Oluşturulma Tarihi: Ekim 12, 2001 00:00
DEVLET Bakanı Kemal Derviş'in geçen hafta ABD'ye yaptığı ziyaretin en önemli buluşması, ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney ile yaptığı görüşmeydi.Türkiye'nin ekonomik programının yürütülmesinden sorumlu Hazine Bakanı'nın, Amerikan yönetiminin Afganistan harekátının komuta merkezinin başında oturan ‘‘en kilit’’ şahsiyeti ile görüşmesi, yorum gerektirmiyor.Salt bu görüşmenin yapılmış olması bile, Türk ekonomisinin içinde bulunduğu darboğaz ile 11 Eylül sonrasındaki konjonktürün ve Türkiye'nin bu bağlamdaki stratejik öneminin ilişkilendirildiği anlamını taşır. Derviş, bu görüşmede Cheney'e, 11 Eylül saldırısının ekonomik program açısından yarattığı olumsuzlukları anlatmış ve 2002 yılına dönük 5 milyar dolarlık bir ek finansman paketi için desteğini aramıştır.Derviş bu desteği isterken, ABD yönetiminin dünyanın en zengin ülkelerinin bir araya geldiği G-7 Grubu'nu bu yardım paketinin oluşturulması için devreye sokması beklentisini de açmıştır. Cheney'nin bu talebe cesaret verici bir karşılıkta bulunduğu anlaşılıyor.* * *Gelgelelim, ertesi günü (7 Ekim) toplanan G-7 ülkeleri, Hazine ve Maliye Bakanları toplantısı hayal kırıklığıyla sonuçlanmıştır. ABD Hazine Bakanı Paul O'Neill, toplantıdan sonra Türkiye'nin durumunu değerlendirirken ‘‘mali destek konusunda en önemli araç uluslararası finans kuruluşlarıdır’’ açıklamasını yapmıştır.Özetle, G-7 Grubu, Derviş'e çözüm için IMF'nin adresini göstermiştir.Oysa Derviş'i Washington'da Cheney'nin makam odasına taşıyan neden, IMF üst yönetimiyle yaptığı görüşmelerin sonuçsuz kalmasıydı.Top yeniden IMF'nin sahasına dönmüştür. Bu sahada, 11 Eylül konjonktürü ve Türkiye'nin jeostratejik önemine ilişkin mülahazaların IMF'nin teknik bakışını esnetmediği gözleniyor.IMF, ekonomideki kilitlenmenin aşılamamasının, 11 Eylül'den çok Türk hükümetinin uygulamasıyla ilgili sorunlardan kaynaklandığını düşünüyor.IMF, ayrıca 2001 yılına ilişkin 3 milyar dolarlık
kredi dilimini askıda tutarak, Türk hükümetini 2002 yılı bütçesinde kamu harcamalarını radikal bir şekilde kısmaya itmek için bir baskı kartı olarak kullanıyor.* * *Madalyonun bir de arka yüzü var.Aynı zamanlamada, Washington da Afganistan'da giriştiği askeri harekátın bundan sonraki aşamalarında Türkiye'nin ne gibi askeri katkılar sağlayabileceği konusunda Ankara ile kapsamlı bir diyalog içindedir.Derviş, Washington'da yönetimin kapısını çalarken, yönetim de Ankara'da Başbakan Bülent Ecevit'in kapısını çalmakta, bu sırada ABD savaş uçakları Türk hava sahasından geçmekte, Türk generalleri Florida'daki savaş komuta merkezine hareket etmektedirler.Uzun zamana yayılacak bir askeri harekát döneminde yanında görmek istediği Türkiye'nin, ekonomik alanda bir daha su yüzüne çıkamayacak kadar dibe vurması, ABD'nin görmeyi arzulayacağı bir tablo değildir.ABD'nin ayrıca, bir savaş döneminde Türkiye'nin içte bir siyasi istikrarsızlık dönemine girmesine de tahammülü yoktur. Dolayısıyla, Derviş'in ekonomik talepleri ile ABD'nin mevcut konjonktürde Türkiye'deki çıkarları arasında makul bir denge noktası eninde sonunda şekillenecektir.
button