Güncelleme Tarihi:
Türkiye'nin Afrika açılımı politikasında 15 yıl geride bırakılırken, kıta ülkeleriyle ekonomik iş birliği arttı, siyasi ilişkiler üst seviyeye çıkarıldı. Türk iş insanlarının tecrübesi, bölgeye aktarılarak kıta ülkelerin kalkınmasına katkı sağlandı, "kazan-kazan" yaklaşımıyla ekonomik ilişkiler çeşitlendirildi. Türkiye’nin Afrika ile ticaret hacmi 15 yılda 6 kat artışla 17,5 milyar dolara ulaştı.
Türkiye, bu dönemde 45 Afrika ülkesi ile ticari ve ekonomik iş birliği anlaşması imzaladı, yatırımların karşılıklı korunmasına yönelik anlaşma sayısını da 6'dan 26’ya çıkardı.
Afrika'daki Türk doğrudan yatırımları 2003’te 100 milyon dolar iken, 2017'de 6,5 milyar dolara yaklaştı.
Türk girişimciler kıta genelinde 78 bin kişiye istihdam sağladı, Türk müteahhitlik şirketlerinin yürüttüğü projelerin hacmi 55 milyar doları aştı. Kıtada büyükelçilik sayısı, Afrika açılımının başlatıldığı 2003'te 12 iken, 2017'de 41'e yükseldi.
Türk Hava Yollarının uçuş trafiği, kıtanın 33 ülkesinde 52 noktaya ulaştı.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN AFRİKA MESAİSİ
Afrika açılımı ile siyasi ilişkiler üst seviyeye çıkarılırken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, son 10 yılda Başbakan ve Cumhurbaşkanı olarak 28 Afrika ülkesine 30'dan fazla ziyaret gerçekleştirdi.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) 42 Afrika ülkesiyle iş konseyleri kurdu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın son 2 yılda 15 ülkeye gerçekleştirdiği ziyaretlere iş heyetleriyle katılan DEİK, Afrika ülkeleriyle ikili ilişkilerin gelişmesine katkı sağladı.
Türk iş insanları, Eximbank’ın Afrika’ya yönelik kredilerinin yoğunlaştırılmasının, Türk bankalarının projelerin yoğun olduğu ülkelerde şube açmasının iş verimliliğini artıracağını vurguluyor. Türk girişimcilerin kıtada üstlendikleri projelerin uzun vadede karşılıklı güven ilişkisinin tesisi açısından önemine işaret ediliyor.
TÜRKİYE-AFRİKA ORTAKLIK ZİRVESİ YAPILACAK
Türkiye, Afrika kıtası ülkeleriyle ilişkilerini bir üst düzeye çıkaracak adımlar atmaya devam edecek. Bu kapsamda gelecek yıl Türkiye-Afrika Ortaklık Zirvesi gerçekleştirecek. Türkiye’de yapılacak zirveye, devlet başkanları ve cumhurbaşkanları düzeyinde katılım olması ve toplantının, kıtanın ekonomik potansiyelinin ortaya çıkarılmasına katkı yapması bekleniyor.