Asgari ücret fiyat artışlarına yenildi

Birleşik Metal-İş Araştırma Dairesinin TÜİK fiyatları üzerinden indeksleme yöntemi ile yaptığı araştırma, asgari ücrete bu yıl yapılan yüzde 8,6 oranındaki zammın, temel ihtiyaç maddelerindeki fiyat artışlarınına fazla dayanamadığını ortaya koydu.

Araştırmaya göre, asgari ücrette yıl başında yapılan artış, kira ve doğal gazdaki zamma 5, ekmek, kömür ve ulaşımdaki zamma 7 ay dayanabildi. Asgari ücretlinin alım gücü ekmek karşısında yüzde 3 gerilerken, asgari ücretle alınan ekmek sayısı da Aralık 2005'tekine kıyasla 50 ekmek azaldı.

Asgari ücrete yapılan 30 YTL'lik zam, ev kiralarına ve doğal gaza yapılan zamlara Mayıs ayına kadar yetti. Ev kiralarındaki artış yılın ilk 10 ayı için 50 YTL'ye ulaşırken, kiralardaki artış Haziran ayında itibaren asgari ücrete yapılan zammı geride bırakmaya başladı. Yıl içinde asgari ücretteki artışı geride bırakan ürünlerden kömür fiyatındaki artış geçen yılın Ekim ayına göre yüzde 22,9'a, doğal gazdaki artış ise yüzde 23,4'e kadar çıktı.

Belediye otobüs bileti fiyatları da yılbaşından bu yana 91 YKr'den 1.20 YTL'ye çıktı. Yüzde 12'yi bulan fiyat artışı, Ağustos ayından itibaren asgari ücrete yapılan zam oranını geçti.

“KOMİSYONDA EMEKÇİLERİN AĞIRLIĞI ARTIRILSIN”

Birleşik Metal-İş Yönetim Kurulunca yapılan değerlendirmede, Türkiye'de yaklaşık 7 milyon kayıtlı işçinin yüzde 44'ünün asgari ücretle çalıştığı ya da asgari ücretli olarak gösterildiği belirtildi.
Asgari ücretin çalışanların aileleri ile birlikte 12-13 milyon kişiyi doğrudan etkilediği vurgulanan değerlendirmede, “Asgari ücretin açlık sınırının altında belirlenmesi 12-13 milyon insanın açlığa mahkum edilmesi anlamına gelmektedir” denildi. Değerlendirmede şu görüşlere yer verildi:

“Hayatta kalma mücadelesi veren asgari ücretliye verilen yüzde 8,6'lık zam, TÜİK'in enflasyon verilerine rağmen, temel harcama kalemlerinin altında eriyip gitmiştir. İşveren çevrelerinin beklentilerini esas alan ve Asgari Ücret Tespit Komisyonunun anti-demokratik yapısından faydalanarak işçilere açlığa mahkum eden Hükümet bu tutumundan derhal vazgeçmelidir.

Anti-demokratik yapısı ile işçileri açlığa ve sefalete mahkum eden Asgari Ücret Tespit Komisyonunun yapısı emekçilerin ağırlığı artırılarak genişletilmelidir. Görüşmeler kamuoyuna açık hale getirilmeli, anlaşmazlık durumunda işçilerin üretimden gelen güçlerini kullanabilecekleri yasal zeminler oluşturulmalıdır. Asgari ücret net olarak belirlenmeli. Asgari ücret üzerinden alınan vergiler kaldırılmalıdır. Asgari ücretin herkese bölge, yaş, iş kolu vb. ayrımı yapılmaksızın aynı oranda belirlenmesi esas alınmalı, bölgesel asgari ücrete uygulanması yolundaki girişimlerden uzak durulmalıdır. Bu ülkenin insanı açlıkla terbiye olmayacaktır.”