Güncelleme Tarihi:
Dünyanın en büyük beşinci tekstil tedarikçisi olan Türk tekstil sektörünün tüm strateji ve hedeflerinin odağında sürdürülebilirlik konusunun yer aldığını ifade eden İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Öksüz, “İklim değişikliği ve sürdürülebilirlik konularında uluslararası ticaret arenasında ortaya çıkan ve çıkması muhtemel yeni sistemlerin oluşturacağı risk ve fırsatları yakından takip ediyoruz. İTHİB olarak bu doğrultuda ‘herkes bir an önce elini taşın altına koymaya başlamalı’ dedik. Sürdürülebilirlik eylem planını açıklayan ilk ve tek sektör olduk” diye konuştu.
YOL HARİTASI VE KILAVUZ
Öksüz, “Geniş kapsamlı olarak yapılandırılan projemiz çerçevesinde sektörün sürdürülebilirlik yol haritasını ve kılavuzunu oluşturularak tüm sektör ile paylaştık. Türk tekstil sektörü olarak enerji verimliliği ile, sıfır atık prensibi ile, geri dönüşüm yaklaşımı ile, küresel ticarette döngüsel ekonomi modelinin ve ‘Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın en başarılı limanı olmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz” dedi.
DEĞİŞİMLERE HIZLI UYUM SAĞLAMALIYIZ
AB’nin Yeşil Mutabakat kapsamında aldığı kararların, ticari partnerlerini de dönüştürmeyi hedeflediğine değinen Ahmet Öksüz, “AB pazarında rekabetçiliğin Türkiye adına önem kazandığı bu dönemde sektör olarak AB pazarının rekabet sahasında avantajlı olacağımıza inanıyoruz. Türk tekstil sektörü AB’nin tekstil ithalatından yüzde 17 oranında pay alıyor. AB’nin jeopolitik konum olarak uzak pazarlardan ürün alması lojistik süreçlerdeki karbon salınımını arttıracaktır. Bu sebeple yakın olan Türkiye’nin daha sürdürülebilir bir tercih olarak konumlanacağını düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.
PAZAR PAYIMIZI ARTTIRMALIYIZ
Bu avantajın çok iyi kullanması gerektiğine değinen Öksüz, şöyle devam etti: “En büyük ihracat pazarımız olan Avrupa Birliği’nde pazar payımızı artırmalıyız. Kara, hava ve deniz yolları taşımacılığında emisyonların azaltılması, yüksek oranda kirliliğe sebep olan gemilerin AB limanlarına girişinin düzenlenmesi gibi birçok lojistik düzenlemeler ilerleyen dönemde ihracatçılarımızı bekliyor. Bu değişimlere ne kadar hızlı uyum sağlarsak AB ile uyumumuzun da o kadar iyi olacağı projeksiyona yansıyor” diye konuştu.
DÖNGÜSEL EKONOMİYE GEÇİŞ SÜRECİ
Döngüsel ekonomiye geçiş sürecinde kamu-özel sektör iş birliği ortak vizyonu ile başarıya ulaşılabileceğini düşündüklerini kaydeden Ahmet Öksüz, şunları söyledi:
“Bu kapsamda bakanlıklarımızla, sürdürülebilir elyaf üretiminin artırılması, geri dönüştürülmüş tekstil ürünleri üretimindeki mevzuat düzenlemelerinin yapılması, sürdürülebilirlik üzerine ayrı bir destek mekanizması oluşturulması için girişimlerde bulunuyoruz.”