Asgari ücret maratonu başladı

Gelecek yıl verilecek asgari ücret için görüşmeler başladı. Koronavirüs önlemleri nedeniyle videokonferansla yapılan toplantının açılışında konuşan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, işçi, işveren ve kamu temsilcilerinden oluşan 15 kişilik komisyonun yeni ücrete karar vereceğini belirtti. Asgari ücretin, işçilere yönelik en alt sınırı ortaya koyduğunu belirten Selçuk, “Bu yıl rakamı, işçi ve işverenlerin mutabakatıyla tespit etmeyi hedefliyoruz” dedi. 2020 yılında uygulanan brüt 2 bin 943 TL’lik asgari ücrete dikkat çeken Bakan Selçuk, gerçekleşen enflasyonun 3 puan üstünde bir ücret belirlediklerini vurguladı. Selçuk, “Asgari ücretin işçi ve işverenlerin beklentilerine uygun, çalışma hayatına olumlu katkı sağlayacak seviyede belirleneceğine inanıyorum” ifadelerini kullandı.

Türk-İş heyetine başkanlık yapan Nazmi Irgat ise asgari ücretin 7 milyon kişiyi ilgilendirdiğine dikkat çekti. Aile Bakanı Selçuk’a, “Siz aynı zamanda aileden sorumlu Bakansınız. Bu gelir düzeyiyle bir ailenin geçinmesi mümkün müdür?” diyerek seslenen Irgat, “Asgari ücretli ailenin geliri de, yılın son aylarında gelir vergisindeki artış nedeniyle azalıyor. Asgari ücretliden alınan damga vergisinin anlamı nedir? Ücretli çalışanların Ocak ayında aldıkları net ücret, vergiler nedeniyle azalmasın. Şemsiye yağmurlu günler içindir. Sosyal devlet uygulamaları böylesi ekonomik ve sosyal dönemler içindir. 2020 yılında Türkiye asgari ücrette Avrupa’da sondan 2. sıraya geriledi. İşçinin daha fazla fedakarlık yapacak takati kalmadı” ifadelerini kullandı.

DESTEK DEVAM ETSİN

Komisyonda TİSK heyetine başkanlık TİSK Genel Sekreteri Akansel Koç da, sözlerine işçi konfederasyonlarına koronavirüs sürecinde gösterdikleri işbirliği ve dayanışma için teşekkür ederek başladı. Yeni asgari ücret belirlenirken hizmet sektörünün durumunun dikkate alınmasını isteyen Koç, “Son 5 yıldır uygulanan asgari ücret desteğinin bu yıl da devam etmesi hiç olmadığı kadar önemli. Bu desteğin 2021 yılında da tüm işletmeleri eşit şekilde kapsayarak ve artarak devam etmesini, yüzde 2 olan işsizlik sigortası işveren payının 2021 yılı için alınmamasını, SGK işveren desteğinin yüzde 5’ten 6’ya yükseltilmesini ve toplu iş sözleşmeli işyerlerinde yüzde 7 olarak uygulanmasını istiyoruz. Ayrıca rekabet içerisinde olduğumuz çoğu ülke ve OECD ortalamasından oldukça yüksek olan ücret üzerindeki vergi ve prim yüklerinin bu seviyelere çekilmesini istirham ediyoruz” diye konuştu.

KONFEDERASYONLARDAN ORTAK AÇIKLAMA

Türk-İş, Hak-İş ve DİSK de toplantı öncesi ortak açıklama yaparak, asgari ücretteki vergi yüklerine dikkat çekti. Asgari ücret kadar bir gelirin ücretli çalışanlar için vergi dışı bırakılması yönünde tüm sosyal taraflar arasında görüş birliği oluşmasına rağmen bugüne kadar hiçbir adım atılmadığı belirtilen açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Asgari ücret Asgari Geçim İndirimi (AGİ) hariç ve net olarak açıklanmalıdır. İşverenlere sağlanan sosyal güvenlik prim desteğin benzeri işçilere de verilmelidir. Pandemi koşullarında işsizlik sigortasından işçilere yapılan ödemelerin (kısa çalışma ödeneği, nakdi gelir desteği ve işsizlik sigortası) alt sınırı asgari ücret olmalıdır. Sendikal örgütlenmenin olduğu işyerleri için asgari ücret teşviki uygulanmalıdır.”