Güncelleme Tarihi:
Havalar ısınmaya başlar başlamaz özellikle İstanbul ve Ankara gibi kentlerdeki kalabalıklar Ege ve Akdeniz kıyılarına akın ediyor. Yolculuklar bir de bayrama denk gelirse yollarda yoğun bir kalabalık oluşuyor. Bu kalabalık akaryakıt istasyonları için ise farklı bir mesai demek.
Öyle ki Türkiye’de günlük ortalama 10 milyon litre benzin, 55 milyon litre motorin satılırken bayram tatilinin hemen başında yani 16 Temmuz’da toplam 104 milyon litre ile günlük bazda rekor kırıldı. 9 günlük tatil döneminde ise 790 milyon litre akaryakıt satışı gerçekleşti. Bu rekorun her bir litresi akaryakıt satış görevlilerinin elinden geçti.
YANMAZ KIYAFETLER
Her hafta farklı bir meslek grubunu deneyimleyip sizlere aktardığımız “İşin Peşinde” köşesi için bugünkü durağım bir benzin istasyonu oldu. Ümraniye Dudullu’daki Opet istasyonunda akaryakıt satış görevlisi olan 30 yaşındaki Bilge Yürek mesai arkadaşım oldu. İşe başlamadan önce istasyonda kısa bir eğitim aldım. Güvenlik konusunu titizlikle dinledim. Çalışanlar için sürekli tekrarlanan bu eğitimler çok önemli. Çalışanlar bu eğitimlerden sonra sınava bile giriyormuş. Burada çalışırken telefon kullanmak kesinlikle yasak. Gelen aramalar bir alevlenmeye sebep olabilir. Giydiğimiz kıyafetler ise yanmaz özelliğe sahip.
2 yıldır bu mesleği yapan Bilge ile yanyana çalışacağız. Ondan da müşteri ile ilk temasın nasıl kurulacağını, nasıl yönlendirme yapılacağı ve diğer teknik kısımları dinleyip öğreniyorum. Bir kaç kez onu izleyerek söylediklerinin sağlamasını yapıyorum. Daha sonra Bilge, gelen araca benim yakıt vermemi istiyor. İşleyiş şöyle: “Araca doğru park için yönlendirme yapılıyor. Daha sonra plakası sisteme giriliyor. Müşteriye ‘hoş geldiniz, dolduralım mı’ diye soruluyor. Bu sırada güleryüzlü olmak çok önemli. İstenilen miktarda yakıt verilirken ön camın silinmesi teklif ediliyor ve ödeme alındıktan sonra ‘güle güle’ denilerek müşteri uğurlanıyor.”
MÜŞTERİNİN NE İSTEDİĞİNE DİKKAT
Dinlerken kolay gibi gelse de ben sürekli aynı şeyleri her gelen müşteriye tekrarlamanın ne kadar zor olduğunu gördüm. Üstelik arkadan gelen araç varsa insan biraz stres yapıyor. Zorluğu bu kadar da değil. Pompada farklı renklerde tabancalar var. Bilge, sürekli bunlara dikkat etmem gerektiğini elimin yanlış tabancaya gittiğini söylüyor ve beni uyarıyor. Bilge, “Yeşil tabanca benzin, sarı olan katkı maddeli dizel. İki sarı tabanca var. Mavi olan eko dizel. Müşteri hangisinden isterse üzerindeki etikete dikkat ederek vermelisin. Sistemler yanlış yakıt vermeni engelliyor ama yine de dikkatli ol. Ayrıca tabancaları dolum esnasında aracı çizmeden yerleştirmelisin. Fazla yakıt için zorlamaman da gerekiyor” diyor.
Pompacı olarak bilinen ama artık kurumsal firmaların akaryakıt satış yetkilisi olarak isimlendirdiği bu meslekte kadın çalışan sayısı da gittikçe artıyor. Bu yazı için yaptığım gözlemlerde de kadınların bu işte iletişimlerinin daha güçlü, ellerinin daha pratik olduğunu söyleyebilirim. Ülkece bazı klişeleri yıkmakta hala geç kalıyoruz. Kadınların iş hayatındaki yeri konusunda da çok büyük problemlerimiz var. Bilge de o klişeleri yıkan kadınlardan biri. İşini çok severek yaptığını ve uzun yıllar çalışmak istediğini anlatıyor. Gördüğüm kadarıyla da istasyondaki en aktif çalışanlardan biri.
GÜVENLİĞİ RİSKE ATANLAR
Ona göre, bu işin en zorlu kısımlardan biri de problemli müşteriler. Bilge, genel olarak müşterilerin kendilerine çok iyi bir yaklaşım gösterdiğini ancak bazı konularda az da olsa problem yaşadıklarını belirtiyor ve şunları anlatıyor: “Bazı araç sahipleri yasak olmasına rağmen sigaraları ile araçtan iniyor ya da iner inmez sigara yakıyor. O an hepimizin can güvenliğini riske atıyorlar. Uyardığımızda ise çok sert tepkiler gösteriyorlar. Bunlar bizi üzüyor. Bir de bu işi bir kadının yapmasına laf edenler var. Genel olarak çok iyi tepkiler alsak da bir-iki kişi kadın olduğum için bu işi yapmamam gerektiğini söyleyip yersiz laflar etti. Bunlar bizi üzse de biz güler yüzümüzü korumaya devam ediyoruz.”
50 LİRALIK ALAN KALMAMIŞ!
Akaryakıt fiyatları Türkiye’deki ortalama alım gücüne bakıldığında oldukça yüksek. Üstelik kurdaki her oynama da, petroldeki en ufak harekette pompa fiyatına yüksek zamlar yansıyor. Litre başına alınan vergi oranı da oldukça yüksek. Daha önce bu durumda ‘ben hep 50 liralık alıyorum’ söylemi üzerinden eleştiriler yapılıyordu. Gördüğüm kadarıyla fiyatlar artınca 50 liralık ürün alanlar artık, mecburen, 100 liralık alım yapıyor.
Akaryakıt satış yetkilileri günde 8 saat çalışıyor. Aylık kazançları asgari ücret düzeyinde. Buna bir de bahşişler ekleniyor.
120 ARACA BAKIYOR
BİR akaryakıt satış yetkilisi günde ortalama 120 araca yakıt satışı gerçekleştiriyor. Özellikle cuma ve pazartesi günleri ile tatil dönemlerinin hemen öncesinde ise bu yoğunluk daha da artabiliyor. Bir akaryakıt görevlisi günde yaklaşık 15-16 bin liralık satış gerçekleştiriyor.
Bayram tatili boyunca akaryakıt istasyonlarında büyük bir yoğunluk vardı. Bazılarında raflar araç sahipleri tarafından boşaltılmıştı. İstasyonların cirolarının yaklaşık yüzde 20’si market bölümünden sağlanıyor. Market ve tuvalet tarafında da farklı bir mesai gerçekleşiyor. Markette sürekli boşalan raflar kontrol edilip yerine yeni ürünler konulurken müşteriler için çok önemli olan ‘temiz tuvalet’ için ise çoğu istasyonda ayrı bir temizlik personeli çalışıyor. Tuvaletlerde her ne kadar sensörlü teknolojiler kullanılsa da temizlik personelinin burada mesaisi yoğun. Gün içinde sürekli kontrol yapılarak ortam en hijyenik haliyle hazır tutuluyor.
Son dönemde kartla yapılan ödeme işlemlerinde artış olsa da nakit ödeme tercih eden müşterilerin sayısı oldukça fazla. Durum böyle olunca da gün içerisinde bir akaryakıt satış görevlisi 7-8 bin liralık nakit satış yapıyor. Orada da hem fişlerin kontrolünü hem de paranın hesabını dikkatli yapmak şart.