Güncelleme Tarihi:
Türkiye'deki Suriyeli sayısının son dönemde 1 milyonu aştığı tahmin ediliyor.
ARAP TURİSTE SURİYELİ GARSON
Şimdiye kadar genellikle imalat sanayinde, tarımda ve küçük atölyelerde çalışan Suriyeliler son dönemde hizmet sektöründe de boy göstermeye başladı. Bunu özellikle İstanbul'un turistik mekanlarında görmek mümkün.
Örneğin bölgedeki esnafın verdiği bilgiye göre sadece Ortaköy'deki işletmelerde halihazırda 200-250 Suriyeli göçmen çalışıyor. Yani neredeyse her işyerine ortalama bir Suriyeli çalışan düşüyor. Genellikle çalışma hatta oturma izni olmayan Suriyeliler sigortasız olarak istihdam edilirken, Türk çalışanlara göre daha düşük ücret alıyor. Ancak Suriyelilerin tercih edilmesinin tek nedeni düşük maliyet değil. Aynı zamanda Türkiye'de sayıları giderek artan Arap turistler Suriyeliler için iş olanağı yaratıyor.
İstanbul'a ilk 5 ayda geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 21 artışla 712 bin Arap turist gelirken, toplam turistler içerisindeki payları da yüzde 16.6'ya yükseldi. Bunu özellikle Taksim bölgesindeki Arapça yazılardan anlamak oldukça kolay. Bir çok dükkan menülerine Arapça seçeneklerini de eklerken gayrimenkul ilanlarında da ikinci dil Arapça oldu. Arap turistlerin çok sevdiği yerlerden olan Taksim-Beşiktaş-Ortaköy hattında yarattıkları ciddi bir ekonomi var. Esnaf da bu büyüklükten daha fazla pay alabilmek için son dönemde giderek daha artan oranda Suriyeli göçmenlerle çalışmaya başladı.
BİRAZ PARA KAZANSAM…
Ortaköy'de görüştüğümüz ve adının Muhammed olduğunu söyleyen Suriyeli bir çalışan, bundan 5 ay önce savaştan kaçarak Türkiye'ye geldiğini belirtiyor. Esad'ın ordusunda iken daha sonra Özgür Suriye Ordusu'na (ÖSO) katıldığını belirten Suriyeli garson, "Maalesef savaşta çok kötü şeyler yaşanıyor. Arkadaşlarımız gözümüzün önünde ölüyor, sakat kalıyor. Bunlara dayanmak çok zor. Ben de abimle birlikte silahımı bırakıp sınırdan kaçarak Türkiye'ye geldim. Ancak ailem ve bir abim daha şu anda ÖSO'nun kontrolünde olan Şam'a yakın bir bölgede. Fakat durumları iyi değil, ne elektrik var ne su" diyor.
Abisi ile birlikte Ortaköy'de çalıştıklarını söyleyen 23 yaşındaki Muhammed, kendisinin bin TL abisinin de 1100 TL kazandığını söylüyor. Okmeydanı'nda 600 liraya kiraladıkları bir evde oturduklarını kaydeden Muhammed "Eğer burada biraz para kazanabilirsem ailemi de Türkiye'ye getireceğim. Eğer 20 bin liram olsa bütün ailemi getirebilirim" diyor.
KÖTÜ BİR ŞEKİLDE YARALI
Belki bu yazının konusu değil ama Suriye'de savaşı sonuna kadar yaşamış olan Muhammed'in yüzü çok sıkıntılı. Daha o gün bir arkadaşı daha Suriye'den kaçarak gelmiş ama kötü bir şekilde yaralı. Onu ne yapacağını düşünüyor. Aklı da hep Şam'daki ailesinde. Her an gelebilecek kötü bir habere karşı son derece tedirgin. Geriye dönecek misin diye sorduğumda ise 'Bir gün mutlaka' diyor, 'Orası bizim topraklarımız...' Muhammed'in cep telefonunda savaşta kendi çektiği fotoğraflar ise orada nasıl bir vahşetin, nasıl bir dramın yaşandığının açık kanıtı. bir tarafta parçalanmış bedenler, gövdeden ayrılmış uzuvla, kollar, kafalar, bacaklar. Bakmaya yürek dayanmıyor.
1 YIL ÖNCE TÜRKİYE'YE GELMEK ZORUNDA KALMIŞ
Adının Veysel olduğunu söyleyen başka bir Suriyeli göçmen ise Muhammed'e göre daha şanslı. Suriye'de elektrikçilik yaparken savaş nedeniyle 1 yıl önce Türkiye'ye gelmek zorunda kalmış. Ama neyse ki aile olarak gelmişler ve Arnavutköy'de kiralık bir evde hep beraber oturuyorlar. Oturma izni de almayı başarmış. Türkiye'de önce elektrikle ilgili işler yaparken daha sonra o da kendini Ortaköy'de bulmuş. Ayda 1200 TL maaş alıyor. Ben ayrılırken o dükkana bakan Arap turistlere çoktan bir şeyler anlatmaya başlamıştı bile...
Suriyeli göçmen işçilerin hayat hikayeleri çeşit çeşit. Kimi Esad'dan kimi ÖSO'dan kaçıp gelmiş. Kimisi asker kimisi sivil. Kimine 'öldür' demişler öldürmüş, kimisi öldürmeden kaçmayı tercih etmiş. Evet, Suriyeli göçmenler iş hayatında ciddi bir sıkıntı yaratmaya başladılar ve düşük paralarla Türk işçilerin yerini alıyorlar ama bir taraftan da o topraklarda yaşanan vahşet var. Aslında hiç birisinin tercihi üç kuruşa burada çalışmak değil. Ama hayat şimdilik onları buraya sürüklemiş ve hepsinin aklında düzelmiş bir Suriye'ye tekrar dönmek var.
GÜNEY İLLERİNDE DURUM DAHA CİDDİ
Suriyeli göçmenlerin Türkiye'deki ilk durağı genelde sınıra yakın Gaziantep, Mersin, Osmaniye, Hatay gibi iller oluyor. Bu şehirlerin ekonomilerinde de önemli değişikliklere neden oluyorlar. Örneğin Gaziantep'te Suriyeli göçünün de etkisiyle arsa fiyatları son 4 yılda ortalama 20, ev fiyatları ise en az ikiye katlandı. Benzer şekilde kiralık ev fiyatları da deyim yerindeyse uçuşa geçti. Gaziantep'te henüz 1 sene önce 400-500 lira civarında olan 3+1 konutların kiraları 1000-1.200 lira bandına çıktı. Hatay'da da daha önce 300 liraya kiralanan evler patlayan taleple birlikte 600 liralara çıktı. Suriyelilerin etkisi sadece konutta değil. İş yaşamındaki payları da giderek artıyor. Mesela Osmaniye'de işsizlik son 1 yılda tam 4 puan artarak yüzde 14'e çıktı. Bunun en önemli nedeni de Suriyeli mülteciler. Özellikle inşaat ve tarım sektöründe kaçak olarak çalışan Suriyeli işçiler normalde 50 lira olan yevmiye ücreti yerine 20 lira aldıkları için tercih ediliyorlar.
"EKONOMİYE BÜYÜK DARBE VURUYOR"
Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu (TESK) Başkanı Bendevi Palandöken Suriyeli kaçak işçilerin yerli esnaf ve Türkiye ekonomisine büyük bir darbe vurduğunu belirtiyor. Suriyelilerin spot çalışmalarının en kısa sürede önüne geçilmesi gerektiğini ifade eden Palandöken, "Avrupa ülkelerinde olduğu gibi yasal bir düzenleme gerekiyor. Yoksa ekonomimiz bulunduğu seviyenin altına gerileyecek. Bir an önce bu haksız rekabetin önüne geçilmesi gerekiyor" dedi.
1 YILDA 3 PUAN BİRDEN ARTTI
Mersin'de de durum farklı değil. son açıklanan verilere göre işsizlik 1 yılda 3 puan birden arttı. Mersin Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Talat Dinçer, esnaflıkla ilgili yasal düzenlemeler bulundupunu ancak Suriyeli mültecilerin bu kurallara uymadığını belirtiyor. Suriyelilerin çalışma ve oturma izni olmamasına karşın gelişigüzel işyeri açtıklarına dikkat çeken Dinçer, "Ya da asgari ücretin altında kaçak olarak işyerlerinde çalışıyorlar. İşyeri sigortası olmayan bu mülteciler şehirdeki işsizlik oranının artmasına neden oluyor. Bu gidişe bir an önce çözüm bulunması gerekiyor" dedi.
İstanbul'a gelen turist sayısı (İlk 5 ay)
2013- 3 milyon 983 bin
2014- 4 milyon 292 bin
Arap turist sayıları (Ocak-Mayıs)
2012- 425 bin
2013- 589 bin
2014- 712 bin
Arap turistlerin toplam turist içerisindeki oranı (Ocak-Mayıs)
2012- Yüzde 12.9
2013- yüzde 14.8
2014- Yüzde 16.6