Güncelleme Tarihi:
KISA süre önce emisyon testlerinde yanıltıcı bir sistem kullanması nedeniyle büyük bir skandalla gündeme gelen Alman otomotiv devi Volkswagen’e ilişkin bir değerlendirme de Almanya’nın Eski Cumhurbaşkanı Christian Wullf’tan geldi. Wulff, “Volkswagen’in tepe yönetimi kısa vadeli düşünerek ‘Yanlış olduğu halde bu uygulamayı yapın’ dedi, ve alttaki yöneticiler de buna hayır deme cesareti gösteremedi. Sonuç sadece şirketi değil Almanya’yı da etkileyecek kadar ciddi bir skandala dönüştü” dedi.
YÖNETİMDE ÇEŞİTLİLİK
Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği (TKYD), Odgers Berndtson sponsorluğunda ‘Yönetim Kurulu Dinamikleri’ başlıklı bir panel düzenledi. Vatan Gazetesi Yazarı Ali Ağaoğlu moderatörlüğündeki panelde Hürriyet Dünyası Yönetim Kurulu Başkanı Vuslat Doğan Sabancı, Borusan Holding CEO’su Agah Uğur, Odgers Berndtson Yönetici Ortağı Ayşe Öztuna Bozoklar, Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar ve birer konuşma yaptı. Yönetim kurullarında çeşitliliğin ve hesap verilebilirliğin öneminin vurgulandığı panel öncesinde konuşan Almanya’nın eski Cumhurbaşkanı Wulff, sözlerine Türkiye’nin sahip olduğu işgücü ve coğrafi avantajla büyük bir potansiyele sahip olduğunu belirterek başladı.
SADECE YASA YETMEZ
İş hayatında ahlaksızlığı ve şeffaflık karşıtı hareketleri sadece yasalarla engellemenin mümkün olmadığını söyleyen Wulff, şunları kaydetti: “Bu bir kültür meselesi aynı zamanda. Şirketler büyüdükçe kendilerine ve ekonomiye verdikleri hasar da büyük oluyor. Küreselleşme nedeniyle de krizlere daha açık haldeler. Örneğin Almanya’da yolsuzluk ve doping konusunda çok sıkı bir tavır sergilendiği halde Volkswagen’de bu kriz yaşandı. Futbol dünyasında da doping skandalını gördük. Bazen kısa vadeli başarılar, uzun vadeli büyük bir başarısızlığa neden olabilir. Dolayısıyla şirkete kısa vadeli bir nakit girişi sağlasa da uzun vadede vereceği hasarı ya da getiriyi iyi hesaplayarak dikkatli karar vermek gerekiyor.”
KADINLAR DAHA TEMKİNLİ
Yönetim kurullarında farklı yaşlarda ve farklı birikimlere sahip kişilerin olmasının önemine dikkat çeken Wullf, şirketlerin yönetim stratejilerinin kritik olduğunu vurguladı. Yönetim kurullarında ve yönetici kademelerinde dahaf fazla kadın olması gerektiğini dile getiren Wulff, “Bana sorarsanız eğer 2008 krizinden önce bankaların yönetim kurullarında ve tepe noktalarında daha fazla kadın olsaydı biz bu krizi yaşamazdık. Çünkü kadınların bu tarz konularda daha temkinli olduklarına inanıyorum. Türkiye’de de kadınların iyi eğitim olanaklarına kavuşmasıyla birlikte gittikçe daha fazla yönetim kademelerinde görev aldıklarını görüyorum. Bu konuda her ne kadar bizim Şansölyemiz kadın olsa da Almanya’dan daha iyi olduğunuzu söyleyebilirim” diye konuştu. Wullf’un bu sözleri salondan alkış aldı.