Alman yüzde 10 hisseyi bedelsiz olarak istedi ‘koltuk’ta kavga patladı
Güncelleme Tarihi:
Ali ÖZTÜRK
Oluşturulma Tarihi: Kasım 29, 2009 00:00
Alman ortağı Franz Kiel şirketi ile 2.5 yıl önce başlayan ihtilafı 1.5 yıl önce mahkemeye taşınan Kiel Koltuk A.Ş.’nin yüzde 60 ortağı Nevzat Tuna, “2003’te ortaklık kuruldu. ‘Tek üretici-tek satıcı’ hakkı 20 yıl süreyle Kiel Koltuk’a geçti. 2.5 yıl önce yüzde 10 hisseyi bedelsiz istediler, kabul etmedim. Sözleşmeyi tek taraflı feshettiler, istekleri bizi bezdirip çoğunluğu almak” diyor.
TÜRKİYE, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da ‘Kiel’ markasıyla tanınan ve yaklaşık 30 şirkete otobüs, minibüs, tramvay-metro koltuğu üreten Kiel Koltuk Sistemleri A.Ş.’de yüzde 60 hissesi olan Türk Komfort Otomotiv A.Ş.’nin sahibi Nevzat Tuna ile yüzde 40 hisseye sahip Alman ortak Franz Kiel GmbH&Co arasındaki “hisse kavgası” büyüyor. 2.5 yıldır süren ve 1.5 yıl önce mahkemeye taşınan ‘koltuk’ kavgasını başlatan Alman ortaklar önce kendi aralarında sorun yaşadı.
20 yıllık anlaşma yaptık
Franz Kiel’de çoğunluğa sahip hakim ortağın, Almanya’da şirketin kurucusu Kiel ailesini de dışladığını savunan Kiel Koltuk Sistemleri A.Ş.’nin büyük ortağı Nevzat Tuna, “Franz Kiel Şirketi’nin kurucusunun kızı ve damadı, Almanya’da çoğunluğa sahip ortak ile mahkemelik. Ortaklık sürüyor fakat yönetim olarak anlaşamıyorlar. Durum böyleyken, bizden de önce yüzde 10 daha hisseyi bedelsiz istediler” dedi. Şirkette ortaklık yapısının yüzde 50-50 olmasına karşı çıktığını, bunun üzerine Franz Kiel yönetiminin, 20 yıllık anlaşmaya rağmen sözleşmeyi tek taraflı feshettiğini ve 2.5 yıldır pazara tek başına girme amacıyla hareket ettiğini savunan Nevzat Tuna, şöyle devam etti:
Nasıl yargıya taşındı
“Konu yargı aşamasında. Fakat müşterilerimize, ‘Türkiye’deki Kiel şirketi kapanmıştır. Siparişinizi bize geçin’ şeklinde yazılar göndererek gerçek dışı ifadeler kullandıklarından haklarında haksız rekabete dayalı şikayette bulunduk. Ortada cirosu olan, ihracat yapan, istihdam sağlayan ayakta bir şirket var. Geçen yıl 25 milyon Euro ciro yaptık. Geçmişte 30 milyon Euro’ya yakın da ciro yaptık. Bizim oluşturduğumuz pazara yüzde 40 değil yüzde 100 kârla ürün vermek istiyorlar.”
Tek üretici-tek satıcı
2003 yılına kadar Komfort Otomotiv çatısı altında otomotiv sektörüne koltuk ürettiğini hatırlatan Nevzat Tuna, şöyle konuştu: “2002’de Franz Kiel ortaklık teklif etti. Kendi şirketimi koltuk üretiminden çekerek, Franz Kiel ile 2003’te yüzde 40-60 hisseyle ortak olduk. Türkiye, Ortadoğu ve Kuzey Afrika olarak belirlenen bölgede ‘tek üretici ve tek satıcı’nın Kiel Koltuk Sistemleri A.Ş. olacağını kabul ettiler. 20 yıl geçerli sözleşme yaptık. Bu sözleşmelere dayalı olarak yatırımlar yaptık ve taahhütler var. Daha 13 yılımız var.”
Bizi bezdirmek istiyorlar
Kiel Koltuk Sistemleri’nin Türk Patent Enstitüsü’ne Kiel markasını dünyada ilk kez olmak üzere 2003’te tescil ettirdiğini bildiren Nevzat Tuna, sözleşmelere göre iki şirketin bir anlaşmazlıkta Türk hukukunu yetkili kabul ettiğini hatırlattı ve şöyle devam etti: “Bu ticari değil milli dava. 2.5 yıldır sözleşme ihlalleri ile mücadele yürütüyoruz, öyle ki; İsrail’e satış yapmaları sözleşmelere göre yasak olmasına rağmen gizlice İsrailli bir müşteriye satış yaptıkları tespit edildi ve bununla ilgili olarak da kendilerine dava açıldı.”
900 kişiye istihdam sağlıyor, 60 milyon Euro ciro yapıyor
KIEL Koltuk Sistemleri’ndeki yüzde 60 hissesinin yanında, iki şirkete daha sahip olduğunu söyleyen Nevzat Tuna, “Diğer iki şirkette yaklaşık 500, Kiel Koltuk’ta 400 kişiye istihdam sağlanıyor. Komfort, Teober ve Kiel Koltuk’ta 900 kişilik istihdamın yanı sıra yıllık 60 milyon Euro ciroya ulaşıyoruz” dedi. Tuna, şöyle devam etti: “Alman Franz Kiel’in hakim ortakları, şirketin ilk 3 yılında kâr almak istemedi, fakat Türkiye’de biz onların yaptığından fazla kâr yapınca işler değişti. Bizim bir pazar payımız, ismimiz vardı. Biz burada kendi geliştirdiğimiz ürünü satıyoruz. Müşterilere kendi ürünümüzü satıyoruz. Onların yaptığı şu: ‘Bütün müşterilere yazı yazarsak müşteriler Kiel A.Ş den mal almayacak. Mal almayınca satış olmayacak. Mal satılamayınca şirketin değeri kalmayacak!’ Bu yüzden bedelsiz yüzde 10 hisse istediler. 400 işçi ve yan sanayinin durumu onları ilgilendirmiyor.”
Franz Kiel’in avukatı ne diyor
KIEL Koltuk Sistemleri’nde yüzde 40 hisseye sahip olan Alman Franz Kiel şirketinin avukatı Christian Rumpf ise Referans gazetesinin haberine göre Nevzat Tuna’ya ağır eleştiriler yöneltiyor. Rumpf, “Nevzat Tuna 25 milyon Euro ciro yaptığını söylüyorsa, bunu ilginç buluyorum. Bize gösterilen belgelere göre çok daha az ciro yapmış. Türk Kiel yetkilileri gizlice Brusa adlı bir şirket kurdu. Brusa üzerinden Kiel taklidi ürünleri Avrupa’ya ihraç etti. Ama baskın yaptık. Brusa kamyonundan Kiel koltuklar çıktı” dedi. Bu ifadeleri hatırlattığımız Nevzat Tuna, “Brusa kime aitse, bunu Ticari Sicil Gazetesi’nde görebilirsiniz. Benimle ve konuyla ilgisi yok. Kaldı ki bahsedilen şirket Ocak 2009’da kurulmuş. Bizim ihtilafımız 2.5 yıl öncesine dayanıyor” karşılığını verdi.
Marka hakkı bizde
TÜRKİYE’deki ve hatta İsrailli müşterilerinin ‘Yılmayın, devam edin’ diye destek mesajı verdiğini söyleyen Nevzat Tuna, “İsrail’deki, 4 milyon Euro ciro yaptığımız müşterimiz ‘Sizinle çalışmaya devam edeceğiz’ diyor. MAN şirketi Türkiye’de bizimle çalışıyor; Almanya’da Franz Kiel ile. Almanya’nın tercihinde, MAN avukatının Franz Kiel’in de avukatı olması etkili. Fakat ‘Kiel’ markalı koltukları Türkiye’ye satamazlar. Çünkü marka hakkı bizde” dedi.
20 yıllık anlaşma yaptık
Franz Kiel’de çoğunluğa sahip hakim ortağın, Almanya’da şirketin kurucusu Kiel ailesini de dışladığını savunan Kiel Koltuk Sistemleri A.Ş.’nin büyük ortağı Nevzat Tuna, “Franz Kiel Şirketi’nin kurucusunun kızı ve damadı, Almanya’da çoğunluğa sahip ortak ile mahkemelik. Ortaklık sürüyor fakat yönetim olarak anlaşamıyorlar. Durum böyleyken, bizden de önce yüzde 10 daha hisseyi bedelsiz istediler” dedi. Şirkette ortaklık yapısının yüzde 50-50 olmasına karşı çıktığını, bunun üzerine Franz Kiel yönetiminin, 20 yıllık anlaşmaya rağmen sözleşmeyi tek taraflı feshettiğini ve 2.5 yıldır pazara tek başına girme amacıyla hareket ettiğini savunan Nevzat Tuna, şöyle devam etti:
Nasıl yargıya taşındı
“Konu yargı aşamasında. Fakat müşterilerimize, ‘Türkiye’deki Kiel şirketi kapanmıştır. Siparişinizi bize geçin’ şeklinde yazılar göndererek gerçek dışı ifadeler kullandıklarından haklarında haksız rekabete dayalı şikayette bulunduk. Ortada cirosu olan, ihracat yapan, istihdam sağlayan ayakta bir şirket var. Geçen yıl 25 milyon Euro ciro yaptık. Geçmişte 30 milyon Euro’ya yakın da ciro yaptık. Bizim oluşturduğumuz pazara yüzde 40 değil yüzde 100 kârla ürün vermek istiyorlar.”
Tek üretici-tek satıcı
2003 yılına kadar Komfort Otomotiv çatısı altında otomotiv sektörüne koltuk ürettiğini hatırlatan Nevzat Tuna, şöyle konuştu: “2002’de Franz Kiel ortaklık teklif etti. Kendi şirketimi koltuk üretiminden çekerek, Franz Kiel ile 2003’te yüzde 40-60 hisseyle ortak olduk. Türkiye, Ortadoğu ve Kuzey Afrika olarak belirlenen bölgede ‘tek üretici ve tek satıcı’nın Kiel Koltuk Sistemleri A.Ş. olacağını kabul ettiler. 20 yıl geçerli sözleşme yaptık. Bu sözleşmelere dayalı olarak yatırımlar yaptık ve taahhütler var. Daha 13 yılımız var.”
Bizi bezdirmek istiyorlar
Kiel Koltuk Sistemleri’nin Türk Patent Enstitüsü’ne Kiel markasını dünyada ilk kez olmak üzere 2003’te tescil ettirdiğini bildiren Nevzat Tuna, sözleşmelere göre iki şirketin bir anlaşmazlıkta Türk hukukunu yetkili kabul ettiğini hatırlattı ve şöyle devam etti: “Bu ticari değil milli dava. 2.5 yıldır sözleşme ihlalleri ile mücadele yürütüyoruz, öyle ki; İsrail’e satış yapmaları sözleşmelere göre yasak olmasına rağmen gizlice İsrailli bir müşteriye satış yaptıkları tespit edildi ve bununla ilgili olarak da kendilerine dava açıldı.”
900 kişiye istihdam sağlıyor, 60 milyon Euro ciro yapıyor
KIEL Koltuk Sistemleri’ndeki yüzde 60 hissesinin yanında, iki şirkete daha sahip olduğunu söyleyen Nevzat Tuna, “Diğer iki şirkette yaklaşık 500, Kiel Koltuk’ta 400 kişiye istihdam sağlanıyor. Komfort, Teober ve Kiel Koltuk’ta 900 kişilik istihdamın yanı sıra yıllık 60 milyon Euro ciroya ulaşıyoruz” dedi. Tuna, şöyle devam etti: “Alman Franz Kiel’in hakim ortakları, şirketin ilk 3 yılında kâr almak istemedi, fakat Türkiye’de biz onların yaptığından fazla kâr yapınca işler değişti. Bizim bir pazar payımız, ismimiz vardı. Biz burada kendi geliştirdiğimiz ürünü satıyoruz. Müşterilere kendi ürünümüzü satıyoruz. Onların yaptığı şu: ‘Bütün müşterilere yazı yazarsak müşteriler Kiel A.Ş den mal almayacak. Mal almayınca satış olmayacak. Mal satılamayınca şirketin değeri kalmayacak!’ Bu yüzden bedelsiz yüzde 10 hisse istediler. 400 işçi ve yan sanayinin durumu onları ilgilendirmiyor.”
Franz Kiel’in avukatı ne diyor
KIEL Koltuk Sistemleri’nde yüzde 40 hisseye sahip olan Alman Franz Kiel şirketinin avukatı Christian Rumpf ise Referans gazetesinin haberine göre Nevzat Tuna’ya ağır eleştiriler yöneltiyor. Rumpf, “Nevzat Tuna 25 milyon Euro ciro yaptığını söylüyorsa, bunu ilginç buluyorum. Bize gösterilen belgelere göre çok daha az ciro yapmış. Türk Kiel yetkilileri gizlice Brusa adlı bir şirket kurdu. Brusa üzerinden Kiel taklidi ürünleri Avrupa’ya ihraç etti. Ama baskın yaptık. Brusa kamyonundan Kiel koltuklar çıktı” dedi. Bu ifadeleri hatırlattığımız Nevzat Tuna, “Brusa kime aitse, bunu Ticari Sicil Gazetesi’nde görebilirsiniz. Benimle ve konuyla ilgisi yok. Kaldı ki bahsedilen şirket Ocak 2009’da kurulmuş. Bizim ihtilafımız 2.5 yıl öncesine dayanıyor” karşılığını verdi.
Marka hakkı bizde
TÜRKİYE’deki ve hatta İsrailli müşterilerinin ‘Yılmayın, devam edin’ diye destek mesajı verdiğini söyleyen Nevzat Tuna, “İsrail’deki, 4 milyon Euro ciro yaptığımız müşterimiz ‘Sizinle çalışmaya devam edeceğiz’ diyor. MAN şirketi Türkiye’de bizimle çalışıyor; Almanya’da Franz Kiel ile. Almanya’nın tercihinde, MAN avukatının Franz Kiel’in de avukatı olması etkili. Fakat ‘Kiel’ markalı koltukları Türkiye’ye satamazlar. Çünkü marka hakkı bizde” dedi.