Güncelleme Tarihi:
Mahkeme, Türk vatandaşının oturma müsaadesinin devam ettiğine hükmetti. Avukat Temel Nal “Türk vatandaşı, Türkiye’de çok uzun bir süre kalmadığı sürece süreli oturma müsaadesi hakkını saklı tutuyor” dedi.
Nasıl gelişti
Emsal oluşturacak hukuk davası şöyle:
1973 Almanya doğumlu Selim Altındaş, 6. sınıfa kadar okula gitti. 1985’te Türkiye’ye döndü.
6 yıl Türkiye’de yaşayan Selim Altındaş, 1985 yılında tekrar Almanya’ya ailesinin yanına geldi.
2010 Ağustos ayına kadar süreli oturma müsaadesi bulunan Selim Altındaş, oturma izni bitince uzatmayıp tekrar Türkiye’ye dönüş yaptı.
11 ay Türkiye’de kaldıktan sonra Almanya’ya dönmek isteyen Selim Altındaş, bağlı bulunduğu Würzburg kaymakamlığına avukatı aracılığıyla başvurup Avrupa Ortaklık Konseyi kararının 7. maddesine göre oturma müsaadesi hakkı verilmesini istedi.
Würzburg kaymakamlığı Altındaş’a 6 aydan uzun süre Türkiye’de kaldığı gerekçesiyle Almanya’daki oturma hakkını yitirdiğini bildirdi.
Würzburg kaymakamlığı ayrıca Selim Altındaş’ın daha önce Almanya’ya geri gelişinin aile birleşimi sonucu olmadığını, Ortaklık Konseyi kararından yararlanamayacağını iddia etti.
Altındaş, Bavyera devletine karşı Münihli avukat Temel Nal aracılığıyla Würzburg İdari Mahkemesi’nde dava açtı. Mahkeme, 6 Ağustos 2012 tarihli yazılı karar gerekçesinde, Türk vatandaşının haklarının saklı kaldığına ve Selim Altındaş’a oturma izni verilmesine hükmetti.
Oturma izni hakkı saklı
Avukat Temel Nal, “Konsey kararının 7. maddesi, burada 3 yıl işçi ailesi olarak yaşamış Türk vatandaşının, Türkiye’de uzun kalmadığı sürece süreli oturma izni hakkını saklı tutuyor” dedi.
Hakları saklı kalıyor
TÜRK vatandaşlarının Türkiye’ye kesin dönüş yaparken, daha sonra bürokratik engellerle karşılaşmamak için bağlı bulundukları yabancılar dairelerinden “burdaki haklarımın saklı kalmasını istiyorum” diye belge alması gerektiğini anlatan Avukat Temel Nal, “Süresiz oturma izni bulunan, 15 yıldır burada yaşayan Türk vatandaşlarının da, Yabancılar Yasası’na göre burdaki hakları saklı kalıyor” dedi.