Güncelleme Tarihi:
Böylelikle Türk Hükümeti, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) tarafından el konulan bankalarla ilgili olarak AİHM gündemine taşınmış ilk davayı kaybetti.
Kentbank'a 2001 yılında BDDK tarafından el konulmasının ardından o dönem bankanın ana hissedarı olan Mustafa Süzer ve Eksen Holding'in AİHM'ne 2005 yılında yaptığı başvuruya yönelik karar dün açıklandı.
AİHM, davanın tazminata ilişkin kararını ileri bir tarihe bıraktı. Taraflara 6 aylık bir süreç veren AİHM, bu süre içinde anlaşma sağlanamazsa, tazminat miktarını duyuracak. Mustafa Süzer ve Eksen Holding maddi tazminat olarak Türk hükümetinden toplam 4 milyar 132 milyon 753 bin 484 Amerikan doları talep etmişti. Manevi tazminat olarak "Türk hükümetinden resmi özür" talep eden davacılar, mahkeme masrafı olarak da 722 bin Euro istemişlerdi.
Karar, bankalara el konulmasıyla ilgili davalar için ‘içtihat’ oluşturuyor. AİHM gündeminde Demirbank'a el konulmasıyla ilgili bir dava daha karara bağlanmayı bekliyor.
SÜZER GRUBU'NDAN AÇIKLAMA
Süzer Grubu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) Süzer Grubu'nun Kentbank'a el konulmasıyla ilgili yaptığı şikayet başvurusunu olumlu bulmasına ilişkin, “Konunun, Mahkeme tarafından verilen 6 aylık süre içerisinde çözüme ulaşacağına inanıyoruz” açıklamasına yaptı. Süzer Grubu açıklamasında, AİHM'nin Kentbank sürecine ilişkin olarak Mustafa Süzer ve Süzer Grubu tarafından yapılan başvuruyu oy birliğiyle kabul ettiği bildirildi.
Mahkemenin, Süzer Grubu ile Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin söz konusu uyuşmazlığı dostane çözüm üreterek çözümlemelerinin en doğru yol olduğunu vurguladığı belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
“Bu konuda Süzer Grubu'nun Türk bankacılık sektöründe faaliyete başlayabilmesini sağlayıcı gerekli işlemlerin başlatılmasının en doğru çözüm olacağı tavsiyesinde bulunarak, taraflara dostane çözüm üretmeleri konusunda 6 ay süre vermiştir. Süzer Grubu olarak Kentbank sürecinde haklılığımızın bu kez de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nce tescil edilmiş olmasından memnuniyet duymaktayız. Süzer Grubu olarak her zaman olduğu gibi hukukun üstünlüğüne ve Mahkeme kararlarının gereklerine duyduğumuz saygı içinde yetkili makamlarla bundan sonra her konuda mutabakat sağlamak yönünde her türlü çabayı göstermeye devam edeceğiz. Konunun, Mahkeme tarafından verilen 6 aylık süre içerisinde çözüme ulaşacağına inanıyoruz. Daha önce de çeşitli defalar kamuoyuyla paylaştığımız üzere Süzer Grubu, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nden herhangi bir maddi tazminat beklentisi içerisinde olmamıştır ve olmayacaktır.”