Güncelleme Tarihi:
Reuters'ın sorularını yanıtlayan Genç, "Teklif vermeye istekliyiz, değerlendiriyoruz" dedi.
İhaleye katılmak isteyen şirketlerin Türkiye'den bir ortak bulması ve üretimi Türkiye'de kuracakları tesiste yapmaları gerekiyor.
Genç, "Yerli ortak bulma değerlendirmelerimiz sürüyor" dedi.
TCDD 2013 yılında Siemens'ten yedi adet hızlı tren seti almıştı. Bu satın almayla Türkiye hızlı tren pazarına giren Siemens, bir aracı teslim ederken, kalan altısını bu yıl içinde teslim etmeyi öngörüyor.
İhaleyi alan şirketin üretim tesisi kurması gerektiğin ancak Siemens'in bundan bağımsız olarak Gebze'de tramvay fabrikası kurduğunu ifade eden Genç, "Bu fabrikayı herhangi bir ihalenin ön şartı olarak değil, kendi inisiyatifimizle karar alarak kurduk" dedi.
Siemens geçen yıl 30 milyon euro yatırımla kurmaya başladığı tramvay fabrikasının 2017 sonuna doğru üretime geçmesini hedefliyor.
Ulaştırma Bakanlığı şu ana kadar aldığı hızlı tren setlerini İstanbul-Ankara ve Ankara-Konya hatlarında kullanıyor. Yüksek hızlı tren ağının yaygınlaşmasıyla birlikte programda 106 tane daha hızlı tren setinin alınması, 80 adetinin ihalesinin ise yıl ortasında yapılması bekleniyor. Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ihalenin değerinin 5-6 milyar doları bulabileceğini ifade etmişti.
Şu ana kadar üç şirket ihaleye katılacağını açıkladı.
İspanyol Patentes Talgo Tümosan ile,Kanadalı Bombardier Bozankaya ile ihaleye katılacağını açıklarken, Fransız Alstom henüz yerli ortağını açıklamadı.
TEKNOLOJİ ÜRETEBİLEN ENDÜSTRİ
Türkiye YHT alım ihalesine koyduğu ortak üretim ve belirli oranda yerli malzeme kullanım şartıyla teknoloji üretebilen bir endüstri kurmaya da çalışıyor.
Türkiye'nin dünya üzerinde bu tür hedefleri olan birkaç ülke arasında bulunduğunu ifade eden genç, "Türkiye'nin bunu yapabilme ihtimali son derece yüksek. Bilgi birikimini ülkeye taşıyacak yatırım alması gerekiyor" dedi.
Gereken teknolojik bilgi birikimini sağlayabilecek az sayıda ülke ve şirket olduğuna dikkat çeken genç, "Bunların, yani teknoloji üretici ve geliştiricilerin ülkeye gelmesini sağlayacak altyapı ve diyalogun geliştirilmesi gerekiyor" dedi.
SERBEST RAYLI TAŞIMACILIK YENİ BİR PAZAR DOĞURUYOR
Hükümet programına göre bu yıl ortasında, 21 Haziran'a kadar yük ve yolcu taşımacılığında başlaması hedeflenen serbestleşme ile özel taşıma ve lojistik şirketleri de kendi lokomotif ve vagonlarıyla kamuya ait demiryolu hatları üzerinde taşımacılık yapmaya başlayabilecekler.
Sektör yetkilileri taşımacılığın serbestleşmesi ile birlikte Türkiye'de kamu dışında bir lokomotif pazarı oluşacağını ifade ediyorlar.
Özel taşımacılığın ne hızda gelişeceğine ve özel şirketlerin raylı araç pazarının ne ölçekte olacağına dair geniş bantta tahminler olduğunu belirten Genç, "Gelecek 5-10 yıl içinde 300-500 adetten 5,000 adete kadar geniş bir bantta lokomotife ihtiyaç olduğuna dair rakamlar telaffuz ediliyor. Bu aralığın alt seviyesi bile küresel ölçekte önemli bir pazar" dedi.