Güncelleme Tarihi:
Türkiye’nin 2008-2015 arasında yıllık ortalama yüzde 3,3 oranında büyüdüğünü belirten Hamzaçebi, aynı dönemde savaş halindeki Orta Doğu ve Kuzey Afrika ülkelerinin bile yüzde 3,8 büyüme kaydettiğini aktardı. Hamzaçebi, kendi ekonomi programları dâhilinde yıllık büyümeyi yüzde 3’ten 6’ya taşıyıp, enflasyonu da yüzde 8’den 6’ya düşürerek reel büyüme yakalayacakları iddiasında bulundu. Mevcut hükümetin gayri safi milli hasılayı kendi dönemlerinde üç kat büyüttüklerinin hesabını yaparken dolar üzerinden açıkladıklarını hatırlatan Hamzaçebi, doların yaklaşık 2,90 lira olduğu bugün ise işleri kâğıt üzerinde iyi göstermek için TL ile hesaba başladıklarını anlattı. Türkiye ekonomisinin dinamosu durumundaki yabancı sermaye girişinin 2007’deki yıllık 20 milyar dolardan geçen yıl 5 milyar dolara düştüğü belirten Hamzaçebi, bunun da 4 milyar dolarının emlak alımı olduğunu vurguladı.
EKONOMİK İSTİKRAR SİYASETE BAĞLI
Türkiye’ye 2007 yılında 20 milyar dolarlık doğrudan yabancı yatırımı olduğunu belirten Hamzaçebi, geçtiğimiz yılsonu itibarı ile bu rakamın 5,5 milyar dolara gerilediğini belirtti. Hamzaçebi’ye göre bu durumun iki sebebi var. İlki, dünyadaki ekonomik krizden kaynaklanıyor. Ancak ikinci ve daha önemli sebep ise Türkiye’deki siyasi istikrarsızlık… Hamzaçebi, “Siyasi istikrarın olmadığı yerde ekonomik istikrar da olmaz. Yabancı yatırımcılar, ekonomik istikrara, hukuk güvenliğine, adalete, hukuk güvenliğine de bakıyor artık. Bunlar artık, yabancı yatırımcı için birer parametre halini almış durumda. İnsanlar, hükümet ile yaşadıkları bir sorunda, başına bir şey geleceğinden korktukları için mahkeme gitmiyor” dedi
BİZ NEREYE GİDELİM DİYE SORUYORLAR
Şirketlere yönelik vergi denetimlerinin siyasallaştığını öne süren Hamzaçebi şunları kaydetti: “Vergi denetimi, bir tür tehdit etme aracı olarak kullanılıyor. Gezi olayları sırasında, biber gazından kaçan insanlara kapılarını açtığı için, o otelin sahibi holdingi vergi denetimine aldılar. Geçtiğimiz günlerde, yabancı bir bankada çalışan bir kişi bana anlattı. Söylediği aynen şu oldu: ‘Daha önce biz, yabancılara, Türkiye’ye gelin tavsiyesinde bulunuyorduk. Şimdi ise, Türkiye’deki firmalar bize, biz hangi ülkeye gidelim, hangi ülkelerde yatırım yapabiliriz diye bize soru soruyor” dedi. Hamzaçebi “Birinci sınıf demokrasiyi getireceğiz. Hiç kimse yarınından endişe etmeyecek.”
BİZİM ÖNERİMİZ DAHA AZ YÜK GETİRİYOR
İstihdam üzerindeki yüklerin ağırlığına işaret eden Hamzaçebi, girdi maliyetlerini düşüreceklerini söyledi. Hamzaçebi, yoğun bir tartışmaya konu olan ve 5.5 milyon kişiyi doğrudan ilgilendiren asgari ücret ile ilgili de dikkat çekici bir açıklama yaptı. Hamzaçebi, hali hazırda 1000 TL’lik asgari ücretin işveren üzerindeki yükünün bin 496 TL olduğunu belirtti. Hamzaçebi, CHP’nin asgari ücreti bin 500 TL, AK Parti’nin ise bin 300 TL önerdiğini hatırlatarak “Bizim önerdiğimiz asgari ücretin işveren üzerindeki yükü, AK Parti’nin önerdiğinden daha düşük. Yaptığımız hesaplamalara göre bizim önerdiğimiz asgari ücretin işveren üzerindeki toplam yükü bin 936 TL. AK Parti’ninkisi ise 2 bin 37 TL olacak. Çünkü biz asgari ücretten vergiyi kaldırıyoruz. Ayrıca, asgari ücretteki artıştan gelen sigorta primini de işverenden almayacağız. Dolayısı ile bizim önerdiğimiz asgari ücretin işveren üzerindeki yükü daha düşük olmuş oluyor”
ANA PARA KALACAK, FAİZİN YÜZDE 80’İ GİDECEK
Hamzaçebi, bazı bankacıların eleştirilerine de konu olan kredi kartı borçlarının faizinin yüzde 80’inin silinmesi ile ilgili de açıklamalarda bulundu. Hamzaçebi’nin paylaştığı bilgilere göre 2 milyon 588 bin kişi, ödeyemediği kredi kartı ve tüketici kredisi borcu nedeni ile takibe düştü. Ödenemeyen kart borçları ve tüketici kredilerinin tutarı ise 15 milyar 200 milyon TL seviyesinde. Hamzaçebi, 5,5 milyar liralık borcun da varlık yönetim şirketlerine devredildiğini söyledi. Hamzaçebi, söz konusu tutarların içinde aşırı bir faiz yükünün olduğuna işaret ederek, yüzde 80’lik faizin silinmesi kararını, yapacakları yasal bir düzenleme ile hayata geçireceklerini söyledi. Hamzaçebi, ana paraya dokunmayacaklarını belirterek “Banka veya finans kurumu hakkettiği faizi alacak. Net bir hesaplama değil ama 20 milyar liralık toplam biriken borcun içinde 12 milyarı faizden kaynaklanıyor” dedi.
LİSE SON SINIF ÖĞRENCİSİNE AYLIK 100 TL
Hamzaçebi, lise son sınıfta okuyan öğrencilere de, eğitim-öğrenim dönemi için, aylık 100 TL vereceklerini belirtti. Hamzaçebi “827 bin lise son sınıf öğrencisi var. Biz burada ödemeleri, aile sigortası sistemimizdeki ailelerin çocuklarına vereceğiz. Bu sayı da 500 bini bulur” dedi. Hamzaçebi, üniversiteyi kazanamayan öğrencilere de, aylık 240 TL’lik ödeme yapacaklarını, bu ödemenin üniversite hazırlık süresince geçerli olacağını kaydetti. Hamzaçebi, ayrıca, daha iyi şartlarda okumak isteyen, geri ödemeli, yüksek eğitim yaşam destek kredisi de vereceklerini söyledi.
250 BİN ÖĞRETMENE İLK BİR YILDA ATAMA
Türkiye’de eğitimin ve sağlığın para hale geldiğine işaret eden Hamzaçebi, atama bekleyen 250 bin öğretmeni, ilk bir yıl içinde atamalarını yapacaklarını söyledi. Eğitimde tam güne döneceklerini kaydeden Hamzaçebi, “Eğitime yaptığınız yatırım, bugün maliyet olarak görünse de, ileriki zamanda büyüme olarak geri dönüyor. Güney Kore, Tayvan örneği ortada” dedi. Hamzaçebi ayrıca sayıları 1 milyonu bulan mevsimlik işçilerin sigorta primlerini devletin ödeyeceğini söyledi. Hamzaçebi ayrıca, 2,2 milyonu bulan orman köylüsünün sigorta primlerini de Orman Genel Müdürlüğü üzerinden ödeneceğini kaydetti.