Güncelleme Tarihi:
ABD Federal Konut Finansman Ajansı (FHFA), 2008 global krizi öncesinde sattıkları mortgage (tutsat) kredilerinin kalitesini yanlış sunmak iddiasıyla dava açacağı banka sayısı 17’ye çıktı. Ajans, 17 büyük bankayı milyarlarca dolarlık mortgage kredisinde sahtekarlık yapmakla suçladı. Sahtekarlık yapmakla suçlananlar arasında Bank of Amerika, Goldman Sachs, Citigroup, JPMorgan Chase, Morgan Stanley, General Electric, Ally Financial and First Horizon da yer aldı. ABD’de faaliyet gösteren yabancı bankalar ise, Deutsche Bank, HSBC, Credit Suisse, Barclays, Nomura, The Royal Bank of Scotland ve Societe Generale şeklinde sıralandı.
190 milyar dolar
FHFA yetkilileri, mahkemeye sundukları dosyada, kriz sürecinde ABD hükümetinden finansal destek almak zorunda kalan ülkenin en büyük mortgage kuruluşlarından Fannie Mae ve Freddie Mac’ın satın aldığı 190 milyar dolarlık mortgage kredisinin işlemleri sırasında sahtekarlık yapıldığını da iddia etti. Ajans ayrıca şu anda Bank of Amerika bünyesinde yer alan ABD’nin iki eski mortgage devi Countrywide Financial ve Merrill Lynch’i de 57.5 milyar dolardan fazla kredide yanıltıcı bilgi vermekle suçladı. FHFA, bankalara yönelik menkul kıymetler yasası ve genel hukuk yasalarını ihlalleri ile ilgili suçlamaların yanı sıra, bazı özel şikayetlerin de dikkate alındığını belirtti. FHFA’nın dava açmasında, ‘Dünyayı global krize sürükleyen Wall Street’teki bankalar yaptıkları yanlışların cezasını çekmedi’ mesajı ile yürütülen tüketici hareketlerinin etkili olduğu kaydedildi. Tüketiciler 2008’deki global krize ABD’deki bankacılık ve finans sisteminde oluşan balonun neden olduğunu, bankaların bu konuda üzerlerine düşen sorumluluğu yerine getirmeleri gerektiğini savunuyor.
Yatırımcıyı yanılttı
FHFA, dava dosyasında bankaların mortgage’ye dayalı menkul kıymetlerin taşıdığı riskleri tam olarak yatırımcılara aktarmadığını, kredilerin kalitesini yanlış yada eksik ortaya koyduğunu, bu durumun yarattığı sonuçların da ABD hükümetinin bankalara finansal destek vermesi nedeniyle veri verenlere yüklendiği iddialarını gündeme getirdi. Ajans, bankaların mortgage kredisi almaya yetersiz olduğu halde müşterilerine kredi verdiğini de dosyaya koydu.
Krizle mücadele Helenik mirastan geliyor
EKONOMİK krizin pençesindeki Yunanistan’ın Başbakanı Yorgo Papandreu, partisi sosyalist PASOK’un 37’inci kuruluş yıldönümü nedeniye yaptığı konuşmada, “Ekonomik krizle mücadele etmemizin tek nedeni, elimizde başka çaremiz olmayışı değil, Helenizm’den gelen içimizdeki güce olan inancımız. Başaracağımızdan eminim” dedi. Papandreu, krizin üstesinden gelmek için verdikleri mücadelede büyük bir muhalefetle karşılaştıklarını belirterek, “Avrupa’da krizle mücadele konusunda daha fazla koordinasyon gerekiyor. Uluslararası finans sistemi kontrolden çıkmış durumda” diye konuştu. Bu arada Yunanistan’ın Hellenic Petroleum’daki yüzde 35.5 kamu hissesini planlanandan önce satabileceği belirtildi.
Bank of Amerika 30 bin kişiyi işten çıkaracak
ABD’nin en büyük bankalarından Bank of Amerika’nın çalışan sayısının yüzde 10’una denk gelen 25-30 bin kişiyi işten çıkarmayı planlandığı açıklandı. Söz konusu işten çıkarmanın birkaç yıllık bir yeniden yapılanma planı çerçevesinde olacağı belirtildi. Ünlü yatırımcı Warren Buffett’ın son olarak 5 milyar dolarlık yatırım yaptığı bankanın adı, ABD Federal Konut Finansman Ajansı (FHFA) tarafından açılan mortgage kredileri ile ilgili yanıltıcı bilgi sunmakla ilgili davada da geçiyor.
Zoellick: Sorunlu ülkeler reform yapsın, büyük tehlike görünüyor
DÜNYA Bankası Başkanı Robert Zoellick, global ekonominin sonbaharda yeni ve daha tehlikeli bir dönemece girebileceğini söyledi. Avrupa’daki finansal krizin, parasal birlik, bankalar ve bazı ülkelerin rekabetçiliği üzerinde ciddi etkileri olan borç krizi haline geldiğine dikkati çeken Zoellick, sorunlu ülkelerin gerekli reformları hayata geçirmek ve tasarruf konusunda verdikleri sözleri yerine getirmeleri gerektiğini vurguladı. ABD’nin vergi reformu ve borç sorunlarıyla karşı karşıya bulunduğuna belirten Zoellick, mevcut uluslararası konjonktür dikkate alındığında büyümenin yavaşladığını, güveninse zayıfladığını kaydetti.
Eski İzlanda Başbakanı’na dava açıldı savunmasına ‘Batan Yunanistan’ı koydu
İZLANDA Parlamentosu, eski Başbakan Geir Haarde hakkında 2008 yılındaki global krizde ülkenin etkilemesini önlemek amacıyla yeterince önlem almamak suçlamasıyla dava açtı. Haarde, davayı ‘gülünç’ olarak değerlendirirken, “Bazı siyasi düşmanların kendilerince cezalandırma arayışından başka bir şey değil. Mahkemeden, dosyanın düşürülmesini talep edeceğiz” dedi. İzlanda’yı iflas etmekten kurtardıklarını savunan Haarde, “2008’in ekim ayında ben ve hükümetim farklı davranarak o dönemde bankaların iflas etmesine izin vermeseydik, ülke ekonomisi uçuruma düşecekti” diye konuştu. Yaptıklarının doğruluğunun zamanla ortaya çıktığını vurgulayan Haare, şunları söyledi: “Yaptıklarımızın doğru olduğunun kanıtı, bugün İrlanda yada Yunanistan’a bakarak görebilebilir. Avrupa Birliği’nin (AB) iki borçlu ülkesi, bizim yapmadığımız hataları yaptılar. Biz bankacılık sisteminin dış borçlarına garantör olmadık. Ülkenin çöken 3 büyük bankasının varlıklarının milli gelire oranının yüzde 923 oranına çıktığını gördük. Bu bankaların batmasına izin vermek zorunda kaldık. Ve şimdi görüyoruz ki o zaman yaptığımız doğru bir uygulama idi. O zaman bankacılık sistemimiz çöktü ama, reel ekonomi işlemeye devam etti ve halen de devam ediyor.”