Güncelleme Tarihi:
KAÇAKÇILARA SATIYORLAR
IŞİD’in bu iş için “bölgedeki simsarlar aracılığıyla uzun yıllardır var olan ve kökleri derin karaborsa piyasasına açıldığını” söyleyen Cohen, IŞİD’in kaçak petrolden nasıl gelir elde ettiğini ise şöyle açıkladı: “Petrolü çıkardıktan sonra bunu kaçakçılara satıyorlar. Kaçakçılar da karşılığında petrolü IŞİD’in elinde tuttuğu bölgeden çıkartıyor. Bu kaçakçılar, petrolü görece büyük tankerlerden daha küçük konteynerlara kadar değişik yollarla taşıyorlar. Ayrıca anladığımız, IŞİD, değişik boyutlarda ve üretim kapasitelerinde petrol rafinelerini de kontrol ediyor ve petrol satışından gelirin bir bölümünü rafine petrol ürünlerinden kazanıyor.”
KUZEY IRAK’TA GİRİYOR
Cohen, “Peki nihayetinde bu petrolü kim alıyor?” diyerek, IŞİD’e ait petrolün daha sonra izlediği rotayı da şöyle açıkladı: “Geçen ay itibarıyla elimizde olan bilgiye göre, IŞİD, bu petrolü ciddi bir iskontoyla bazısı Türkiye’den, sonra nakledilen petrolü başkasına yeniden satan çeşitli aracılara satıyor. Ayrıca görünen, IŞİD’in faaliyet gösterdiği bölgelerden çıkarılan petrolün bir kısmı Irak’taki Kürtelere satılıyor, sonra oradan Türkiye’nin içine yeniden satılıyor. Ve Esad Rejimi’nin ahlaksızlığının başka bir göstergesi olarak Suriye Hükümeti’nin de IŞİD’den petrol satın almak için bir anlaşma yaptığı gözüküyor.”
KABİLİYETİ AZALDI
Cohen, buna rağmen ABD ve koalisyon güçlerinin askeri çabalarından sonra IŞİD’in petrol kaçakçılığından gelir elde etme kabiliyetinin azalmaya başladığını belirterek, “IŞİD’in petrol rafinerelerine yönelik hava saldırıları, IŞİD’in tedarik ağlarını tehdit ediyor. Dahası, Türkiye ve Irak Kürdistan Bölgesel Hükümeti dahil, bölgedeki ortaklarımız, IŞİD bağlantılı petrolün sınırlarından geçmesini engellemeye kararlılar. Geçen hafta Uluslararası Enerji Ajansı da, IŞİD’in petrol üretme, rafine etme ve petrol kaçakçılığı yapma kabiliyetinin belirgin biçimde zarar gördüğünü haber Verdi” diye konuştu.
YAPTIRIM UYGULAYACAĞIZ
Cohen, IŞİD’in petrol gelirinin hava saldırıları dışında nasıl engelleneceği konusunda da ilk defa net bir mesaj vererek, “Piyasayı IŞİD’in kontrol ettiği bölgelerden gelen petrolden uzak tutmak için IŞİD’in çaldığı petrolle ticaret yapan herkese finansal yaptırım uygulayacağız” dedi. Cohen, “Bir noktada, bu petrol ekonomide yasal olarak faaliyet gösteren kişiler tarafından ediniliyor. Bir banka hesabı var. İşi için kredi almış olaiblir. Kamyonları sigortalı olabilir. Tesislerine lisans verilmiş olabilir. Bunların hepsi IŞİD petrolünün ticaretini kolaylaştıranları savunmasız hale getiriyor. Aracı, tüccar, rafine eden, taşıyan şirketler ve IŞİD petrolüyle ilişkili diğer herkes bilmeli ki, onları tespit etmede çok çalışıyoruz ve onları durdurmak için araçlara sahibiz” diye konuştu.
TÜRKİYE TAAHHÜT ETTİ
Cohen, bu konuda Türkiye ve IKBY ile yürütülen işbirliğine ilişkin ise “Finansal yaptırımların ötesinde, bölgedeki ortaklarımızın sınır ötesi kaçakçılık yollarını kesme ve kaçakçılık ağlarıyla ilişkili olanları tespit etme kabiliyetlerini ilerletmede ABD Hükümeti içindeki diğer birimlerle yakın çalışıyoruz. Türk ve Iraklı Kürt yetkililer de, petrol kaçakçılığı topraklarının neresinde olursa olsun bununla mücadele etme taahhüdünde bulundular” dedi.
ARTIK TOLERE EDEMEYİZ
Cohen, Kuzey Irak’tan Türkiye’ye giren petrolün kamyonlar ve boru hattı olmak üzere Bağdat Hükümeti tarafından “kaçakçılık” olarak nitelendirilen iki ayrı yöntemle taşındığı, ABD’nin bu konudaki politikasının ne olduğu yönündeki soruya ise şöyle yanıt Verdi: “Kaçakçılık yolları uzun zamandır mevcut. IŞİD’in bölgede aktif olmasından çok önceye dayanıyor. Ve biz kaynağı belli olmayan bu petrol kaçakçılık ağlarına karşı, şimdiye dek diğer tarafa bakmış olabiliriz. Bu arada, onyıllardır, yüz yıllardır var olan bu kaçakçılık ağları sadece petrol için değil, birçok ürün için. Özellikle ağın en sonundaki kişi, petrolün kaynağını bilmeyebilir. Ve o dönem (IŞİD’den önce) yapılan sadece insanların bu ağlar kanalıyla Suriye ve Irak hükümetlerinin petrolünü çalması olduğundan belki tolere edilebilirlerdi. Ama fark, şimdi biz de onlar da biliyoruz ki, bu petrol bir terörist örgüt IŞİD’le başlıyor. Ve bu petrolle yapılan ticaret, temel olarak bu terörist organizasyonu fonluyor. O yüzden geçmişteki diğer tarafa bakma durumu artık devam edemez. Biz bu mesajı hem retorik olarak hem de bu ağlarla ilişkili kişilere yaptırım uygulayarak eylemlerle vurgulamaya çalışacağız.”