Almanya’da lojistik okudu ‘fabrika taşımacılığı’yla 130 milyon Euro’ya ulaştı

Güncelleme Tarihi:

Almanya’da lojistik okudu ‘fabrika taşımacılığı’yla 130 milyon Euro’ya ulaştı
Oluşturulma Tarihi: Kasım 23, 2010 00:00

Almanya’da lojistik eğitimi görüp, 1992’de Alman lojistik şirketi Birkart’ın İzmir Bölge Müdürü olan Ercan Ataman, annesinin iki daire satıp verdiği sermayeyle şirketini kurdu. Birkart’ın çoğunluk hissesini 2001’de alıp, 2006’da 8 kat fiyata tekrar Almanlara sattı. Şimdi ‘yatırım malı lojistiğinde uzman’ 100 milyon Euro cirolu Logwin’le 30 milyon Euro cirolu Kıta Lojistik’i büyütüyor.

Haberin Devamı

SON yıllarda Türkiye’de en hızlı büyüyen sektörler arasında yer alan ‘lojistik’ işinde iki Türk gencinin ‘yatırım malı taşımasında’ uzmanlaşmış şirketleri çok konuşuluyor. Yozgat’ta manifaturacı olan dedesi Hacı Ahmet Ataman’ın ‘Bütün oğullarımı Almanya’da okutacağım” diye tarla satıp babası Hüseyin Ataman’ı da Almanya’ya üniversiteyi okuması için göndermesi sayesinde Almanya’da büyüyen Ercan Ataman, şu anda hem 100 milyon Euro cirolu Alman lojistik şirketin ortağı ve genel müdürü 30 milyon Euro cirolu Kıta Lojistik’in sahibi. Almanya’da loistik okuduğunu belirten Ercan Ataman, 1992’de Alman lojistik şirketi Birkart’ın İzmir Bölge müdürü olduğunu, 1996’da da kendi şirketini kurduğunu anlatıyor. Ataman, asker arkadaşı ODTÜ Makina Mahendisliği mezunu Emre Eldener’i de ortak alarak çıktığı yolda 2001’de Birkart’ın çoğunluk hissesini aldığını, 2006’da da yine Almanlara bu defa 8 kat fiyata tekrar sattığını söylüyor. Şimdiki adı Logwin olan ve ortaklığı da bulunan bu şirketi yönetmeyi sürdüren Ercan Ataman şöyle başlıyor anlatmaya:

Nakliye işletmeciliği okudum

“Almanya’da nakliye işletmeciliği (lojistik) okudum. Babam Almanya’da tekstil mühendisliğini bitirdi. Almanya maceramız dedemin beş oğlundan üçünü, tarla satıp Almanya’da okutma sevdasıyla başlamış. Kendisi manifaturacıydı. 1970’te Almanya’da doğdum, büyüdüm ve okudum. Alman lojistik şirketi Birkart’ın İzmir Şube Müdürlüğü teklif edildi. İstanbul’da 3 aylık eğitimden sonra İzmir’de müdür oldum. O tarihlerde (1990’lar) lojistik hâlâ askeri bir kavramdı. Türkiye’de okul yoktu kalifiye elemana çok ihtiyaç vardı. İzmir’de 15 kişilik bir ekiple, zarar eden şubeyi 6 ayda kara geçirdik, 3’üncü yılda da İzmir Birkart’ın dünyadaki en başarılı şubesi ünvanını aldı. Birkart o zaman 44 ülkede 10 bin çalışanı olan 200 şubeli bir şirketti.”

Kendi şirketimi kurmalıyım

1995’e geldiğinde bu işi kendi şirketini kurarak yapma kararı aldığını anlatan Ercan Ataman, “Annem bana destek verdi. 2 dairesini satıp 200 bin mark sermaye verdi. Ben de 1995’te Kıta Lojistik’i kurdum. Emre Bey (Eldener) ile de kısa dönem (1992’de 1 aylık) asker arkadaşı olmuştuk ve kendisi ABD’de çalışıyordu. 1996 sonunda ABD’den döndü, İstanbul’da bir şirkete başladı. Ben kendisine şube müdürlüğü teklif ettim. ‘Nakliyeden anlamam anlamam, makine mühendisiyim’ dedi. Ben de bu öğrenilecek bir şey’ dedim. Kabul etti ve hızlı bir eğitim sürecinden geçti, şu anda bizi de aşmış durumda” diyor.

750 bin Euro’ya aldığı hisseleri 8 katına sattı

Ercan Ataman, şöyle devam ediyor: “2001 krizi patladı ve Almanlar yatırımdan vazgeçti. ‘şirketi bana satın’ dedim. 750 bin Euro ödeyerek Birkart’ın yüzde 75’ini aldım. 2006 yılı geldiğinde Birkart’lar da Logwin tarafından satın alınmıştı. Logwin yöneticileri ‘Şirketi geri almak istiyoruz’ dediler. 750 bin Euro’ya aldığımız yüzde 75’in yarısını, 4 milyon Euro’ya geri sattık. Böylece 8 kat değere satmış olduk. Genel müdürlük ve yönetimi bize bıraktılar. Şu anda Logwin Türkiye’de, bize bağlı ülkelerle cirosu 100 milyon Euro. Kıta Lojistik ise 30 milyon Euro.”

Yılda 1 milyar Euro’luk ürün taşıyoruz

EMRE Eldener de, şöyle konuşuyor: “Eskişehirliyim ve ODTÜ Makine mezunuyum. Uluslararası işletme master’ı için ABD’ye gittim ve küresel bir şirkette 7 yıl çalıştım. Türkiye’ye döndüm ve Ercan ile ortak olduk. Kendisiyle frekansımız 1 aylık askerlikte uyuşmuştu. Makine mühendisi olmamın da etkisiyle ‘yatırım malzemeleri’ taşımasında uzmanlaştık. Türkiye’ye ilk rüzgar santralını biz taşıdık. Doğalgaz santralları, çimento fabrikaları, 100 tondan fazla özel ekipmanlar, kapıdan kalpıya fabrika taşıyoruz. Böyle 50’den fazla sadece doğalgaz santralı taşıdık. Şu anda en çok Karadeniz için hidroelektrik santral taşımaları yapıyoruz. Tabii ki hava taşıma departmanımız, diğer taşımalarımız da var. Kendi gümrüklü antrepomuz da var ki Halkalı gümrüğüne bağlı 122 antrepo içinde ilk 3 içinde. TIR filomuzu kurduk, 100 adeti aştık. Müşterilerimiz arasında Volkswagen Grubu, Hugo Boss, Escada, Novartis gibi önemli şirketler var.

Fabrikayı Suriye’de kurdu, Çin’e ‘tavuk ayağı’ ihraç ediyor

ADANALI işadamı Alican Yamanyılmaz, Suriye’de kurduğu tesislerde işlediği tavuk ayağını Çin’e, Türk markasıyla ihraç ediyor. Akdeniz İhracatçı Birlikleri (AKİB) Koordinatör Başkanı ve Sasu Su ve Tarım Ürünleri Ltd. Yönetim Kurulu Başkanı Alican Yamanyılmaz, Türk mutfağında yeri olmayan tavuk ayağının Türkiye için önemli bir döviz kaynağı haline geldiğini belirtti. Yamanyılaz, “Tavuk ayağı, Çin sofralarının baş köşesinde yer alıyor. Bu nedenle, 2004’te Suriye’de tavuk ayağı işleme tesisi kurmaya karar verdik. Bu yatırım sayesinde krizleri kolay atlattığımız gibi kârlılığı da yakaladık” dedi.
Çin’de marka olduk
Yamanyılmaz, şunları söyledi: “Sasu markası Çin’li ithalatçılar tarafından iyi biliniyor. Türkiye’den gönderilen ürünlere büyük ilgi var. Kurduğumuz tesis 5 yılda yatırım maliyetini çıkardığı gibi yıllık ihracatımız da 3 bin tonu geçti. Aynı fabrikada işkembe de işliyoruz. Suriye’den ihracatımız 3 milyon dolara yaklaştı. Firma olarak yıllık toplam ihracatımız ise 10 milyon dolar civarında. Tonunu 480 ile 520 dolar arasında aldığımız tavuk ayağını temizliyor, haşlıyor, derisini soyuyor, donduruyor ve ambalajlıyoruz. Tavuk ayağının tonunu ortalama 900 dolardan ihraç ediyoruz. En fazla talep Çin’den geliyor, Gana ve Liberya’ya da ihracatımız oluyor.”

Öğrenci giyiminde marka oldu, ihracata başladı

OKUL kıyafetleri üretimi için büyük yatırımlar yapan Gaziantep’in işadamları Gaziantep’i okul kıyafetleri konusunda Türkiye’nin üretim merkezi haline getirdi. Kentte bulunan irili ufaklı 20 firma yılda 2 milyon adet öğrenci kıyafeti üreterek hem iç pazara, hem de ihracata çalışıyorlar. Bu sektörde faaliyet gösteren Altınlar Giyim’in Genel Müdürü Adem Altan okul kıyafetleri konusunda yatırım kararını 1997 yılında aldıklarını belirterek, “Yılda 250 bin öğrenci kıyafeti üretiyoruz. Son yıllarda ihracata da başladık. Kosova, Azerbaycan, Nijerya ve Kazakistan’a ihracat yapıyoruz. Ama ihracatımız istediğimiz ölçekte değil. Hedefimiz üretimimizin yüzde 50’sini ihraç etmek” dedi.

Haberin Devamı

Almanya’da lojistik okudu ‘fabrika taşımacılığı’yla 130 milyon Euro’ya ulaştı

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!