Emre ÖZPEYNİRCİ
Oluşturulma Tarihi: Eylül 17, 2002 02:08
Ambalajlı su pazarı kriz dinlemiyor. 2001 yılı sonunda ambalajlı su tüketimi 4.1 milyar litreye ulaştı. Damacana ve pet şişelerden su içmek için harcanan para ise 165 milyon dolar oldu.
TÜRKİYE'de 1990 yılların başından itibaren büyükşehirlerde ortaya çıkan içme suyu sorunu, ambalajlı su tüketimini körükledi. Kriz yılı 2001'de bile ambalajlı su tüketimi 4.1 milyar litreye ulaşırken, pazar ciro bazında yaklaşık 165 milyon dolarlık bir hacme çıktı. 2002 yılında ambalajlı su pazarının 4.4 milyar litreye ulaşması beklenirken, Türkiye'de yıllık tüketilen ambalajlı suyun yüzde 50'sinin kayıt dışı ve sağlıksız olduğu ifade ediliyor.
Doğal Kaynak ve Maden Suyu ş(reticileri Derneş*i (SUDER) ve özel şirket yetkilileri, tüketilen ambalajlı sular içinde litre bazında en büyük payın 19 litrelik damacana suları olduğunu belirtirken, ciro bazında en büyük payın ise pet şişede satılanlar olduğunu ifade etti. Tükiye'de 2001 yılında kişi başına ambalajlı su tüketiminin yaklaşık 70 litreyi bulduğunu kaydeden yetkililer, bu oranın yurtdışında 150 litre civarında olduğunu vurguladı.
Pazarın 2001 yılındaki parasal büyüklüğü
dolar bazında yıllık 165 milyon dolar olarak hesaplanıyor. Bunun dağılımı ise 19 litrelik damacana su 57 milyon dolar, pet su 68 milyon dolar, maden suyu 30 milyon dolar, cam şişe ise 10 milyon dolar civarında.
300 KAYNAK VAR
Türkiye'nin sahip olduğu 300 doğal kaynak içinde Sağlık Bakanlığı tarafından ruhsat verilmiş 170 kaynak bulunuyor. Bu kaynakların 140'ı faaliyet gösterirken, geri kalanı yatırımlarını tamamlamaya çalışıyor. 1994'lerde bu rakamın 20 civarında olduğu belirtiliyor. Şu anda Türkiye'de içilebilir kaynak sularının ancak yüzde 20'si kullanılıyor. Kaynak sularının yüzde 80'i ise atıl durumda bulunuyor. Kaynak sularının yeterince kullanılamamasının nedeni de haksız rekabet. Su aynı zamanda meşrubat kategorisine de giriyor ve ambalajlı suya yüzde 18 KDV uygulanıyor.
Ambalajlı su üreticileri kurumsal alana prestij amaçlı giriyor. Sektör yetkilileri su pazarında büyük bir rekabet yaşandığını ifade ederek, bu rekabet içinde kurumsal alanda faaliyet göstermenin kendileri için prestij açısından önemli olduğunu kaydederek şunları söylüyor: ‘‘Bir su markası olarak kurumsal alanda yani bir şirkete ürün satıp beğenilirseniz, o şirkette çalışan tüketiciler bireysel olarak da o markayı kullanmaya başlıyor. Bunun için kurumsal alanda büyük rekabet var.’’
Bugün kurumsal alanda satılan damacana miktarının toplam damacana satışındaki oranının yüzde 50'yi bulduğunu ifade eden yetkililer, ‘‘İş yerlerinde başka türlü çalışanına su servisi yapacak şey yok. Bu ürünler soğutucu ve ısıtıcı aparatlarıyla birlikte çok pratik’’ diye konuşuyor.
Suya yatırım 500 milyon doları buldu
FİYATI 2 ila 2.5 milyon lira arasında olan 19 litrelik damacana suların, kayıt dışı ve sağlıksız yollarla 1 milyon liradan satıldığını kaydeden yetkililer, ‘‘Şu anda yıllık su tüketiminin neredeyse yüzde 50'si kayıt dışı ve sağlıksız ortamlarda üretilen sulardan oluşuyor. Bu tip ürünlerin sağlıksız ortamlarda hortumlarla dolumu yapılıyor’’ diye uyarıda bulunuyorlar. Diğer taraftan son 10 yılda ambalajlı su üretiminin geliştirilmesi için şirketlerin 500 milyon dolara yakın bir yatırım yaptığı belirtiliyor. 2000 yılından itibaren Türkiye pazarına yabancı sermayeli şirketler de girdi. Bu şirketler içinde Danone ve Nestle Türk şirketlerle ortaklık yaparken, Coca-Cola ise kendi sermayesi ile pazara girdi.
Pınar da damacana sektöründe
1984 yılında Şaşal ile su pazarına giren Pınar, 1997 yılında Aydın'da yeni bir yatırımla ikinci kaynak yatırımı yaparak Pınar Madran'ı piyasaya sunmuştu. Pınar, 300 bin dolarlık dolum makinası yatırımı yaparak, 2002 yılı sonunda 19 litrelik damacana su sektörüne de girmeye hazırlanıyor. Önce İzmir'de, üç yıl içinde de İstanbul'da damacana su sektöründe yer almayı hedefliyorlar. Diğer taraftan su sektörüne Turquaz markasıyla giren Coca-Cola da içecek sektöründe her alanda yer alacaklarını belirterek, damacana sektörüne de girebilecekleri sinyalini veriyor.
Pazarın yarısı 5 şirketin kontrolünde
AMBALAJLI su pazarının yüzde 45'i 5 büyük firmaya ait. Bu firmalar sırasıyla DanoneSa, Pınar, Erikli, Nestle ve Coca-Cola. Bu firmalar pet suda sahip oldukları güç nedeniyle pazar payında en büyük paya sahipler. Ancak damacana su alanında sahip oldukları pay yaklaşık yüzde 10 civarında. Bu oran bu şirketlere önümüzdeki dönemlerde büyümek için bir fırsat olarak gözükürken bir yandan da kayıt dışı ve sağlıksız damacana üretimini de gündeme getiriyor.