80 köydeki 681 hissedar için yollara düştü

Uşaklı esnaf, yörede oturanlar ve köylülerin katılımı ile 1926 yılında kurulan Uşak Şeker Fabrikası, 5 yıl sonra ekonomik nedenlerle devletleştirildi. Devletin fabrikayı özelleştirme kapsamına aldığını hatırlatan fabrikanın kurucusu Nuri Şeker’in torunu işadamı Mehmet Şeker, şöyle dedi:

"1926 yılında kurulan ve 5 yıl sonra ekonomik nedenlerle devletleştirilen Nuri Şeker Uşak Şeker Fabrikası’nın 88 köyde 681 ortağının hisselerinin verilmediğini tespit ettim. 1931 ile 1948 yılına kadar olan o dönemin gazetelerine verilen şeker fabrikası ilanlarında, hissedarların isimleri ve hisse miktarları tek tek yazılmış. Bu belgeleri uzun uğraşlar sonucu buldum. Bu bir hak meselesidir. Özelleştirme kapsamındaki fabrikanın ortağı olan bu köylülerin haklarını alabilmeleri için 88 köyü tek tek dolaşarak her hissedarın murisleri ile görüşerek haklarını aramalarını sağlayacağım. Bu kişilerin geçmiş dönemde dedelerinden kalan miraslarını devletten yasal olarak alabilmeleri için mücadele

vereceğim."

Dedesi Nuri Şeker başta olmak üzere kendi ailesine ait olan hisse senetleri ile yasal mücadele başlatacağını dile getiren Mehmet Şeker, şöyle konuştu:

"Elimdeki tüm bilgi, belge ve hisse senetleri ile Başbakanlık Özelleştirme Daire Başkanlığı, Maliye Bakanlığı ve Uşak Şeker Fabrikası Genel Müdürlüğü’ne birer dosya hazırlayıp göndererek, hakkımı arayacağım. İlgili yerlere sunacağım dosyalarda 80 köydeki 681 hissedarın da ismi olacak. Dedelerimizin vermiş olduğu katkı payıyla kurulan Uşak Şeker Fabrikası’ndaki hisse bedellerini devletten alabilmeleri için de hissedarları veraset ilamları ile birlikte aynı yerlere müracaatlarını sağlayarak verecekleri hukuk mücadelesinin ardından haklarını almalarını sağlayacağım."

İlk çalışmasına Uşak’ın merkeze bağlı Kapaklar Köyü’nde başlayan Mehmet Şeker, köyde yaşayan şeker fabrikası hissedarı Himmet Oğlu İsa’nın oğlu Sami Kara ve kızı Ummuhan Karahan’a ulaştı. Sami Kara ve Ummuhan Karahan kardeşlerle görüşen Şeker, hissedar kardeşlere Şeker Fabrikası’nda babalarının hissesi olduğu ve yapacakları müracaatlarla haklarını alabilecekleri yönünde bilgiler verdi.

Mehmet Şeker, ulaşmaya çalıştığı hisse sahiplerinin her birinin 1926 yılında 2’şer lira verip hisse sahibi olduklarını belirtti.