ABD tekstile döndü
Güncelleme Tarihi:
Dünya devlerinin yeniden üretime dönmeye başladığını belirten tekstil sektörü temsilcileri, desteklerin gözden geçirilmesini istiyor. Türkiye Tekstil Sanayi İşverenleri Sendikası Başkanı Ahmet Hamdi Topbaş, yeni dönem için, “Karlar geriye düştü. Herkes normal karlara alışacak” derken, sendikanın 2. Başkanı Nevzat Seyok, “ABD ve Kanada Türkiye’den ikinci el tekstil makinelerini almaya başladı” diye konuştu.
DENETİMLERDE KAYIT DIŞINA YOĞUNLAŞIN
Mayıs ayında Türkiye Tekstil Sanayi İşverenleri Sendikası Başkanlığı’na seçilen Ahmet Hamdi Topbaş, Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Basın Sohbetleri kapsamında, gazetecilerle bir araya geldi. 2019’un sektör için çok iyi geçmediğini, umudun 2020’de olduğunu söyleyen Topbaş şunları söyledi:
“Sektörümüzü korumamız ve geliştirmemiz gerekiyor. Bizim fabrikalarımızı bir yerden başka bir yere kısa sürede taşımamız söz konusu değil. Bundan dolayı tekstil sektörü olarak sektörel teşvik, bir başka deyişle yerinde teşvik istiyoruz. Türk tekstil sektörünün Uzak Doğu ülkeleri başta olmak üzere dünyayla rekabet edebilmesi için işveren üzerindeki enerji kullanım bedeli, İşsizlik Sigortası Fonu işveren payı ve sigorta prim gibi mali yükler azaltılmalı. İş sağlığı ve güvenliği denetimleri, merdiven altı-kayıtsız üretim yapan işyerlerine daha fazla odaklanmalı.”
STRATEJİK OLSUN
Sendikanın Yönetim Kurulu 2. Başkanı Nevzat Seyok da, Türkiye’nin tekstili stratejik sektör olarak ilan etmesi gerektiğini söyledi. Dünyada tekstille ilgili trendin değiştiğini söyleyen Seyok “Türkiye, 1970’li yıllarda ABD’den tekstil makineleri ithal etmişti, şimdi ABD ve Kanada Türkiye’den ikinci el tekstil makineleri almaya başladı. Aynı şekilde Avrupa’da da tekstil yatırımlarına dönüş söz konusu. Çünkü istihdamda yaşanan sorunları ve ithal bağımlılığını tekstille çözmeye çalışıyorlar” diye konuştu.
SEKTÖR NE İSTİYOR
* Üretim maliyetleri düşürülmeli. İşveren üzerindeki mali yükler azaltılmalı. İşsizlik primindeki işveren payı yüzde 2’den 1’e düşürülmeli. Yüzde 17.5 olan sigorta primi yükü düşürülmeli.
* Sanayide enerji kullanımı ucuzlatılmalı.
* Kayıtlı, örgütlü, toplu sözleşmeli işyerlerine pozitif ayrımcılık yapılmalı. Sektörde toplu sözleşmeli işçinin işverene maliyeti, asgari ücret bazında yüzde 64 daha fazla (asgari ücretlinin maliyeti: 3 bin 458 TL iken TİS kapsamında asgari ücretlinin maliyeti: 5 bin 414 TL) 75 TL olan asgari ücret desteği bu işyerlerinde daha yüksek olmalı.
* İş sağlığı ve güvenliği denetimleri artırılmalı. Merdiven altı-kayıtsız üretim yapan bu işyerlerine daha fazla odaklanılarak faaliyetlerinin önüne geçilmesi gerekir.