Güncelleme Tarihi:
BORÇ krizinin yarattığı kaos ve 27 üyeli birliğin dağılma noktasına gelmesi, Alman halkının Avrupa Birliği’ne (AB) ve Euro’ya duyduğu güveninin azalmasına yol açtı. Alman Bild gazetesinin yaptığı kamuoyu araştırmasına göre, halkın yüzde 46’sı AB olmadan Almanya’nın durumunun daha iyi olacağına inanırken, AB ile durumlarının daha iyi olduğuna inananların oranı ise yüzde 45’te kaldı. Halkın yüzde 9’u ise bu konuda görüşü olmadığını belirtiyor.
Dağılacağına inanmıyor
“Euro’nun geleceğini nasıl görüyorsunuz?” sorusuna karşılık halkın yüzde 51’i bu para biriminin geleceğini olumsuz, yüzde 44’ü de olumlu gördüğünü söyledi. Alman halkının yüzde 75’i de kendisini Avrupalı’dan çok bir Alman gördüğünü belirtti. Halkın yüzde 23’ü kendini daha çok bir Avrupalı olarak gördüğünü ifade etti. Bu sonuçlara rağmen halkın yüzde 60’ı AB’nin dağılacağına inanmazken, yüzde 33’ü AB’nin dağılacağı görüşünü savundu. Ayrıca halkın yüzde 68’i genel olarak Avrupa’nın geleceğini olumlu görürken, yüzde 31’i olumsuz gördüğünü söyledi.
Çin’de kriz desteği geliyor
Euro Bölgesi’nde yaşanan krize bir taraftan üye ülkeler yeni çözümler ararken diğer taraftan dışardan da destekler geliyor. Bu ülkelerden
biri olan Çin, Euro Bölgesi’ndeki borç krizini
aşması için Avrupa’ya yardımcı olacağını açıkladı. Resmi bir ziyaret için Avusturya’nın başkenti Viyana’da bulunan Çin Dışişleri Bakan Yardımcısı Fu Ying, “Çin, Avrupa’nın borç krizini aşması için yürütülen uluslararası çabalara destek verecek. Avrupa’da daha fazla yatırım yapmak istiyoruz. Ticari ilişkilerimizi geliştirmek ve ithalatımızı artırmak için Avrupa’ya heyet gönderiyoruz. Böylece yeni iş olanakları ortaya çıkacak ve ekonomi canlanacak” dedi.
Avrupa’dan ithalatı artıracak
Çin’in Avrupa’ya yardımda bulunacağı fikrinin genellikle yanlış anlaşıldığını belirten Fu Ying, Çin’in yardımının ekonomiyi canlandırmayı amaçladığını ve gelecek yıl Avrupa’dan ithalatı artırmayı planladıklarını söyledi. Fu Ying, tüm ülkelerin birbirine bağımlı olduğu dünyada Avrupa borç krizi ile uğraşırken Çin’in arkasına yaslanıp oturamayacağını vurgulayarak şöyle devam etti: “Günlük kazançları 1 dolar olan yaklaşık 120 milyon insanın yaşadığı Çin, diğerlerini kurtarmaktan söz edecek kadar zengin bir ülke değil. Ancak bu küresel çabalara katılmayacağımız anlamına da gelmiyor.”
Yunanistan’da ‘devlet medyası’ grevle susacak
YUNANİSTAN’da tasarruf amacıyla devlete ait bazı basın kurumlarının birleştirilmesine ve işten çıkarılmalara itiraz eden resmi haber ajansı AMNA ve devlete ait radyo televizyon kurumu ERT çalışanları, 13, 14 ve 15 Aralık günlerinde üç günlük yeni grev kararı aldı. Yunanistan Yazarlar Federasyonu POESY ve ERT Çalışanları Federasyonu POSPERT’nin ortak kararıyla yarın saat 06.00’da başlayacak grev süresince ERT tüm televizyon ve radyo yayınlarını durduracağı, AMNA’nın da haber geçmeyeceği ve internet sitesini yenilemeyeceği açıklandı. Gazetecilerin ayrıca, konuyla ilgili yasa tasarısının Parlamentoda görüşüleceği perşembe günü de Sintagma meydanında tüm basın çalışanlarının katılımıyla gösteri düzenleyeceği belirtildi.
Kıbrıs Rum kesimi, kredi alamazsa 13’üncü maaş yok
KIBRIS Rum yönetimi, bütçe açıkları nedeniyle ortaya çıkan ve Avrupa ülkelerini saran ekonomik kriz nedeniyle bu yıl devlet memurları ile emeklilere 13’üncü maaş ödemesinde zorluk çekiyor. Rum Meclisi Ekonomi Komitesi Başkanı Nikolas Papadopulos, iflasın eşiğinde olduklarını belirterek, Rusya’dan istedikleri 2.5 milyar dolarlık kredi erken gelmemesi halinde 13’üncü maaşların ödenemeyeceğini açıkladı. Eski Rum lider Tasos Papadopulos’un oğlu ve muhalefetteki DİKO partisinin milletvekili Nikolas Papadopulos, kamuda ek kesintiler olmaması ve devlet devlet memurlarının sayısının azaltılmaması halinde batacaklarının kesin olduğunu söyledi.