Güncelleme Tarihi:
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ikiye ayrıldı. Buna göre, yeni bakanlıklar; Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı oldu.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık yeni görevini Zehra Zümrüt Selçuk'tan devraldı.
Devir teslim töreninde konuşan Selçuk, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın tensipleriyle 10 Temmuz 2018'de birleşen iki bakanlığı devraldığını anımsattı.
"Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin ilk kabinesinde büyük şerefle yerine getirdiğim bu görevi bugün de aynı şeref ve onurla, çok sevdiğim, çok takdir ettiğim arkadaşıma vermenin huzuru içerisindeyim." diyen Selçuk, aldıkları bayrağı her zaman daha ileri taşıma gayretinde olduklarını, Bakan Yanık'ın da bu bayrağı daha ileri bir çıtaya yükselteceğine inandığını vurguladı.
"İnsanı yaşat ki devlet yaşasın" şiarıyla çalıştıklarını, aile ve toplumu güçlendiren, kadınları, çocukları, engellileri, yaşlıları, şehit yakınlarını ve gazileri koruma odaklı politika izlemeye gayret ettiklerinin altını çizen Selçuk, "Aile odaklı yürüttüğümüz tüm sosyal politika uygulamalarımızı hem nitelik hem nicelik anlamında bir üst seviyeye taşımanın mutluluğunu yaşadık." değerlendirmesinde bulundu.
Sosyal Koruma Kalkanı kapsamında verilen desteklerin 60 milyar lirayı aştığına, engelli ve yaşlı bakım kuruluşlarında salgına karşı alınan önlemlere dikkati çeken Selçuk, emekleri dolayısıyla tüm personele teşekkürlerini iletti.
Seneler sonra Aile Şurası düzenlediklerini anımsatarak, bunun gelenekselleşmesi temennisinde de bulunan Selçuk, Sosyal Hizmet Merkezlerinin, ASDEP gibi uygulamaların, kadın kooperatiflerinin önemine değindi. Selçuk, kadına yönelik şiddetle mücadelede Mercan Seferberliği, ŞÖNİM'ler, ALO 183 gibi uygulamalar ile çocuk koruma politikaları gibi aile odaklı hizmetler hakkında da bilgi verdi.
Engelli ve yaşlılara yönelik Gündüzlü Yaşam Merkezleri, evde bakım yardımları gibi çalışmalar ile şehit yakınları ve gazilere yönelik uygulamalara, sosyal atamalara, sosyal yardım faaliyetlerine değinen Selçuk, şunları kaydetti:
"Sadece bir kısmına değinebildiğim bu çalışmaların tamamını ben değerli mesai arkadaşlarımın üstün gayretlerine borçluyum. Çok fedakarca çalıştılar bu süreçte. Hepimiz aziz milletimize hizmet yolunda birer vesileyiz aslında. Milletimize hizmet noktasında bu gayreti gösteren bütün mesai arkadaşlarıma, birim amirlerimize, değerli Bakan Yardımcılarımıza teşekkür etmek istiyorum. İnşallah bundan sonraki dönemde de özverili ve fedakar çalışmalarını sürdüreceklerine inanıyorum."
Bakan Derya Yanık ile daha önce Darülaceze'de birlikte çalıştığını, görevi gönül ferahlığıyla devretmenin mutluluğunu yaşadığını aktaran Selçuk, "Derya Yanık hanımefendinin siyasetteki, sivil toplumdaki başarısını, aynı zamanda vicdanını kamu yönetimine aksettireceğine ve üstlenmiş olduğu bakanlık makamınca sürdüreceğine yürekten inanıyorum." diye konuştu.
"İHTİYAÇ SAHİBİ HER BİREYİN İHTİYACININ GİDERİLMESİ İÇİN ÇALIŞMALARIMIZA DEVAM EDECEĞİZ"
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık ise AK Parti iktidarlarının desteğe ihtiyacı olan toplumun her katmanına ulaştığını, sosyal devlet anlayışının keskin bir biçimde uygulandığının altını çizdi.
Bakanlığın toplumun bütün bireylerine ulaşan çok güzel çalışmaları olduğuna dikkati çeken Yanık, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu medeniyet kültürümüzün de bir sonucu, 'insanı yaşat ki devlet yaşasın.' İnsanın olmadığı, kişinin huzurlu, mutlu, müreffeh olmadığı bir yerde ne toplumun müreffeh ve mutlu olabileceğine ne de devletin güçlü ve ayakta kalabileceğine inanırız. Dolayısıyla bütün çabamız bundan önce olduğu gibi bundan sonra da toplumun bütün katmanlarının, ihtiyaç sahibi olan her bireyin ihtiyacının giderilmesi, devletin koruma kalkanının kendisinin yanında ve arkasında olduğunun, bu toplumun saygın, saygıya layık bir ferdi olduğunun her noktada hissettirilmesi için çalışmalarımıza devam edeceğiz.
Sayın Bakanıma, biri insan kaynağı ve çalışma alanı, diğeri sorumluluk alanı çok geniş iki bakanlığı tek bir çatı altında bir araya getirip, üstüne bir de pandemi geldi, çok layığıyla yerine getirdiği için hem şahsına hem çalışma arkadaşlarına tekrar tekrar teşekkür ediyorum. Öncelikle bu ülkenin bir vatandaşı olarak teşekkür ediyorum."
"BU BAYRAĞI DAHA İLERİYE, GÜZELE TAŞIMAK İÇİN KOŞTURACAĞIZ"
Bakanlığın çalışmalarının, sağladığı desteklerin salgının olumsuz etkilerinin en aza indirilmesini de sağladığına vurgu yapan Yanık, Selçuk'un samimiyetine, gayretine çok yakından tanık olanlardan birisi olduğunu dile getirdi.
Bakan Yanık, "Adettendir böyle toplantılarda karşılıklı iyi niyet cümleleri, güzel iltifatlar edilir. Ama bu iltifatların ben hem Sayın Bakanımın söylediği hem benim arz etmeye çalıştığım güzel dileklerin adetten olmadığını bilmenizi istiyorum. Bunlar çok gönülden, içten gelen, çok hissettiğimiz çünkü birbirimize tanık olduğumuz süreçler." dedi.
Bunun bir bayrak yarışı olduğunu belirten Yanık, "Hepimiz bu bayrak yarışını, aldığımız sorumluluğu önce milletimize verdiğimiz söz, sonra Sayın Cumhurbaşkanımızın bize duyduğu güvenin gereğini yerine getirmek üzere taşıyoruz. Bu bayrağı bu şuurla, bilinçle taşıyoruz. Biz de Sayın Bakanımızın bıraktığı yerden bu bayrağı daha ileriye, güzele taşımak için mesai arkadaşlarımızla beraber koşturacağız." ifadesini kullandı.
Yanık, bu süreçte sivil toplum kuruluşları, meslek örgütlerinin birikimlerinden, siyasetin, milletvekillerinin tabandan getirdikleri bilgi ve birikimlerden yararlanarak bayrağı çok daha ileriye taşımak istediklerinin altını çizdi.
Konuşmaların ardından Yanık ve Selçuk, birbirlerine çiçek hediye etti.
VEDAT BİLGİN, ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞI GÖREVİNİ DEVRALDI
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı kaldırılarak Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı kurulmasının ardından Zehra Zümrüt Selçuk, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı görevini Vedat Bilgin'e devretti.
Bakanlığın Reşat Moralı Toplantı Salonu'nda düzenlenen devir-teslim töreninde konuşan Vedat Bilgin, Türkiye'nin büyük bir ülke, ekonomisinin de büyük bir ekonomi olduğunu söyledi.
Türkiye'nin sahip olduğu büyüklüğe karşı bazı sorun alanlarının da bulunduğunu ifade eden Bilgin, ülkenin tüm sorunların üstesinden gelecek güçte olduğunu vurguladı.
Türkiye'nin son yıllarda sorunlarının üstesinden gelme konusunda büyük mesafe katettiğini belirten Bilgin, şöyle konuştu:
"Bu küçümsenemeyecek düzeyde bir mesafedir. Daha gideceğimiz çok yol var. Bunun bilinciyle hareket etmeliyiz. Yapmamız gerekenin birincisi büyüme, ikincisi de istihdamdır. Yani hem istihdam yaratan bir büyüme hem de kaliteli emeği istihdam eden bir yaklaşım önemli. Bugün Türkiye bunu gerçekleştirme aşamasındadır."
Bilgin, işveren ve işçi sendikalarının sosyal ortakları olduğunu ifade ederek, "Onlarla birlikte çalıştığımız zaman, çalışma ilişkilerinde barışı ve hakkaniyeti hakim kıldığımız zaman Türkiye'yi istihdam yaratan bir politikayla daha ileriye taşırız." dedi.
YAPILAN DESTEK 47 MİLYAR LİRAYI AŞTI
Selçuk da bakanlığı döneminde sosyal korumaya, sosyal politikaya, çalışma hayatı ve sosyal güvenliğe dair birçok alanda çalışmalar yürüttüklerini söyledi.
Bu süreçte temel hedeflerinin toplumun bütün kesimlerini kapsayabilmek olduğunu belirten Selçuk, bu kapsamda birçok faaliyeti hayata geçirdiklerini vurguladı.
Salgın sürecinde Kısa Çalışma Ödeneği, Nakdi Ücret Desteği, fesih kısıtı ve Normalleşme Desteği'nin de aralarında olduğu adımları attıklarını anımsatan Selçuk, "Bugünde Sayın Cumhurbaşkanımızın tensipleriyle Kısa Çalışma Ödeneği üç ay daha uzamış oldu. Çalışanlarımızı yaptığımız destek 47 milyar lirayı aşmış oldu." dedi.
Konuşmaların ardından, Bilgin ve Selçuk birbirlerine karşılıklı çiçek takdim etti.
TİCARET BAKANLIĞINDA DEVİR TESLİM TÖRENİ
Ticaret Bakanı Mehmet Muş, Ticaret Bakanlığı konferans salonunda gerçekleştirilen devir teslim töreninde yaptığı konuşmada, Parlamentoda Grup Başkanvekilliği görevi sırasında Pekcan ile Ticaret Bakanlığının görev alanına giren yasal süreçlerle ilgili istişarelerinin olduğunu, kendisinin başarılı çalışmalarını yakinen takip etme imkanını bulduğunu belirterek bu anlamda Bakanlıktaki önemli icraatlarını çok iyi bildiğini söyledi.
Bundan sonraki süreçte de Pekcan'ın deneyimleri, bilgi ve birikimlerinden istifade edeceklerini belirten Muş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Esnafıyla, ihracatçısıyla, iş insanı ve emekçisiyle Türkiye'nin geleceğine yön verecek 2023 vizyonumuza katkı sunacak böyle önemli bir Bakanlığa atanmış olmak benim için büyük bir gurur vesilesi olmuştur. Bu milletin bir evladı olarak ülkeme Bakanlık mevkiinde hizmet etmek benim için büyük bir şereftir. Milletimizin bizlere yüklediği sorumluluğun elbette bilinci içerisindeyiz. Bize düşen görev teslim aldığımız bu başarı çıtasını daha da yukarıya taşımaktır, üreten, büyüyen istihdam yaratan, daha çok ihracat yapan Türkiye vizyonumuza katkı sunmaktır. Bunu hep birlikte başaracağız."
Muş, Bakanlığın görev alanındaki konuları başta sivil toplum kuruluşları olmak üzere tüm sosyal paydaşlarla istişare süreçlerini işleterek yürüteceklerini ifade ederek şunları kaydetti:
"Bu vesile ile iş insanımıza ve esnafımıza seslenmek istiyorum. Bu Bakanlık sizin Bakanlığınızdır. Bu Bakanlık esnafımızın, ihracatçımızın, iş insanımızın, girişimcimizin, dürüst tüccarımızın Bakanlığıdır. Tıpkı görevi devraldığım Sayın Bakanımızın bugüne kadar yaptığı gibi onların sorunları için bize gelmesini beklemeyeceğiz, biz onlara gideceğiz. Esnafımızın derdini onun yanına giderek, çayını içerek dinleyeceğiz. İhracatçılarımızın meselelerini sektör sektör ziyaretler yaparak tespit edeceğiz. Bakanlığımızın görev alanına giren yetkiler çerçevesinde yatırım ortamının hem yerli hem de yabancı yatırımcılar açısından iyileştirilmesi için atılan adımları daha da çoğaltacağız. Kurallı serbest piyasa ekonomisi ve uluslararası ticaret ilkelerinden hiçbir şekilde taviz vermeyeceğiz."
"MİLLETİN BİZE EMANETİ KUTSALDIR, EMANETE GÖZÜMÜZ GİBİ BAKACAĞIZ"
Bakan Muş, ihracatçıların kendileri için çok önemli olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu:
"Çünkü biz biliyoruz ki bir ülkenin ekonomik gücünün en temel göstergelerinden birisi o ülkenin ihracat kapasitesidir. İhracat, dış ticaret açığımızı kapatması, ülkemizin sermaye akışını sağlaması ve bütün sektörleri harekete geçirmesi bakımından fevkalade önemlidir. Esasen ekonomik bağımsızlığımızın temeli de ihracat gücünden kaynaklanmaktadır. Küçük esnafımızı da asla unutmayacağız. Hedefimiz, adil rekabet şartlarını sağlayarak küçük esnafımızı daha da büyütmek olacaktır. Yolumuz uzun, yükümüz ağır. Milletin bize emaneti kutsaldır, emanete gözümüz gibi bakacağız. Bakanlıktaki çalışma arkadaşlarımla birlikte gecemizi gündüzümüze katarak, durmadan çalışacağız. Bu duygularla tekrar tüm milletimize minnetlerimizi sunuyor, başta Sayın Bakanımız olmak üzere Bakanlığımızın tüm çalışanlarına burada bulunan milletvekillerimize ve basın mensuplarımıza teşekkür ediyor, şükranlarımı sunuyorum."
"CUMHURBAŞKANIMIZA 'BU SENE (İHRACAT) 200 MİLYAR DOLARI GEÇECEĞİZ' DİYE SÖZ VERMİŞTİK"
Pekcan da Muş'a hayırlı olsun dileklerini ileterek "Bu bir bayrak yarışı. Ben eminim ki kendisi bayrağı bizden çok daha ileri noktalara götürecek." dedi.
Bakanlığı döneminde hayata geçirdiği projelerden bahseden Pekcan, "Şu anda 4 mevzuat hazır. Bir tanesi elektronik çek yasası, biri perakende yasası, biri kooperatifler yasası, bunlar tamamen hazır. Kamu ve özel sektör görüşleri alındı. Hal yasası taslağı da hazır. İngiltere ile STA'yı da sorunsuz bir şekilde tamamladık. Dijitalleşmeye çok önem verdik, pandemi döneminde çok işe yaradı. İhracatı tabana yaymak ile ilgili faaliyetlerimizi genişlettik." diye konuştu.
Pekcan, “Bakanımıza görevi devrederken en başta Sayın Cumhurbaşkanımıza beni bu göreve getirdiği ve 33 ay süreyle bu şerefli görevi yapmaya izin verdiği için teşekkür ediyorum. Kabine arkadaşlarıma, bütün bakanlara, sayın milletvekillerimize, STK başkanlarımıza, iş dünyasının çatı kuruluşlarına ve Bakanlığımızın tüm çalışanlarına destekleri ve özverileri için çok teşekkür ediyorum.” ifadelerini kullandı.
Ticaret Bakanlığı görevini Muş'a devreden Pekcan'ın, "Cumhurbaşkanımıza söz vermiştik 'Bu sene (ihracat) 200 milyar doları geçeceğiz' diye 205 milyar dolar olarak bildirdik, 205-210 milyar dolar arasında bir hedefimiz var yolunuz açık olsun." sözleri üzerine Muş da "Yükü daha da ağırlaştırdınız." diye yanıt verdi.