etkileyecek projelerle çok daha etkili olma yolunda kalıcı adımlar atıyor. İpek Yolu’nu 6 ayrı hat üzerinden yeniden canlandırıyorlar.
- 2013’te Çin İpek Yolu’nu canlandırma amacıyla Kuşak ve Yol projesini ortaya attı. Türkiye’nin ticaretini nasıl etkileyecek, hangi fırsatlar var?
Biz bugüne kadar ‘Çin’den üretimimize ne katkı yaparız?’ diye baktık. Şimdi bizim bu konuda aynı AB ile 1996’dan bu yana yürüttüğümüz yakın ilişkilerimiz gibi Kuşak ve Yol’u da iyi değerlendirmemiz lazım. Üretim üssünü doğru kullanarak, markalaşmayı da Avrupa’dan edindiğimiz tecrübeyle yaparak, bunu Asya Pasifik ülkelerine kurgulamamız lazım.
70 ÜLKEYİ GEÇİYOR
- Geçtiğimiz günlerde İpek Yolu projesi kapsamında ilk tren Marmaray’dan geçti. Bu ticari anlamda neler ifade ediyor?
Bu bir denemeydi. Süreci iyileştirmeye çalışacaklar. Çünkü hedefler büyük. Tren Çin’den Kazakistan üzerinden geliyor, Azerbaycan’da Hazar Denizi üzerinde zaman kaybediyor. Türkiye Gürcistan, Azerbaycan, Kazakistan, Çin’le yeni Gümrük anlaşmalarını yapmalı. Bu model AB’nin geçmişine benziyor. 5 sene sonra bu yola giren ülkeler aslında bir şekilde ticari birlik olmuş olacak. Bu Kuşak ve Yol projesi 70 ülkeyi ilgilendiriyor.
- Çin’in dünya ticaretindeki etkisi katlanarak artacak beklentileri var…
Çin her yerde oyuna girmek istedi. 2025 stratejileri var, 10 sektör seçtiler. Bu sektörlerde dünyada en iyi oyuncu olacaklar. Belki de en iyi olmayan markalarının yurtdışına açılımını durdurup güçlü markalarıyla yayılacaklar.
- Türkiye kendini yeterince iyi konumlandırıyor mu bu gelişmeler karşısında?
Türkiye’nin önünde farklı fırsatlar var. Öncelikle Türkiye Çinli yatırımcılar açısından cazibesini artırmalı. Çin Kuşak ve Yol projesi üzerindeki ülkelere yatırım yapıyor. Türkiye Çin yatırımcıları çağırmalı. Türkiye lojistik avantajlarını kullanmalı. Çin Ortadoğu’ya da girmek istiyor, inşaat sektöründe Çin şirketleriyle Türk şirketler işbirliği yapabilir. Türkiye ile Çin arasında tekstil ve gastronomi alanında da geliştirilecek çok iş var. Çinli turistler için Kapadokya, Göbeklitepe ve Pamukkale çok cazip.
- Türkiye o beklenen yatırımları alamadı henüz…
Alabilir. Örneğin Mısır’a büyük yatırım yaptılar. Çin ara mamüllerini yüklüyor, Kahire’ye gönderiyor. Mısır’ın Amerika’yla bir anlaşması var, eğer gelen ürünlerin içine yüzde 10 oranında İsrail ürünleri koyarlarsa sıfır gümrükle gidiyor ürünler. Çin mallarını Mısır üzerinden Amerika’ya gönderiyor. Çin’in gündeminde Fransa, Yunanistan, Mısır ve Sırbistan var. Bu ülkelere yatırım yapıyorlar. Bir yandan da Amerikan markaları Çin’de hızla büyüyor.
MURAT KOLBAŞI KİMDİR?
İstanbul’da 1966’da doğan Murat Kolbaşı 1987 yılında Marmara Üniversitesi İşletme Bölümü’nü bitirdi. 1988 yılında Arzum Elektrikli Ev Aletleri A.Ş’de Satış ve İş geliştirme Müdürü oldu. 2008 yılında Yönetim Kurulu Başkanı olarak atandı. DEİK Yönetim Kurulu üyesi, DEİK Asya Pasifik İş Konseyleri Koordinatör Başkanı ve Türk-Çin İş Konseyi başkanı olan Kolbaşı, aynı zamanda Türk Kahvesi ve Araştırmaları derneği Yönetim Kurulu, TOBB Genç Girişimciler Üst Kurulu, Endeavor Etkin Girişimci Destekleme Derneği Danışma Kurulu üyesi, TAİDER (Türkiye Aile İşletmeleri derneği) kurucu üyesi olan Kolbaşı evli ve 2 çocuk babası.
40 ÜLKEDE SATILIYOR
- Küçük ev aletlerinde müşterileri bekleyen yenilikler neler?
Kablosuz ev aletleri dönemi geliyor. Kendi kendini şarj eden aletler. Nesnelerin interneti dönemindeyiz. uyandığınızda kahveniz hazır olacak. Her sabah havuç suyu içiyorsanız havuz suyunuz taze sıkılacak, hatta buzdolabınızda havuç bittiyse bunu marketinize haber verecek.
- Arzum kendini nasıl geliştiriyor?
Arzum dinamik yapıda. Çay ve kahvede çok iyi pozisyondayız. Türk kahvesi için çekirdeğinden fincanına odaklandık. Okka 5 yılı geride bıraktı. Satışların yüzde 80-85’ini Türkiye oluşturuyor, yüzde 10-15 ise ihraç ediliyor. Yılda 3.5 milyondan fazla satış gerçekleştirerek dünyanın 40 ülkesinde milyonlarca eve ulaşıyor. Global marka olma yolunda emin adımlarla ilerliyoruz.