Ankara'da ekmeğe zam yolda

Balcı, Federasyon genel merkezinde, ekmek fiyatları ve ekmek israfının önlenmesine yönelik çalışmalara ilişkin basın toplantısı düzenledi. 

Sözlerinin başında son günlerdeki terör olaylarına değinen Balcı, saldırılarda şehit olanlara rahmet, gazilere acil şifalar diledi. 

Balcı, son 2 aydır ekmeğin temel girdisi un fiyatlarında, bugüne kadar görülmemiş bir artışın söz konusu olduğunu söyledi. Bundan 2 ay önce 62 liraya
alınan unun 79-85 liraya yükseldiğine dikkati çeken Balcı, "Un fiyatlarındaki yüzde 25-30'luk artışı, kesinlikle spekülatif bir artış olarak değerlendiriyoruz.

2015 yılının aralık ayına baktığımızda, aynı olayla karşı karşı kaldığımızı görüyoruz. 2016 yılı kasım ve aralık ayında ülkemizin içinde bulunduğu hassas dönemde, yüzde 25-30 civarında gerçekleşmiş olmasını, kesinlikle kabul etmek mümkün değil." diye konuştu. 

Balcı, 2015 yılı aralık ayındaki fiyat artışının, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Toprak Mahsulleri Ofisinin (TMO) gerçekleştirdiği çalışmayla gerilediğini hatırlatarak, konuyu Bakanlık yetkililerine ilettiklerini ve aynı çalışmanın tekrar yapılmasını beklediklerini dile getirdi. 

Undaki fiyat artışının, yıllık enflasyonun çok üstünde olduğunu belirten Balcı, "Yani undaki artış, buğday sıkıntısı olmamasına rağmen yıllık enflasyonla paralel bir artış olsa biz bugün un fiyatlarını konuşmuyor olurduk." ifadesini kullandı. 

Balcı, Ankara'da 2014 yılı ocak ayından bugüne kadar 250 gram ekmeğin 1 liradan satıldığını, bütün girdilerinde fiyat artışı yaşanmasına rağmen, yıllık enflasyonu ekmek fiyatlarına yansıtmadıklarını anlatan Balcı, fırıncı esnafının gerekli özveriyi gösterdiğini söyledi. 

Ekmekte unun maliyetinin yüzde 33 olduğunu anlatan Balcı, bunun dışında işletme ve işçilik masraflarının bulunduğunu, ekmeğe zam yapılmayan 3 yıl boyunca işletme ve işçilik giderlerinin de arttığını vurguladı. 

Balcı, undaki artışın en fazla enflasyon oranında olması gerektiğinin altını çizerek, "Buğdayın elimizde bol olduğu bu süreçte Bakanlığımızın 1 yıl önce yaptığı müdahale gibi aynı şekilde piyasaya müdahale etmesini, TMO'nun görevini yerine getirmesini fırıncı esnafı olarak sabırsızlıkla bekliyoruz." şeklinde konuştu. 

Türkiye'nin içinde bulunduğu hassas ortamda her zamankinden daha fazla duyarlı olmak gerektiğini, fırıncı esnafı olarak bu süreçte daha dikkatli davrandıklarını kaydeden Balcı, undaki fiyat artışını 2 aydır dile getirmediklerini ancak konuyu Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı yetkililerine ilettiklerini belirtti. 

"BUĞDAY SIKINTISI BULUNMUYOR" 

Balcı, Bakanlığın en kısa sürede, 15-20 gün içinde müdahale ederek bu suni artışın önüne geçmesini beklediklerini vurgulayarak, şöyle konuştu: 
"Aksi takdirde fırıncı esnafımızın dayanacak gücü kalmadı. Bunun ekmeğe yansımasının enflasyon oranının çok üzerinde olacağı için tüketici olan halkımızın da mağdur olmaması için bu çalışmayı sabırsızlıkla bekleyeceğiz. Bu makul seviyelere çekilmesi durumunda 3 yıldır değişmeyen ekmek fiyatının kesinlikle enflasyonun üzerinde olmaması konusunda odalarımıza genelge göndererek esnaflarımızı uyaracağımızı ifade etmek istiyorum. Eğer un fiyatları bu şekilde devam ederse bunun ekmeğe yansıması yüzde 15-20'den aşağı olmaz. Bu çalışmayı beklemek zorundayız. Çünkü bugünkü maliyet hesaplaması doğruyu yansıtmaz. Bugünkü fiyatı ekmeğe yansıttığımızda Bakanlığın yaptığı çalışma neticesinde un fiyatlarında gerileme olursa ekmeğe bunun yansıması fazla olur, tüketiciyi mağdur etmiş oluruz. Bunun izahını fırıncı esnafı olarak yapamayız. Bu çalışma yapılması durumunda netice alacağımıza inanıyoruz." 

İllere göre ekmek fiyatlarında değişiklikler olduğunu ancak 1 kilogram ekmeğin fiyatının un fiyatları böyle devam ederse 5 liranın altında olamayacağını belirten Balcı, "Ankara'da 1 liraya satılan 250 gram ekmeğin fiyatı, eğer un fiyatlarında iyileşme olursa yüzde 10 artar, bu da aynı ekmeğin fiyatının 1,10 lira olması anlamına gelir. Un fiyatları böyle devam ederse Ankara'da 250 gram ekmeğin fiyatı 1,25 liradan aşağı olmaz." dedi. 
Balcı, 2016 yılında buğday üretiminin 20 milyon 600 bin ton olarak gerçekleştiğine dikkati çekerek, tüketimin 19 milyon ton olduğunu, buğday sıkıntısının bulunmadığını söyledi. 

"EKMEK İSRAFI FIRIN ENFLASYONUNDAN KAYNAKLANIYOR" 
Balcı, 2 yıl önce günde 6 milyon ekmek israf edilirken, başlattıkları çalışma neticesinde bunu 4 milyon 900 bine düşürdüklerini anlattı. Bunun ekonomiye yılda 2,8 milyar dolar katkı sağladığına işaret eden Balcı, yılda 384 milyon ekmeğin israf edilmesini önlediklerini ancak sayının yeterli olmadığını anlattı. İsrafın fırın enflasyonundan kaynaklandığına değinen Balcı, 4 milyon 900 bin ekmeğin 3 milyonunun fırınlarda israf edildiğini kaydetti. 

Ekmek israfının önüne geçilmesi ve un fiyatlarının aşağı çekilmesi noktasında 2015 yılında olduğu gibi Bakanlığın ciddi önlemler almasını beklediklerini vurgulayan Balcı, bu konuyu aktardıklarını ve bakanlıkta bir çalışma başladığını dile getirdi.