Güncelleme Tarihi:
Türk Mücevherciler Birliği (JTR) ve İstanbul Değerli Maden ve Mücevherat İhracatçıları Birliği Başkanı İmam Altınbaş, 2010 yılının ortalarından itibaren ekonomideki toparlanma ile birlikte altın fiyatlarındaki dalgalanmaların daha az olacağını, altının ons fiyatının 1000 dolar veya altında seyretmesi halinde sektörde beklenenden önce canlılık olacağını tahmin etti. Türk Mücevher sektörünün, küresel ekonomik krizde alternatif pazarlara yönelerek, kayıpların bir kısmını telafi ettiğini, bu sayede 2009’da iş hacmindeki daralmayı yüzde 35-40 civarında sabitlediklerini açıklayan Altınbaş, “Bazı sektörlerde yüzde 50’den fazla daralmalara şahit olduğumuz için bu rakam bizi sevindirmese de, moral verdi” dedi.
JTR’nin 2009 yılı boyunca yaptığı çalışmalarla ilgili yazılı bir açıklama yapan JTR Yönetim Kurulu Başkanı İmam Altınbaş, Türk mücevherat sektörünü, dünyada markalaştırmak amacı ile JTR logosu altında yurtiçi ve yurtdışında tanıtım faaliyetlerini yürüttüğünü, bu sayede tanınırlığın artırıldığını bildirdi. Altınbaş, “Sektörümüzün güçlü yanları ile dünyada pozitif etki yaratmayı amaçladık. Profesyonel tanıtım görsellerimiz, yurtiçi ve yurtdışı tanıtım kampanyalarında kullanılmaya başlandı” dedi.
FUAR KATILIMINA ÖZEN GÖSTERİLDİ
JTR’nin Türk mücevherat sektörünün mevcut gücünün dünyaya gösterilmesinde etkin rol oynadığını dile getiren Altınbaş, birliğin yurtiçi ve yurtdışı fuarlara büyük önem verildiğini söyledi. 2009 yılına Ocak ayında İtalya’da gerçekleşen Vicenza Fuarı ile başlangıç yapıldığını belirten Altınbaş, İtalya’da tüm yönetim kurulu üyelerinin katılımı ile görüşmelerin yapıldığını, Türk katılımcıların ise ziyaret edildiğini söyledi. Bu görüşmelerin ardından 11 ? 14 Mart 2009 tarihleri arasında Polonya'da Amberif Fuarı’nın gerçekleştirildiğini hatırlatan Altınbaş, fuara 12 Türk firmasının katıldığını söyledi.
JCK Vegas Fuarı’na ise Türkiye’den 23 firmanın katıldığını belirten Altınbaş, “İhracatımızın ciddi oranlarda düşüş gösterdiği ABD pazarında firmalarımız JCK fuarına katılarak pazarda yerlerini korumaya özen gösterdiler. Yine dünyanın en önemli mücevher fuarlarından olan ve 23 - 27 Eylül tarihleri arasında gerçekleşen Hong Kong Mücevher ve Değerli Taş Fuarı'nda da sektörümüz temsil edildi. 38 Türk firmasının yer aldığı milli katılım gerçekleştirildi” dedi.
DÜNYA MÜCEVHER KONGRESİ İSTANBUL’DA YAPILDI
2009’da sektörün tarihi ve kültürel gücünü arkalarına alarak, “küresel piyasada Türkiye’yi marka ülke yapmak” için, dev bir adım atıldığını belirten Altınbaş, dünya Mücevher Konfederasyonu'nun önemli ve prestijli organizasyonu 2009 Dünya Mücevher Kongresi'nin (CİBJO) ilk defa Türkiye'de, İstanbul'da düzenlenmesini sağladıklarını vurguladı. Altınbaş, “Dünyanın Türkiye ve Türk mücevher sektörüyle ilgili algısının değişmesine katkıda bulunduk” dedi. 3-5 Mayıs tarihleri arasında gerçekleşen kongrenin başarısının Türkiye ve mücevherat sektörü için oldukça önemli olduğuna işaret eden Altınbaş, “69 ülkeden dünyaca ünlü mücevher şirketlerinin 500'e yakın üst düzey yöneticisi ve kanaat önderlerinin yanı sıra, Birleşmiş Milletler ve Avrupa Parlamentosu temsilcilerinin de katıldığı Dünya Mücevher Kongresi JTR evsahipliğinde yapıldı” dedi.
İŞ HACMİNDEKİ YÜZDE 35-40 DARALMA SEVİNDİRMESE DE MORAL VERDİ
2009 yılının her şeye rağmen, JTR’nin hedeflerini gerçekleştirme yolunda büyük adımlar attığı bir yıl olduğunun altını çizen Altınbaş, Türkiye ekonomisinin lokomotif sektörlerinden biri olarak, dünyayı sarsan küresel finans krizine rağmen morallerini bozmadıklarını söyledi. Altınbaş, “Türk Mücevherciler Birliği olarak,tüm yönetim kurulu üyelerimizle birlikte el ele verip krizi fırsata dönüştürmek için çaba harcadık. Sektörümüz dinamizminden kaynaklanan bir refleksle yeni pazarlara yöneldi ve kayıplarının bir kısmını telafi etti. Böylelikle sektörümüzün iş hacmindeki daralmayı yüzde 35-40 civarında sabitledik. Bazı sektörlerde yüzde 50’den fazla daralmalara şahit olduğumuz için bu rakam bizi sevindirmese de, moral verdi diyebiliriz” dedi.
ALTIN FİYATLARI 2010 YILI ORTALARINDA TOPARLANMAYA BAŞLAR
2010 yılının ortalarından itibaren ekonomik aktivitede gerçekleşecek toparlanma ile birlikte altın fiyatlarındaki dalgalanmaların daha az olacağı öngörüsünde bulunan Altınbaş, altının ons fiyatının 1000 dolar veya biraz altında seyretmesi halinde sektörde beklenenden önce bir canlılık olacağını tahmin etti. Dinamik iç pazar ve çevre ülkelerin artan talebi ile önümüzdeki yıllarda İstanbul'un dünya altın piyasasının merkezlerinden biri olacağına inandığını söyleyen Altınbaş, açıklamasını şu şekilde sürdürdü:
“Bu durum Türkiye’nin de cazibe merkezi olma sürecine katkıda bulunacaktır. Sektörümüz üretim kalitesi, yüksek kapasitesi, gerçekçi fiyatları ve tasarımdaki gelişimiyle, istikrarlı bir büyüme trendi içindedir. Türkiye, uluslararası mücevher dağıtımının dev üslerinden biri olmayı başaracaktır. 2010’da bu hedeflerimize ulaşmak için yine var gücümüzle çalışacağız.” (ANKA)