7 metre duvar arkasında yaşanmaz, 25 milyar YTL’lik musluğu açın

Güncelleme Tarihi:

7 metre duvar arkasında yaşanmaz, 25 milyar YTL’lik musluğu açın
Oluşturulma Tarihi: Mart 20, 2007 00:00

TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, ’işsizlik fonu’ kaynağıyla istihdamın teşvik edilmesi önerisini yineledi ve "Birileri ’işsizlik yok, patronlar yine teşvik istedi’ diyor. Babil kulelerinde yaşarsan işsizlik yok dersin. Ben 7 metrelik duvarların arkasında yaşamak istemiyorum" dedi.

TÜRKİYE Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye’nin gündeminin cumhurbaşkanlığı seçimine kilitlenmesini eleştirdi ve en önemli gündem maddesinin ekonomi ve ülkedeki işsizlik olduğunu söyledi. Hafta sonu Ekonomi Muhabirliği Derneği İstanbul Şubesi’nin, Kartepe Greenpark Otel’de düzenlediği Ekonomi Zirvesi’ne katılan TOBB Başkanı, bir süre önce yaptığı öneriyi yineledi ve "işsizlik fonunda biriken 25 milyar YTL’nin 1 yıllık faiziyle yeni işe alınacakların SSK primlerinin ödenmesi halinde 1 milyon işsize iş sağlanabileceğini" söyledi. Hisarcıklıoğlu, "Birileri ’işsizlik yok, patronlar yine teşvik istedi’ diyor. Babil kulelerinde yaşarsan işsizlik yok dersin. Ancak bu ülkede resmi rakamlara göre 2.5 milyon kişi işsiz. Bir o kadarı da artık iş bulma umudunu kaybetmiş durumda. Ben 7 metrelik duvarların arkasında yaşamak istemiyorum. 5 metre duvar, 2 metre tel örgü, çocukların yanında güvenlik görevlisi, Türkiye’de böyle bir yaşam isteyen var mı" dedi.

BEN ANADOLU’YU DOLAŞIYORUM: Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) rakamlarıyla konuştuğunu belirten TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, "Türkiye’nin birinci sorunu işsizlik olmalı. Ne cumhurbaşkanlığını ne diğer konuları merak eden var. Ben Anadolu’yu dolaşıyorum birinci sorun işsizliktir ve biz bu sosyal meseleyi çözemezsek, ülkemizin ihtiyacı olan yapısal reformları ve istediğimiz büyük dönüşümü başaramayız" diye konuştu. Ülkede işsizlik nedeniyle mutsuzlar kitlesinin çok büyük olduğunu anlatan TOBB Başkanı şöyle konuştu: "İşsizlik oranı çok yüksek, mutsuzlar çoksa ’yapısal reformu bırak, ben açım’ der insanlar. Ne yazık ki bizim istihdamla ilgili teşvik önerimizi anlamayan köşe yazarları var. Onların büyük bölümünün Anadolu’dan haberi yok."

ŞAHSA VE MALA KARŞI SUÇLAR: CHP Milletvekili Zeynep Damla Gürel’in önceki hafta Beyoğlu’nda uğradığı gaspı da hatırlatan TOBB Başkanı, "Suç oranlarına bakıı; son 1 yılda şahsa karşı işlenen suçlarda yüzde 62, mala karşı işlenen suçlarda ise yüzde 60 artış var. Bunun en önemli nedeni işsizlik" diye konuştu. Hükümetten, seçim yılında işsizlik fonu kaynaklı teşvik istemeleri nedeniyle ’popülzm yapmakla’ suçlandıklarını söyleyen TOBB Başkanı "TOBB polülizm yapıyor diyorlar. Biz, hiçbir dönemde asla popülizm yapmadık" dedi.

KRİZ OLURSA ÖZEL SEKTÖR BATAR: TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, aşırı işsizlik nedeniyle oluşacak sosyal baskının yapısal reformların akamate uğramasına da neden olabileceğini söyledi ve bu refomların yapıpalamaması nedeniyle kriz riskinin sürdüğünü anlattı. Hisarcıklıoğlu, "Bu defa da bir ekonomik kriz olması halinde özel sektör büyük darbe yer. Çünkü dış borca bakıyoruz; özel sektörün borcu 111 milyar dolar, kamununki 67 milyar dolar. Allah korusun bu defa özel sektörde firmalar büyük darbe yer, sadece bankalar değil" dedi.

Derviş’le erteleme yapmıştık, 240 bin kişi işe başlamıştı

TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu şunları söyledi: "Diyoruz ki işsizlik ülkemizde en büyük problem ve işsizlerin de işe kavuşması lazım. Asgari ücrette yüzde 70 vergi var. Bu ülkede SSK’lı yapmak bile bonus olmuş ama duyan yok. Aslında Kemal Derviş ile de 20 mart 2002’de 4747 sayılı yasa ile istihdamı teşvik etmiştik. İlave istihdam üzerindeki gelir vergisi ve SSK yükünün bir kısmını 1 yıl ertelemiştik. 240 bin kişi yeni işe başlamıştı. Şimdi de aynı sıkıntı var. 2 yıl süreyle yeni işe alınacaklar için SSK primini işsizlik fonundan al ki 1 milyon kişiyi işe kavuşturalım. Gelin bu tulumbaya biraz su dökelim."

Hükümet bardağın dolu tarafını anlatıyor, boş tarafı cari açık

TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, ekonomide yaşanan gelişmelerle ilgili yorumunu da şöyle yaptı: "Bardağın dolu olduğu tarafı da var boş tarafı da. Dolu tarafını hükümet hatta bazı köşe yazarlarımız anlatıyor. Ben riskli alanları ve ihtiyaçları anlatıyorum. Evet, 5 yıldır büyüme var, kamu maliyesi de iyi durumda. Bütçe kalitesi, cari açık dış borçlanma, işsizlik ve değişen ortam (yapıcı yıkım) artık bunlara da bakmalıyız. Bütçenin gider hanesine baktığımızda yüzde 30 artış görüyoruz. Bütçede harcamaların enflasyon oranında olması makuldür. Cari açıktaki riski hafif gören yanlış yapar. Osmanlı dönemi dahil, bütün krizler cari açıktan çıkmıştır. Bunu finanse edemiyorsan risk vardır. 31 milyar dolarlık cari açık cumhuriyet tarihinin en yüksek açığı, finanse edilemezse kriz olur. Açığın finansman kalitesi düzelse de risk devam ediyor."
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!