Akademik kariyeri bıraktı kontör kartla Fildişi’nden Kaledonya’ya kadar ulaştı

TÜRKİYE’nin GSM sektöründeki gücü, bu sektöre bağlı üretimleri de tetikliyor. Adanalı metalürji mühendisi Levent Canoğulları, 2008’de kontör kartı üreten zordaki bir firmayı alarak girişimci oldu ve yılda 300 milyondan fazla kart üreten bir işletme yarattı. Bu yıl kontör kart üretimlerinin 400 milyona ulaşacağını söyleyen Canoğulları, geçen yıl 8.5 milyon dolar olan cironun da 12-13.5 milyon dolara çıkacağını belirterek, “Üretimimizin yüzde 90’ını, aralarında Yeni Kaledonya’nın da bulunduğu 19 ülkeye ihraç ediyoruz. Bize nitelikli kağıt geliyor, basıyoruz, kesiyoruz, şifreliyoruz paket ve kutu yapıp gönderiyoruz. 300 milyon kart aktife edildiğinde 10 dolarlık ortalama fiyatla 3 milyar dolarlık bir değer ortaya çıkıyor” diyor.

Adana’dan İTÜ’ye

Levent Canoğulları şöyle başlıyor öyküsünü anlatmaya: “Adanalıyım ama liseye Kabataş Erkek’te başladım. Sonra Adana’ya döndüm ve Adana Erkek Lisesi’ni bitirdim. Babam Fahri Bey, Çukobirlik’te memurdu. İTÜ Metalurji Fakültesi’ni kazandım ve bitirdim. İTÜ’de yüksek lisansa başladım. Ardından da asistan oldum. Niyetim üniversitede kalıp bilim insanı olarak hayata devam etmekti. Ancak YÖK kurulmuştu ve beraber çalıştığım hocam istifa etti. Çok sayıda hoca da öyle yaptı. Yüksek lisans sırasında Almanya’dan da bir davet geldi. Daimler Benz, Degusa ve Berlin Teknik Üniversitesi’nin ortak projesi için katıldım. Mercedes’ler arkadan itişlidir. Şaft mili için daha dayanıklı yeni bir malzeme geliştirme projesiydi. Bu proje süreci doktora tezim için de hazırlık oldu. Almanya’dan dönünce tezimi yazdım, tez askıdayken de istifa ettim.”

Arpaş’a fabrika müdürü

İTÜ’de doktora öğrencisiyken ‘tez savunma’ aşamasında hocasıyla yaşadığı bir anlaşmazlık üzerine istifa ettiğini söyleyen Levent Canoğulları, “1992’de üniversiteden ayrılmış oldum ve kuyum sektöründe Arpaş’ta çalışmaya başladım. Fabrika müdürü olarak girdim ve genel müdür yardımcısıyken 2007’de ayrıldım. Arpaş’tan ayrılıp biraz dinleneyim derken, AB Kart Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin (AB Kart) durumu anlatıldı. Şirket konkordato ilan etmek üzereydi. 2008 Mart ayında şirketi satın aldım ve kart maceramız başladı.”

Çalışanlar ‘kameralı cep’le içeri giremiyor

KONTÖR kart üretiminin özel güvenlik sistemleriyle mümkün olabildiğini anlatan Levenet Canoğulları, “Bizim buraya özel kağıtlar geliyor, biz onu işliyoruz, sahteciliğe karşı işlemlerini yapıyoruz. Kartın güvenliğini sağlıyoruz. İngiltere’den gelip denetliyorlar. Kağıt giriyor kontor kartı çıkıyor. Piyasaya çıktığında da aktife edilmiş oluyor. O zaman da nakit değer söz konusu. Burada hiçbir çalışanımız içeriye cep telefonuyla giremez. Sadece mavi ve beyaz yakalılarda telefon vardır ama onların telefonlarını da biz veriyoruz. Çünkü kamerasız olmalı. Kameralı telefon yasak. ayrıca her çalışan sadece çalıştığı alana girebilir. Fabrika içindeki dolaşım da sürekli kayıt altındadır. ayrıca 96 kamera ile her şey kaydedilir” diyor.

50 kişiyle başladık 120 kişi olduk, bu yıl yüzde 30 büyüyoruz

AB Kart CEO’su Levent Canoğulları, firmayı aldıktan sonra borçlarını temizlediklerini, pazarlama ayağımızı güçlendirdiklerini belirtiyor ve şöyle konuşuyor: “Sonra aldım bavulu, çantayı düştüm yollara. Önce Kazakistan’ı geri döndürdük. Sonra Fas’ta üç operatörün işini aldık. Ardından Tunus’a girdik. Bahreyn, Pakistan derken 13 ülkeye yayıldık. Şu anda Yeni Kaledonya’dan Fildişi Sahillerine kadar 19 ülkenin GSM operatörlerine kontör kart üretip ihraç ediyoruz. Şirketi devraldığımızda 50 kişilik bir istihdam vardı. Şu anda 120 kişiye ulaştık. Bu yıl da yüzde 30’un üzerinde büyüme yaşıyoruz. 2009’da dünya sıralamasında rakiplerimiz arasında 6’ncı sıraya oturduk. 300 milyon adet kart ürettik ve bunun da yüzde 90’a yakınını ihraç ettik. Türkiye’de ise Vodafone ile uzun süreli anlaştık ve tüm kartlarını biz üretiyoruz. Ayrıca Avea’ya da çalışıyoruz. Ürettiğimiz şey bildiğiniz kontör kartıdır. İSO 9001’i yeniledik. ‘İSO 27001 bilgi güvenliği iş sürekliliği sertifikası’ aldık. Elektronik ödeme sistemlerine de giriyoruz. Ayrıca para transfer kartlarına da hazırız.”

Ayda 3 kitap okuyana 250 lira veriyorum, sadece 3 kişi okudu

AB Kart’ta çalışanları ‘okumaya ve kişisel gelişime’ teşvik etmek için özel bir uygulamadan da bahseden Levent Canoğulları, şöyle konuşuyor: “Ben şahsen çalışanlarımızın kendini geliştirmesine, kariyerlerinde de önlerinin açık olmasına özel önem veriyorum. Bu nedenle bir uygulama başlattık. 1 ay içinde bizim kütüphanemizden aldıkları 3 kitabı okuyanlara 250 lira ikramiye ödüyorum. Kitaplar genellikle iş kitapları, iletişim ve insan ilişkileri üzerine. Bunu başlattık ama ne yazık ki çalışanlarımız çok paramızı alamadılar. 8 aylık uygulamada Sadece 3 kişiye verebildik. Ayda 6 kitap okusalar 500 lira alırlar. Kitapları da kolay okunabilen, ilginç kitaplardan seçtim. Bizim işimizde kimsenin önü kapalı olamaz. Mesela birkaç arkadaşımız sonradan liseyi bitirdi ve bölümleri değişti.”

TPE, Kıbrıs Türk Sanayi Odası’na ‘Hellim tescil belgesi’ni elden götürdü

Kıbrıs’ın kültürel ürünü olan ve uluslararası piyasada ticari değer kazanan Hellim peynirinin, Türkiye’de de tescil edildiğini gösteren belge, Türk Patent Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Habib Asan tarafından, Kıbrıs Türk Sanayi Odası Başkanı Ali Çıralı ve Süt Ürünleri İmalatçıları Birliği Başkanı Candan Avunduk’a törenle takdim edildi. Kıbrıs Türk Sanayi Odası’nda düzenlenen törene, KKTC Başbakanı İrsen Küçük ve bazı bakanlar katıldı.

İki toplumun malı

KKTC Başbakanı İrsen Küçük, Hellimin iki toplumun malı olduğunu ve bunu kimsenin inkar edemeyeceğini söyledi. Küçük, Rumların, hala, Kıbrıs Türk kadının köylerde yaptığı Hellimi almaya geldiğini, bunun da Türk kadının yaptığı köy Helliminin daha lezzetli olduğunu gösterdiğini ifade etti. Türk Patent Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Habib Asan da, tescil süresince Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Koruma ve Kontrol Genel Müdürlüğü’nden ve Türk Standartları Enstitüsü’nden görüş alındığını ve Hellimin, 133 sayı ile tescil edildiğini belirtti. KKTC Maliye Bakanı Ersin Tatar da, aynı davranışı Avrupa Birliği’nden (AB) de beklediklerini söyledi. Rumların, Hellim konusunda haklarını gasp ettiğini ve AB’de Hellim mücadelesinin sürdüğünü dile getiren Tatar, Hellim konusunun, Kıbrıs Türklerinin ekonomik mücadelesinin ve bu ülkede her türlü varlığının bir göstergesi olduğunu vurguladı.

Düzceli Standart Profil’e Volkswagen’den ‘büyük’ ödül

OTOMOTİV sektöründe, sızdırmazlık profil alanında Avrupa’nın üçüncü büyük firması olan Standard Profil, ‘Volkswagen Grup 2010 Ödülü’ne layık görüldü. Standart Profil Yönetim Kurulu Üyesi Rıfat Kamhi, “Volkswagen Grubu binlerce tedarikçi arasından sadece 17 tedarikçisine büyük ödül dağıttı ve bu firmalardan biri olmaktan gurur duyuyoruz. Otomotive sızdırmazlık profilleri üreten şirketimiz, 5 kıtada 45 otomobil fabrikasına profil ihraç etmeye devam edecektir” dedi.