‘6G için gece gündüz çalışmalıyız’

Önceki gün Türkiye 5G için önemli bir adım attı. İstanbul Havalimanı’nda 5G teknolojisi için test süreci başladı. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu 5G teknolojisi ile ilgili olarak yaptığı değerlendirmede yerli ve milliliğe vurgu yaparken, 2023 yılında yapılacak ihale ile vatandaşların 5G teknolojisine ulaşabileceği bilgisini verdi. 5G teknolojisinin kullanımının büyük önem taşıdığını ifade eden Medipol Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hüseyin Arslan da Hürriyet’e yaptığı özel açıklamada 5G teknolojisi ve sonrasında gelecek 6G teknolojisi hakkında önemli açıklamalar yaptı.

‘MONTAJ’ ZARAR VERİR

Yerli ve milli kritik teknolojilerin geliştirilmesine bilişim ve en önemli oyuncusu olan haberleşme açısından bakıldığında Türkiye’de son zamanlarda heyecan verici girişimlerin başlatıldığını söyleyen Prof. Dr. Arslan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yerli üretime yapılan vurgu ve bu konulardaki hassasiyetler takdire şayandır. Geçtiğimiz yıllarda ULAK Haberleşme AŞ tarafından üretilen 4G baz istasyonları yüzlerimizi güldürmüş, ileriye yönelik umutlarımızı arttırmıştır. Fakat, yerli ürün geliştirme faaliyetleri milli teknolojilerle desteklenememiş, başkalarının (yabancı firmaların) teknoloji altyapıları kullanılarak  ürün geliştirilmesi hedefi ön plana çıkmıştır. 5G kapsamında da Ar-Ge ve milli teknoloji geliştirme faaliyetlerinin yine eksik kaldığı görülüyor. 5G için yapılan patent başvuru sayılarına ve standartlara yapılan katkılara bakıldığında teknoloji geliştirme konusunda eksik kaldığımız görülüyor. Maalesef 5G teknolojisinde yerli ürünlerimiz yine çoğunlukla başkalarının geliştirdiği patentler üzerine oluşturulacak. Daha da vahimi, bazı firmaların dışarıdan getirilen ve teknolojisi dışarıda geliştirilen parçaların hiç el değmeden ve hiç insan gücü olmadan montajlanıp yerli ürün algısı ve belgesi ile beraber iyi niyetle başlanmış bir hedefi saptırmaya yönelik çabalarının ülkemize faydadan daha çok zarar verdiği aşikârdır. Bu kapsamda yerli ürün ve milli teknoloji kavramlarının kargaşaya sebep olmayacak şekilde incelenmesi ve takibi gerekiyor.”

‘HÂLÂ VAKİT VAR’

5G için artık teknoloji geliştirme konusunda geç kalınsa da 6G için hâlâ vakit olduğunu kaydeden Prof. Dr. Arslan, “Önümüzdeki dört seneyi ülke olarak çok iyi değerlendirmemiz gerekiyor. Teknoloji geliştirmede dünya liderleriyle yarışmak istiyorsak şimdiden 6G çalışmalarına yoğunlaşmak ve gerekli teknolojileri şirketlerimiz, üniversitelerimiz ve diğer kurumlarımızla hep beraber el ele verip gece gündüz çalışarak geliştirmemiz gerekiyor. Bu vizyonla Medipol Üniversitesi çatısı altında 6G çalışmalarına oldukça erken başladık. Ben ve araştırma ekibimiz, aynı zamanda bu konudaki farkındalığın arttırılması için 6G konferansları da düzenliyoruz. 19-20 Eylül 2022 tarihlerinde dördüncüsü İstanbul’da düzenlenecek olan bu konferansın teması yine 6G olacak. Türkiye’deki 6G çalışmaları yapan akademisyenleri birleştirme amacı olan 6G Platform tarafından da bu konferans destekleniyor. Ayrıca, endüstri ile de çok yakından çalışıyoruz. Ekibimiz ülkemizde 6G alanında lokomotif olma sorumluluğunu da aldı. Vestel, Aselsan, Karel, Turkcell, ULAK, Bilgem gibi firmalarımız ve kurumlarımızla Ar-Ge iş birliklerine yoğunluk veren bu ekip, aynı zamanda ülkemizin patent boşluğunu ve firmalarımızın bu alandaki rekabet gücünü arttırmak için çok ciddi çaba sarf ediyor” dedi.

‘SİBER GÜVENLİĞE DİKKAT’

Yeni nesil haberleşme teknolojilerinin hem insanların bireysel haberleşmelerini iyileştireceğini, hem de diğer sektörlerin canlanmasına vesile olacağını belirten Arslan, haberleşme sistemleri üzerinden iletilen toplam veri miktarının ve haberleşecek cihaz sayısının sürekli artmasının ise siber güvenlik araştırmalarını çok daha önemli bir noktaya taşıdığına dikkat çekti. Arslan, “Özellikle 6G’de düşünülen radyo sinyali tabanlı algılama teknolojileri, ortam ve kişisel bilgilerin gizliliğini tehdit edecektir. Bu sebeple, siber güvenlik için en kritik konulardan birisi olan verinin aktarıldığı haberleşme kanallarında güvenliğin sağlanması elzem olmuştur. 5G ve 6G haberleşme ağları açısından insanların bir kaygısı olacaksa bu kaygıların siber güvenlik açısından ele alınması daha doğrudur. Bu bağlamda bahsedilen kritik teknolojilerin yerli ve milli olarak geliştirilmesi çok daha fazla önem arz etmektedir” ifadelerini kullandı.

İHRACAT OLMADAN REKABET OLMAZ

Operatörlerce henüz 4G yerlilik yükümlülükleri tam hakkıyla yerine getirilme-mişken, 5G’ye geçiş şartlarının yerli ve milli ürün zorunluluklarına bağlanmasının problemli bir durum olduğuna değinen Arslan, “Üreticilerimizin de kısa vadede uçtan uca yerli ve milli ekosistem vurgusu yapmaları fakat buna yönelik önemli bir ilerleme sağlamamış olmaları, denetici kurumların hedefleri ve yükümlülükleri doğru ve sağlıklı bir şekilde belirlemesine engel olmaktadır. Her ne kadar operatör-lerimiz bu konuda yeterli desteği vermiş olsalardı bile, yurtdışına ihraç edilemeyen bir ürünün bu sektörde rekabet edebilmesi mümkün değildir. Yurtdışına ihraç edilecek rekabetçi bir ürünün teknolojisinin de belli ölçüde milli olması kesinlikle şarttır” dedi.

80’İN ÜZERİNDE PATENT ALDILAR

Medipol Üniversitesi’nin Ar-Ge çalışmalarında son birkaç yılda gelecek nesil haberleşme teknolojileriyle alakalı 80’in üzerinde patent üretilerek Türkiye’nin 6G yolculuğunda teknoloji gelişimine ciddi katkı sağladığını vurgulayan  Arslan, “Hedefler doğrultusunda Savunma Sanayii Başkanlığı ve ULAK firması ile 6G standartlarına yönelik ortak patent üretimi hedefiyle önemli bir proje başlatılmış ve güçlü bir ekip kurulmuştur. Bu ekip önümüzdeki 4-5 yılda 6G haberleşme teknolojilerinin patentlerle beraber geliştirilmesinde büyük bir rol oynayacaktır. Benzer çalışmaların ülkemizde daha da artması ve patent kültürünün yaygınlaşması ile 6G’de gerçek anlamda lider ülkeler arasına girmemiz mümkün olabilecek. Bunlara ek olarak, ticari genişbant yeni nesil teknolojilerinin yanında kamunun ihtiyaç duyduğu daha güvenli ve farklı gereksinimleri olan genişbant haberleşme teknolojilerin de ülkemizde yerli ve milli ekosistem ile geliştirilmesi gerekmektedir. Bu amaçla Karel ve Aselsan firmalarıyla yeni projeler başlatılmıştır” dedi. Vestel ile yapılan işbirliği hakkında da bilgi veren Arslan, “Akıllı TV’lerin yeni nesil WiFi teknolojileri (WiFi-7) ile desteklenerek üretilmesi ve bu teknolojilerin yerli ve milli bir şekilde ülkemizde  patentleriyle beraber geliştirilmesinde örnek bir Ar-Ge çalışması yapılmıştır. Bu çalışmalar önümüzdeki senelerde gelecek nesil WiFi teknolojilerinin (WiFi-8) herkesten önce geliştirilmesi hedefiyle devam edecektir” dedi.