Güncelleme Tarihi:
Yusuf Kaya’nın (64) geçtiğimiz yıl yaşadığı olay sonrası Küçükçekmece Cumhuriyet Savcılığı’nın başlattığı soruşturmaya göre, para bozdurma bahanesi ile sahte para verilmesinin dikkat çekici bir yöntemle yapıldığı anlaşıldı.
‘ASKERDEKİ OĞLUM İÇİN…’
Kaya, bankamatikten para çektiği sırada yanına bir kişi yaklaştı. Daha sonra adının Ayhan A. olduğu ortaya çıkan kişi Kaya’ya ‘Askerdeki oğluma 100 lira göndereceğim. Bana şu parayı bozar mısın’ dedi. Kaya da, karakol ifadesine göre, paranın askere gönderileceğini duyunca 200 lirayı bozdu. Kaya daha sonra aldığı banknotun sahte olduğunu öğrendi. Soluğu Polis karakolunda alan Kaya, yaşadığı olayı detayı ile anlattı. Bir süre sonra yeniden karakola çağrılan Kaya’ya, resim teşhis albümünde, şüpheliyi teşhis etmesi istendi. Kaya, şüpheli ismi teşhis etti. Karakol polisi, aynı yöntemle 6 kişinin daha dolandırıldığı bilgisini Kaya ile paylaştı.
6 KİŞİYE DAHA AYNI YÖNTEM
Kaya’nın dışında 6 kişinin daha aynı kişi ile ilgili verdiği ifade sonrası savcılık soruşturma başlattı. Soruşturma dosyasına paranın çekildiği bankanın kamera kaydı CD olarak girdi. Ancak soruşturma savcısı Muhittin Özdemir geçtiğimiz 28 Nisan’da, Ayhan A. hakkında yeterli delil olmadığı gerekçesi ile takipsizlik kararı verdi.
Yusuf Kaya, takipsizlik kararına itiraz etti. İtiraz dilekçesinde, kendilerini dolandıran kişilerin cezalandırılmaması nedeni ile insanların adalete olan güvenlerinin sarsıldığına işaret etti.
TAKİPSİZLİK KARARI KALDIRILDI
İtiraz başvurusuna Bakırköy 3. Sulh Ceza Hâkimliği baktı. Hâkimlik, 22 Eylül günü verdiği kararda takipsizlik kararının kaldırılması, soruşturmanın sürdürülmesine karar verildi. Takipsizlik kararının kaldırılması ile birlikte soruşturma kaldığı yerden sürdürülecek.
‘DERDİM GİDEN 200 LİRA DEĞİL’
Yusuf Kaya derdinin kaybettiği 200 TL olmadığını ifade ederek “Bana açıkça söyleseydi 200 lira değil daha fazla da verirdim. Ancak amaç başkaymış. Ki benimle birlikte 6 kişiyi daha aynı yöntemle dolandırmış. Ağrıma giden bu. Ve bu insanlar cezalandırılmadıkları zaman, hem başka kişileri dolandırmayı sürdürecek bu durum da insanların adalete olan güven duygusunu zedeleyecektir” dedi.
KASETLERİ YÜZBİNLERCE SATTI
Şimdilerde Küçükçekmece’de mütevazi bir evde yaşamını sürdüren Kaya, kendi deyimi ile 14 yaşından itibaren müzik ile ilgilenmeye başlamış. Özellikle 1980’li yıllarda arabesk müzikte ses getiren kasetler çıkaran Kaya yüz binlerce kişiye ulaştı. 1999’daki Marmara depremine Gölcük’te yakalanan Kaya, yaşadıkları travmayı uzun süre atlatamadığını söyledi. Şimdilerde emeklilik hayatı sürdüren Kaya aynı zamanda, yer altı dünyasının ünlü ismi Dündar Kılıç’ın, Uludağ’da öldürülen kızı Uğur Kılıç’ın da dayısı.