Angus değil 17 bin Brangus sığırı geldi

Bakanlar Kurulu'nun 400 bin baş besilik sığır ithalatı için yetki verdiği Et ve Süt Kurumunun mayıs ayında besicilerden topladığı talep sonrası imzaladığı protokol kapsamında ilk ithal hayvanlar, İzmir Limanı'na giriş yaptı.

Türkiye Kırmızı Et Üreticileri Birliği organizasyonuyla yapılan ithalat kapsamında limana yanaşan "Ocean Shearer" gemisindeki 17 bin hayvan, gümrük vergisine tabi olmadan ülke genelindeki 250 işletmeye gönderilmeye başlandı.
Üreticilere hayvan dağıtımını organize eden Türkiye Kırmızı Et Üreticileri Merkez Birliği Başkanı Bülent Tunç, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik'in üreticiyi aracılara ezdirmeyecekleri yönündeki sözlerinin bir sonucu olarak bugün besilik sığır ithalatının doğrudan devlet tarafından yapılmaya başlandığına dikkati çekti.

Aracıların kaldırılmasının kolay olmadığını, bürokratik zorluklarla mücadele ettiklerini, geminin İzmir Limanı'na yanaşmasına dahi 3 gün izin verilmediğini belirten Tunç, bu sorunun da Bakan Çelik'in araya girmesiyle çözüldüğünü söyledi.

HAYVAN BAŞINA BİN LİRA DAHA UCUZ
İzmir Limanına gelen sığırların kilogramının 3,9 dolardan alındığını, geçmişteki ithalatların ise 5 dolardan yapıldığını ifade eden Tunç, hayvan başına ortalama bin ila bin 200 lira daha düşük fiyatla girdi sağladıklarına dikkati çekti.
Tunç, şöyle konuştu:
"Aradaki 1,5 doları biz yıllardır yurt dışındaki aracılara gönderiyorduk, havaya saçıyorduk. Sayın Bakanımıza binlerce kez teşekkür ediyoruz. Bugün 17 bin hayvan geldi. 72 bin tane daha geliyor. Et ve Süt Kurumu, üreticinin talepleri doğrultusunda yıl sonuna kadar 200-250 bin besilik hayvan getirecek. 20 günlük aralıklarla bu gemi gelmeye devam edecek. Besici, bu sayede yüzde 20-25 daha düşük maliyetle hayvan almış oluyor. Biz ucuza mal ettiğimiz zaman tüketici de ucuza et yiyecek demektir. Bu ithalatla et fiyatlarında gelecek yıl için yüzde 10 düşüş bekliyoruz. Besicinin kazancı arttıkça fiyatlar giderek aşağı doğru çekilecek."

"KURBANLIKTA SPEKÜLASYONA DİKKAT"
İthalatın Kurban Bayramı öncesine rastlamasının da kurbanlık piyasasına olumlu etkilerinin olacağına işaret eden Bülent Tunç, ithal edilen hayvanların kurbanlık olarak değerlendirilmeyeceğini ancak besicinin elindeki hayvanı rahatlıkla pazara indirebilecek duruma geldiğini ifade etti.

Geçen yıl kurbanlık olarak 860 bin büyükbaş, 2,5 milyon da küçükbaşın kesildiğini, bu yıl için 1 milyon 200 büyükbaş kurbanlık olarak hazırladıklarını ifade eden Tunç, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kurbanlık piyasası için yaklaşık 200 bin baş hayvan fazlamız var ama bir süredir psikolojik bir baskı vardı. İthalatın devlet eliyle yapılması söylemine rağmen bu hayvanların gelmeyeceği inancı fiyatları yukarı doğru zorluyordu. Bugün bu hayvan geliyor, üretici bunu gördü. Artık elindeni hayvanını rahatlıkla pazara indirecek. Kurbanlık fiyatları enflasyonun etkisiyle geçen senenin yüzde 8-10 üzerinde olabilir ama yüzde 20-25 zam varsa bu kesinlikle spekülatiftir.

Vatandaşımıza çağrımız oradan uzaklaşın, kurbanlığınızı başka bir çadırdan alın. Elimizde fazlasıyla hayvan var."

PAHALI ETİN SORUMLUSU TERÖR
Besici olarak tek dertlerinin yerli üretimi artırmak olduğunu ancak terör nedeniyle bazı bölgelerde istedikleri üretim ortamını yakalayamadıklarını aktaran Tunç, "İthalatın en önemli sebebi terördür. Kilogramı 25-30 liraya yiyeceğimiz eti, 50 liraya yememizin nedeni de bu terördür." diye konuştu.

Besilik dana almak üzere İzmir Limanı'na gelen Malatya Kırmızı Et Üreticileri Birliği Başkanı Mehmet Taneli, sıfır gümrükle aracısız şekilde yapılan ithalatın besicinin cebine doğrudan giren bir destek olduğunu belirterek, bunun et fiyatlarına da yansıyacağını ifade etti.

Amasya'nın Suluova ilçesinden gelen besici İdris Yavuz ise gelen hayvanların çok kaliteli olduğunu gördüklerini, uygun fiyatla hayvan alan üreticinin çok memnun olduğunu söyledi.