Güncelleme Tarihi:
GEBZE’de otomotiv sektörüne filtre sistemleri üreten Alman Mahle’de (dünyada 144 fabrikası, 15 milyar Euro cirosu var) ilginç bir küçük ve orta boy işletme (KOBİ) modeli filizleniyor. Procter and Gamble’de (P&G) 15 yıl küresel yönetici olarak çalışan ve 2002’de girişimciliğe adım adatan İbrahim Akça, 2008’de Mahle’ye ‘kalıp tedarikçisi’ olmak için Murata Kalıp Otomotiv ve Makina Metal Sanayi İç ve Dış Tic. Ltd.’i (Murata Kalıp) kurdu. Mahle’nin fabrikasının içinde 750 metrekarelik bir alanı kiralayan Akça ve arkadaşları, burada Mahle için Renault, Ford ve Hyundai gibi otomotiv sanayisinin devlerine ‘motor parçası kalıpları’ üretmeye başladı. Daha önce Ford ve Arçelik’te uzun yıllar çalışmış teknik lise mezunu Hakan Şahin’i de Kalıphane Müdürü yapan Akça’nın şirketi, dünyada birkaç kalıp firmasınca üretilebilen ‘intek manifold’ların kalıpları için Maserati ile de anlaşma imzaladı, Mercedes’le de masaya oturdu.
İngiltere’de okudu
Üniversiteyi İngiltere’de okuduğunu söyleyen İbrahim Akça, şöyle konuşuyor: “İstanbulluyum. 1979’da üniversiteyi bitirdim. Kimya mühendisiyim ve polimer science uzmanıyım. Sonra master ve doktora da yaptım. 1983’te Türkiye’ye döndüm. Procter&Gamble’ın ABD, Fransa ve İtalya operasyonlarında 15 yıl çalıştım. 2002’de de endüstriyel makineler ithal eden bir firma kurduk. 2008’de de ortaklarımızla kalıp işine girdik, Mahle ile partner olduk. 2008’de ortalarında küresel kriz başladı. Otomotiv de en az finans kadar kötü etkilenmişti ama biz yine de bu işe odaklandık. Plastik enjeksiyon kalıpları üretmeye başladık. Bu kalıplarından üretilen parçalar motor parçalarıdır, biz kalıpları üretiriz, parçaları Mahle üretir. Otomobil filtre elementlerinin kalıpları başta olmak üzere birçok parça için kalıplar yapıyoruz. Her otomotiv markasının ayrı filtre grubu vardır.”
20 kişiyle 1 milyon Euro
Mahle’nin bu şekilde çalıştığı ilk şirket olduklarını belirten İbrahim Akça, şöyle devam ediyor: “20 kişilik ekibimiz var. Ciromuz 2010’da 1 milyon Euro’yu aştı. 2011’de iki katına, 2012’den sonra da 5 milyon Euro’ya çıkacağız. Çünkü sürekli yeni projeler geliyor. Bugüne kadar 40’a yakın farklı kalıp ürettik. Bunlar öyle saç tokası kalıpları değil. Çok karmaşık otomobil parçalarının üretimi için kullanılan kalıplar. Mesela Intek Monifolt kalıbı Avrupa’da sadece birkaç uzman kalıpçı tarafından üretilebiliyor. Önceden alüminyum olarak üretiliyordu. Son yılarda plastik olarak üretilmeye başlandı ve biz de bunu Mahle’nin desteği ile Türkiye’de ürettik. Bu da önemli bir aşama. Bizi hem Mahle, hem de Türk makine sektörü destekliyor.”
Ahmet Usta dönemi bitti
Murata Kalıp Kalıphane Müdürü Hakan Şahin ise, Türkiye’de kalıpçılığın çok iyi anlaşılamadığını her ürünün temelinde kalıpın olduğunu belirtiyor ve, “Sanayileşen bir ülkenin ilk başta el atması gereken konu kalıp işidir. Bu işler artık öyle Ahmet, Mehmet Usta işi değil. Yüksek teknoloji işi haline geldi.”
Motora temiz hava götüren parçanın kalıbını yapıyoruz
MURATA Kalıp Kalıphane Müdürü Hakan Şahin, şöyle konuşuyor: “Bu yıl intek manifold (motora temiz havayı gönderen parça) kalıpları önemli proje oldu. Ferrari Masserati ile anlaşma imzaladık. Mercedes’in bir projesi için de görüşüyoruz. Renault Fluence ZE’nin (elektrikli) akü soğutma kanalının kalıbını da biz yaptık. otomobil klima ve soğutma düzenlerini yapan Behr için de projelere başlıyoruz. Bunun için diğer kalıp firmalarıyla ortak çalışacağız.”
Milyar dolarlık projeleri alırız
MURATA Kalıp’ın başarısı kalıpçıları da sevindirdi. Ulusal Kalıp Üreticileri Birliği (UKUB) Başkanı Şamil Özoğul, “Böylesine önemli projeleri alabilmemizin nedeni, hem üretici firmaya yakın olmamız, hem kalite hem de fiyat anlamında onları memnun etmemizdir. Otomotiv devlerini burada tutmamız için katma değer yaratmalıyız. Katma değer yaratmanın yolu Ar-Ge çalışmalarından geçiyor. Biz milyar dolarlık projelerin gelmesini sağlarız. Yeter ki ‘Kalıpçılar Vadisi’ projemizi hayata geçirmek için devletimiz bize destek olsun” dedi.
İngiliz Termo Teknik ihracatta lider oldu
DÜNYANIN önde gelen panel radyatör üreticisi İngiliz Ideal Stelrad Group’un (ISG) Türkiye’deki iştiraki Termo Teknik, İMMİB tarafından verilen ‘İhracatın Yıldızları Ödülü’ne kendi kategorisinde en çok ihracat yapan şirket olarak üstü üste 5’inci kez sahip oldu. Firma 2010’da satışlarını yüzde 30, ihracatını yüzde 20 artırdı ve üretiminin yüzde 80’ini 50 ülkeye ihraç etti.
KOBİ öyküleri ‘Oğlum Sağolsun’ kitabı oldu
BU sayfada yayınladığımız küçük ve orta ölçekli şirketlerin başarı öyküleri, bu kez ‘Oğlum Sağolsun’ adlı kitabı oluşturdu. İstanbul Ticaret Odası (İTO) tarafından basılan “Oğlum Sağolsun”, ikinci kuşağın başarı performansına odaklandı. Kitapta 2003’ten beri Anadolu’nun her yerinde her sektörden girişimcilerle Hürriyet için görüşürken yaşadıklarımızdan bazı anekdotlarla ‘Türk aile şirketleri’nin genel sorunlarına’ da değiniliyor. ‘İşi Büyüten İkinci Kuşak’ başlıklı bölümde ise devraldığı şirketi büyüten, 30 girişimcinin öyküsü bulunuyor. Balıkçı Kemal’in Fransa’ya kurbağa bacağı, Japonya’ya orkinos ihraç eden oğlu, terzi bir babanın oğlu olarak Rusya’da kendisine ait 10 mağazada 700-1200 dolara takım elbise, 250-500 dolara ayakkabı satan Halil Kanpak, Makedonya’dan gelip Türkiye’ye yerleşen Ramiz’in Akhisar’da kurduğu Köfteciyi ülke geneline yayan oğulları v.b. birçok girişim öyküsü bu kitapta yer alıyor.