Merve ERDİL
Oluşturulma Tarihi: Kasım 28, 2011 00:00
Kuveyt Türk Katılım Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Mohammad Al Omar, 5 yıl vadeli 350 milyon dolar sağladıkları ikinci “Sukuk” ihracını kesinlikle tekrar etmeyi düşündüklerini belirterek “İnşallah, bir dahaki sefere TL bazlı sukuk yaparız” dedi. Al Omar, Körfez ülkelerinden Türkiye’ye para akışının süreceğini söyledi.
GLOBAL bir yatırım aracı haline gelen ve “faizsiz tahvil” olarak da tanımlanan sukuk ihracının ikincisini gerçekleştirerek, 350 milyon dolarlık kaynak yaratan Kuveyt Türk Katılım Bankası’nın Yönetim Kurulu Başkanı Mohammad Al Omar, gelen yüksek talepten çok memnun olduklarını ifade etti. Al Omar, kesinlikle yeniden sukuk ihracına çıkacaklarını belirterek, bunun TL cinsinden olabileceğini kaydetti. Kuveyt Türk’ün, Asya, Körfez Bölgesi ve Avrupalı yatırımcılar tarafından büyük talep gördüğü belirtilen ikinci “Sukuk” ihracı sonrasında sorularımızı yanıtlayan Al Omar, bu işlemin çok önemli bir kilometre taşı olduğunu ifade ederek, “Sukuk ihracını ilk olarak geçen yıl yaptık ve 100 milyon dolarlık işlem gerçekleştirdik. Bir Türk bankası olarak kağıtlarımıza çok yüksek talep geldiğini gördük” diye konuştu.
Talep beklenti üstünde
Türkiye’deki yasal mevzuatta bazı değişiklikler yapıldığına ve sukuka yönelik yeni bir kanun çıkartıldığına dikkat çeken Al Omar, şöyle devam etti: “Bu da piyasaya girerek 5 yıllık para toplamamıza fırsat doğurdu. Bu kaynak, Türkiye’deki yatırımların finansmanında kullanılacak. Bu finansmanın maliyeti, Türkiye’de bazı bankacılık uygulamalarından daha düşük. Bunu çok rekabetçi bir fiyatlamada gerçekleştirdik, beklentimizin üzerinde talep geldi. 51 bankadan talep geldi. İhracın yüzde 19’u Uzakdoğu, yüzde 12’si Avrupa, geri kalan çoğunluğu Körfezli yatırımcılara tahsis edildi.”
Know-how paylaşacağız
Türkiye’de bankacılık sektöründe 15. sırada olduklarını söyleyen Al Omar, sukuk piyasasında Türkiye açısından büyük potansiyel gördüklerini ve kurumsal firmalar dahil yeni ihraçlara öncülük etmeyi hedeflediklerini kaydetti. Bu konuda henüz somut olarak görüştükleri kimse olmadığını belirten Al Omar, “Ancak Kuwait Finance House’ın yaptığına bakarsanız, yarı kamu bankası olan Japonya Kalkınma Bankası’na sukuk ihraç ettik. Sukuk, sadece kağıdı çıkaran şirketin gücüne dayanan bir ihraç modeli değil. Malezya, Endonezya, Bahreyn kendi ihraçlarını gerçekleştiriyorlar” dedi.
Çok şanslıyız
Al Omar, “Türkiye’de faizsiz bankacılığa yüksek ilgi var mı” sorumuza ise, “Kurulduğumuzdan beri büyüme oranımıza bakarsanız, kesinlikle evet. Aktifte yüzde 25 büyüdük” yanıtını verdi. Türkiye’de oldukları için çok şanslı olduklarını belirten Al Omar, şöyle devam etti: “Avrupa’daki ortama baktığınızda, bankaların bilançolarının daraldığını görüyorsunuz. Büyüme oranları eksilerde. Ortadoğu’da ise çalkantı devam ediyor. Kimse şu anda oraya yatırım yapmıyor. Türkiye’de büyüme var. Ayrıca gelecekte oluşabilecek her türlü soruna karşı hazırlıklı. Ben 2001’den bu yana bankadayım, Türkiye çok fazla şey yaşadı. Bunu bizzat tecrübe ettim. Türkiye, riskleri azaltmaya yönelik iyi iş çıkardı. Sıcak paranın Türkiye’ye aktığını görüyoruz. Ancak bu sıcak paraya bir fren koyuldu çünkü kalkınma için uzun vadeli kaynağa ihtiyaç var. Biz 5 yıllık para topladık, bir aylık gecelik para toplamadık.”
Körfez’den yatırım akacak
Körfez’den Türkiye’ye gelen yatırımların inanılmaz arttığını vurgulayan Al Omar, “Kuveyt Yatırım Otoritesi Türkiye’ye çok para yatırdı. Katar ve Suudi Arabistan aynı şekilde. Fırsatlar burada. Türkiye, Körfez’den daha çok sermaye çekmeye devam edecek. Talep oldukça iyi. Siyasi bağlar kuvvetlendikçe, daha fazla sermaye aktarımı gerçekleşecek” dedi.
100 milyar dolarlık sukuk piyasası var
KUVEYT Türk Genel Müdürü Ufuk Uyan, Türkiye’nin, dünyada hızla büyüyen ve yüz milyar doların üzerinde bir büyüklüğe sahip “Sukuk” piyasasından pay almasında öncü rol üstlenmekten duydukları memnuniyeti dile getirdi.
Yeni lisanslar verilebilir
İSLAMİ bankacılık sektöründe Türkiye’nin nasıl ön plana çıkabileceğini sorduğumuzda Al Omar, şunları söyledi: “Yeni lisanslar verilebilir, faizsiz bankacılık yapan diğer bankaların Türkiye’ye açılmaları sağlanabilir. Düzenlemede daha çok değişiklik yapılarak, İslami bankacılık ürünlerinin kabulü kolaylaştırılabilir. Kuveyt’te bile sukuk için kurallar konulmuş değil. Sukuk ihracını Bahreyn ve BAE üzerinden yapıyoruz. Suudi Arabistan’ın kendi sukuk kanunları var. Türkiye bu konuda öncü davrandı. Bu aslında İslami bankacılık ve İslami olmayan bankacılık değil. Bizim elde ettiğimiz para da reel ekonomiye gidiyor. Bu iş yapmayla alakalı.”
Rönesans ve Acıbadem’e Kuveyt’te fırsat yarattık
AL Omar, Türkiye’den Kuvevyt ve Birleşik Arap Emirlikleri’ne giden birçok şirkete destek olduklarını söyleyerek, şöyle konuştu: “Libya gibi bazı piyasalar Türk yatırımcılara kapandı. Libya’da yaşanan çalkantı, Suriye’de yaşananlar. Türklerin Kuveyt’e açılmaları ve oradaki kamu harcamalarından pay almalarına destek oluyoruz. Kuveyt, yaklaşık 130 milyar dolarlık altyapı projesi açıkladı. Bazı Türk şirketlerin bu programdan faydalanmaları için yardımcı olduk. Rönesans, Acıbadem gibi gruplar Kuveyt’e giderek, oradaki yetkililerle bir araya geldiler.”