Güncelleme Tarihi:
ŞU anda dünyanın en büyük teknoloji üretim merkezi Çin’in Shenzhen şehri. Takvimler 1987 yılını gösteriyor. Çin ordusunda mühendis olarak çalışan orta yaşlarında bir teknoloji meraklısı, şehrin kaderini değiştiren bir karar verdi. Ya çalıştığı enerji şirketi ‘South Sea Oil’de çalışmaya devam edecekti, ya da elindeki 3 bin dolarla hayal ettiği işi yapacaktı. O ikincisini tercih etti. Shenzhen’deki bir apartmanın alt katında bir ofisi tuttu ve Çin Halk Cumhuriyeti’nin telekomünikasyon ve iletişim sistemlerini için verdiği teşvik paketlerinden yararlanarak şirketini kurdu. İlk işi ise telefon ve elektronik cihaz tuşlarının üretimi ve geliştirilmesi oldu.
APPLE’I GERİDE BIRAKTI
Bahsettiğimiz bu girişimci Ren Zhengfei. Kurduğu şirket ise günümüzde teknoloji devleri arasında ismi geçen ve Çince anlamı çiçek olan ‘Huawei’. Huawei aradan geçen 31 yılda apartman dairesinde kurulan bir şirketten teknoloji devlerine meydan okuyan hatta onları geçen bir duruma geldi. Geçen hafta ise Zhengfei’nin önüne çok önemli bir rapor bırakıldı. Bu rapor araştırma şirketi IDC’nin hazırladığı çeyreksel akıllı telefon sevkiyatı raporuydu. Raporda, Huawei’nin pazardan yüzde 15.8 pay aldığı, bu rakamla yüzde 12.1’lik pay alan Apple’ı geçtiği yazıyordu. Birinci sırada ise yüzde 20.9 payla Samsung bulunuyordu.
DAHA ÜSTE ÇIKABİLİR
Başka bir deyişle yıllar boyunca ucuz ve fason üretim kapasitesiyle ile öne çıkan Çin’in bir teknoloji şirketi, akıllı telefonun icadını yapan Apple’ın iPhone’unu geçmişti.
Zhengfei, raporun hemen alt satırlarına baktığında ise hayalini daha üste taşıyacak bir tablo gördü. Rakiplerinin satışları ya düşüyordu ya da yerinde sayıyordu. Samsung, son çeyrekte 71.5 milyon adet cihaz satmıştı. Ancak bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 10.4 düşüş yaşamıştı. Apple ise sadece yüzde 0.7 büyümeyle 41.3 milyon telefon satmakla yetinmişti.
Nasıl bu noktaya ulaştı?
Teknoloji dünyasında hızla büyüyen ve akıllı telefon pazarında egemenliğini ilan eden şirketlere kafa tutan Huawei, nasıl oldu da bu noktaya gelebildi?
1) Bu sorunun ilk cevabı Huawei’nin tarihinde gizli. Huawei, kurulduğundan bu yana telekomünikasyon ve iletişim altyapıları geliştiren bir şirket. Yani Çinli şirket mobil iletişimin arka planını çok iyi biliyor. Hatta Huawei’nin şu anda elde ettiği gelirlerin yüzde 60-70 civarı akıllı telefon dışındaki kategorilerden geliyor. Dolayısıyla Huawei, özellikle son yıllarda LTE (4G) ve 5G başta olmak üzere birçok yeni iletişim teknolojisi oldukça hakim durumda.
2) Huawei’nin yakaladığı başarının ikinci sebebi ise yaptıkları işbirlikleri. Dünyanın en iyi lenslerini üreten Alman Leica ile 2016’dan beri işbirliği yapan Huawei, Mate ve P serilerinin fotoğraf ve video kalitesini oldukça üst seviyeye taşıdı. Dolayısıyla bu işbirliğinin karşılığını birçok farklı alanda almış durumda. Bunların arasında ise şüphesiz marka algısı var. Leica gibi bir markanın Huawei ile işbirliği yapması, özellikle ABD ve Avrupa pazarlarındaki tüketicilerin dikkatini çekmeyi fazlasıyla başardı.
3) Bu başarının diğer bir sebebi şirketin satış sonrası hizmetlere ağırlık vermesi. Huawei, tüketiciler sunduğu üst düzey akıllı telefon modellerinin 3 ay içinde ekranının kırılması durumunda, hiçbir ücret talep etmeden ekranı değiştiriyor. Ayrıca servis konusunda da tüketicilere kapıdan kapıya hizmet modelini sunuyor. Kullanıcılar, akıllı telefonları bozulduğunda kargoya veriyor ve tamir edildiğinde ise yine kapıya kadar geliyor.
TÜRKİYE PAZARINDA 2’NCİLİĞİ ZORLUYOR
HUAWEI’nin globalde elde ettiği başarıdan sonra Türkiye’deki duruma göz attık. Elde ettiğimiz rakamlara göre 2017 Aralık’ta Huawei’nin pazar payı yüzde 7 civarındaydı. En yayınlanan haziran raporuna göre ise Huawei’nin pazar payı yüzde 17.4’e kadar çıkmış durumda. Bu rakamla Huawei, Türkiye’deki akıllı telefon pazarında yüzde 18.9 ile ikinci olan Apple’ın arkasından üçüncü sırada yer alıyor.