Güncelleme Tarihi:
Geçtiğimiz kasım ayında altın en parlak dönemlerinden birini yaşayarak rekor seviyeleri görmüştü. Altın fiyatları daha sonra önemli bir düşüş yaşamış, sonrasında yükseliş trendine girmişti. Biz de yükseliş trendlerinin nedenlerini aşağıdaki haberimizde masaya yatırmıştık.
Uzmanların genel kanısı; gram altın için 475 lira, ons altın içinse 1800-1820 dolar seviyelerinin oldukça önemli olduğuydu.
Ama mayıs ayına 471 liradan giriş yapan gram altın, beklentileri aşan bir performans sergileyerek 490 liranın üstüne çıktı. Ons altın ise 1830-1840 dolar seviyesinde seyrediyor. Doğal olarak akıllara hemen şu soru geliyor: Gram ve ons altın neden bu kadar hızlı arttı, bu yükseliş devam eder mi?
Gedik Yatırım’ın Yatırım Danışmanı Eda Karadağ, Yatırım danışmanı Onurcan Bal, Marbaş Menkul Araştırma Müdürü Yusuf Topçu ve Stratejistler Rıdvan Baştürk ile Cüneyt Paksoy’un görüşlerine başvurduk. İşte beş uzmanın altın yükselişi ile ilgili görüşleri ve beklentileri…
GRAM ALTIN NEDEN YÜKSELİYOR, BU DURUM DEVAM EDECEK Mİ?
Eda Karadağ: Gram altında 29 Nisan itibariyle yükselen bir trend oluştu ve bu trend içindeki hareketini korumaya devam ediyor. Kasım 2020 döneminde 540 liraya kadar yükselen gram altın şimdilerde 500 lira sınırına doğru yükselme çabasında. Şu sıralar gram altın için 500 lira direncini takip ediyoruz. Ons altının yükselişi, gramın 500 lira üzerine doğru tepkisini destekleyebilir. Kısa vadede geri çekilmelerin sınırlı kalması bekleniyor.
Teknik olarak, aşağı yönlü hareketlerde 480-485 lira destek alanı olarak izlenebilir. Bir sonraki destek bölgesi ise 475 lira olarak görülüyor. Olası satışların bu noktaya kadar karşılanması durumunda gram altında tepki alımlarının gelebileceğini belirtebilirim. Tabii bu senaryo, ons altının 1845 dolar seviyesinin üzerine yerleşememesi durumunda beklenebilir.
Yoksa ons altın yükselişini sürdürdüğü sürece zaten gram altının da yukarı yönlü hareketini korumasını bekliyorum. Ancak Dolar/TL kurundaki temkinli görünümü eklediğimizde, gram altının biraz dengelenmesini bu nedenle yükseliş hızının da törpülenmesini beklemek de mümkün olabilir. Stratejileri belirlerken bunu da unutmamak gerek.
Rıdvan Baştürk: Gram altında yükseliş eğilimi üst üste üç aydır devam ediyor. Şubat ayını 413 lira civarında kapatmıştı. Mevcut durumda 490 lira seviyesinden işlem gördü. Burada üç aylık bir sürede yüzde 19 gibi önemli bir yükseliş söz konusu. Bu üç aylık süreçte dolar/TL kuru yüzde 12 yükselirken, ons altın ise yüzde 6 oranında bir yükseliş kaydetti.
Gram altını oluşturan bu iki dinamiğin de yukarı yönde kuvvetli seyretmesi gram altını destekledi. Her ne kadar son dönemde dolar kuru yatay seyredip, ons altında yükselişler yaşansa da genel resimde bu iki dinamik önemli rol oynuyor. Geçen hafta ABD’den gelen çok zayıf istihdam verilerinin ardından dolar küresel bazda ciddi bir değer kaybı yaşadı. Yalnız dolar kurundaki düşüşler çok sınırlı kaldı. ABD’nin 10 yıllık faizlerinin yüzde 1.60’ta seyretmesi dolar endeksindeki zayıflığın geçici olacağına yönelik sinyal veriyor. Yurtiçinde enflasyon riskinin devam etmesi ve TCMB’nin sıkı duruş politikasından vazgeçme sinyalleri dolar kurunda yukarı yönde risk getiriyor. Teknik olarak 8.00 üzerinde kalınması yükselişleri destekleyecektir. 8.50 ise kritik direnç olarak izlenmelidir. Bu eşik geçilirse liradaki zayıflık derinleşebilir. Bu da gram altın için pozitif olacaktır.
Cüneyt Paksoy: Gram altın tarafında hem ons altın hem Dolar/TL hareketlerine bağlı olarak 480-500 üzerinde hareketlilik oluşursa, gramda kısa ve orta vadede 525-550 liraya kadar bir hareket potansiyel olabilir. Aşağı hareketlerde ise 450-470 lira bandı önemli bir alt destek seviyesi olarak izlenecektir.
Ons altının ise grafiklerinde önemli destek bölgesi olan 1680-1750 dolar bandından gelen tepkinin 200 günlük ortalamayı içinde barındıran 1790-1810 dolar direnç eşiğini geçerek yükseliş sürecinde kalmaya devam ettiğini gözlemliyoruz.
Gözler global borsalarda yaşanması muhtemel olası düzeltme süreçlerinin derinliği kadar, ABD 10 yıllık tahvil faizleri ve dolar endeksi tarafında da olmaya devam edecek. Hareketin ivme kazanması için 1875-1910 dolar direnç eşiğini geçmesi ve destek haline gelebilmesi, devamında da üç defa denenen ve geçilmeyen 1970 dolar direncinin eşiğinin kalıcı geçilmesi oldukça önemli olacaktır. Bu yükseliş hareketinin devam edebilmesi için olası satışlarda aşağıda 1750-1810 geniş bandının destek olarak çalışması oldukça önemli olacaktır.
Ancak uzun vadeli baktığımız zaman altında yön yukarı olmaya devam ediyor. Bir diğer ABD doları merkezli küresel para düzeni krizi olan 1970 sonrasındaki 10 yıla baktığımızda günümüz hakkında birçok fikir sahibi olabiliyoruz. 1970-1980 yılları arasında yaşanan altın fiyatı hareketi ile 1999 yılı ve sonrasında yaşanan altındaki boğa piyasası hareketlerini aynı grafikte üst üste koyduğumuz zaman büyük benzerlikler görüyoruz.
Borsalarda işlem gören, sanayide, üretimde ve gıdada kullanılan diğer emtia fiyatlarının son bir yıllık fiyatlarına baktığımızda ise altındaki yükselişin ne kadar sınırlı kaldığını da görebiliyoruz. Küresel çapta enflasyon endişelerinin yeniden canlandığı 2020’li yıllarda altın fiyatında yön, çok büyük bir teknolojik devrim görmediğimiz takdirde sürekli olarak yukarı olmaya devam edecektir.
Bu bölge üzerinde kalındığı sürece teknik olarak yükselişlerin devam ettiği görülebilir. Yükselişlerde kısa vadede 1855 dolar ve 1875 dolar seviyeleri direnç noktaları olup, bu seviyeler üzerinde yeniden 1900 dolar seviyeleri gündeme gelebilir. Enflasyon rakamlarında yükselişlerin gözlenmesi ve enflasyonist endişelerin artış kaydetmesi durumunda yeniden ABD uzun vadeli tahvil faizlerinde yükselişlerin yaşandığı ve dolarda değer kazanımımın etkili olduğu görülebilir. Bu durum ons altında düşüşleri beraberinde getirebilir.