Güncelleme Tarihi:
Ash, “ABD, Çin ve Hindistan yeni dönemin devleri olacaklar. Şu anda AB de bu devler arasında. Ancak mevcut durum göz önünde bulundurulduğunda AB’nin dev olarak kalabilmesi için Türkiye gibi güçlü üyelere, yani ‘Türk kası’na ihtiyacı var. Şu anda hakim manzaraya bakıldığında Türkiye’nin üyeliği konusunda şüpheler görülse de AB genişlemeye devam edecek. AB şu anda Euro’yu kurtarmanın derdinde. Bunları atlatınca üyelik için en iyi aday Türkiye” dedi.
Euro Bölgesi dağılmaz
Garanti Bankası’nın düzenlediği ‘Gelecek Zirvesi’ne katılmak üzere İstanbul’a gelen Ash, Euro krizine de değinerek, üye ülkelerin bu krizi aşacağını ancak belki bu arada Yunanistan ve birkaç üyeyi de dışarda bırakmak zorunda kalabileceğini kaydetti. Daha sıkı mali bir birlik içinde yoluna devam edecek bir Euro Bölgesi’nin, Euro’nun dağılmasındansa daha yüksek bir olasılık olduğunu belirten Ash, bunun Türkiye’nin lehine bir süreç olabileceği görüşünü dile getirdi.
Hapisteki gazeteciler
Türkiye’nin bölgesindeki öneminin herkes tarafından bilindiğini, o nedenle de yakından izlendiğini kaydeden Ash şunları söyledi: “Euro Bölgesi’nin daha dar ama birbirine daha sıkı kurallarla bir birliğe dönüşmesi Türkiye’nin üyeliğini hızlandırabilir. Çünkü o zaman Türkiye’nin AB üyeliği için yerine getirmesi gereken ön koşullar da azalmış olur. Euro Bölgesi üyeliği için farklı kriterler gelmiş olur. Türkiye herkesin söylediği gibi ekonomisi, genç nüfusu ve dinamizmiyle AB için bir şans ama aynı zamanda Avrupa’da en çok gazetecinin hapiste olduğu ülke. Türkiye bu ve buna benzer demokratik ihlalleri kendine sormalı. AB tarafından kendisine ‘hayır’ denmesine neden olacak gerekçeler yaratmamalı.”
Ortadoğu’ya yakınlaşma kısa vadede yararlı olur
AVRUPA’da yaşanan ekonomik kriz ve Ortadoğu’daki gelişmelere bakıldığında Türkiye’nin bölgesinde daha güçleneceği görüşünün anlamlı olabileceğini belirten Timothy Garton Ash, “Ancak dikkat çekmek istediğim önemli bir konu var. Şu anda Türkiye’nin bölgesel güç olmak amacıyla AB dışında alternatif bölgelere yönelik sıcak duruşu kısa vadede olumlu etki yaratabilir. Fakat uzun vadede Türkiye’nin AB gibi bir devin parçası olması bölgesel güç olmasına daha büyük katkı yapacaktır. Bu göz ardı edilmemeli” diye konuştu.
Kimse iddiaya girmeye cesaret bile edemiyor
PROF. Timothy Garton Ash, Türkiye-AB ilişkilerinin en kötü olduğu dönemlerde bile, Türkiye’nin üyeliğinin kaçınılmaz olduğu düncesinin güçlü savunucularından. Hatta bu konuda karşıt görüşü savunanlarla sık sık iddiaya girmesiyle ünlü. Prof. Garton Ash’a Türkiye-AB üyeliği konusunda kaç kişiyle iddiaya girdiğini soruyoruz; cevabı şöyle: “Bugüne kadar, yüzlerce kişiyle karşılıklı fikirlerimizi savunduk. Ancak iş iddiaya girmeye gelince çoğu ya Türkiye’nin üye olacağına ikna olmuş gibi davrandı ya da kesin üye olacağına inanmasa bile iddiaya girmekten yine de kaçındığını söyledi.”
Elimizdeki en iyi araç kapitalizm mi
GARANTİ Bankası Genel Müdürü Ergun Özen, küresel kriz sonrasında güç dengelerinin gelişmiş Batı ülkelerinden gelişmekte olan Doğu ülkelerine kaydığını belirterek şöyle devam etti: ”Buna bağlı olarak küresel yönetim ve finansal sistemler günümüz insanının beklentilerini karşılayamadığını gözlemeye başladık. Bu dönemde yeni uluslararası güvenlik sorunları ortaya çıkarken, ticaret, göç ve kaynak rekabeti gibi nedenlerle mevcut gerilimler daha da yoğunlaştı. Gelir dağılımındaki adaletsizlik ve işsizlik giderek arttı. İş dünyasıyla toplum arasında gerilimi yükseltti. Kapitalizmin içinde bulunduğu darboğaz ve ekonomik başarısızlık riski demokrasiyi etkiledi. Önümüzdeki dönemde bazı hayal kırıklıklarına rağmen, kapitalizmin insanlığın refaha ulaşması için en iyi araç olup olmadığını birlikte göreceğiz.”