6 trilyon dolar sigorta teminatı verdik, ekonomiye ciddi katkı sağladık

Güncelleme Tarihi:

6 trilyon dolar sigorta teminatı verdik, ekonomiye ciddi katkı sağladık
Oluşturulma Tarihi: Ocak 24, 2011 00:00

Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği Başkanı Hulusi Taşkıran, sigorta şirketlerinin yaptığı sigortalar ile toplam 6 trilyon doların üzerinde teminat verildiğini belirterek, “Ekonomiye ciddi katkımız oldu” dedi.

TÜRKİYE Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği (TSRŞB) Başkanı Hulusi Taşkıran, sigorta sektörünün son iki yıldır enflasyonun üzerinde büyüse de yeterli prim girdisi elde edemediğini söyledi.

Hulusi Taşkıran, sigortacılıkta asıl amacın daha çok kişiye ulaşmak ve daha çok poliçe satmak olduğunu belirterek, “2009’un sonunda, 2010 yılına yönelik görüşlerimi açıklarken, reel büyümenin yüzde 10 olacağını söylemiştim maalesef, sınıfta kaldım. Poliçe bazında ise, yüzde 10 reel büyümeyi yakaladık ama yeterli prim geliri sağlanamadı. İşimizin gereği olan primi toplayamıyoruz” dedi.

Hulusi Taşkıran, prim girdisi ve poliçe sayısının dışında en önemli kriterin sektörün ekonomiye sağladığı katkı olduğuna da değinerek, “Sigortacılar olarak 6 trilyon doların üzerinde bir rakamı teminat olarak verdik ki, bu da ekonomiye ciddi katkımız olduğunu gösteriyor. Asıl önemli olan da bu katkıdır” şeklinde konuştu. Taşkıran, bugün sigorta fiyatlarının olması gerekenin altında ucuza satıldığını da ifade ederek, şirketlerin sadece fiyatta değil hizmette de rekabet ettiklerini söyledi. Bu noktada şirketlerin sorumluluklarını yerine getirip, getirmediğine dikkat edilmesi gerektiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

Şahsen çok üzülüyorum

“Hemen hemen tüm şirketler müşterilerine yönelik taahhütlerini yerine getiriyor. Zaman zaman boşluğa düşen oluyor ama o şirketler de yakın takipte ve Hazine tarafından 6 ila 12 ay arasında bu durumlarını düzeltmeleri isteniyor. Bugün sigorta şirketlerinin yeterlilik limitlerine baktığımızda Avrupa’nın üzerinde.” Hulusi Taşkıran, sigortacılığa gelen yabancı sermayenin, sektöre katmadeğer yaratıp yaratmadığı konusuna de değinerek, sigorta sektörünün dışarıdan empoze edilen kurallarla yönetilemeyeceğini söyledi. Taşkıran, “Ben şahsen, üzüntüyle karşılıyorum. Yabancılar geldiğinde teknik bakış açısının farklılaşacağını sanıyordum. Oysa, zaman zaman yerli şirketlerden de çok yanlış yapan, yabancı şirketler oldu. Sonuçta sermayedar ne yaparsa yapsın bu işin bir matematiği ve koyduğunuz her sermayenin de bir maliyeti var. Bu maliyet artık sermayedarı rahatsız etmeye başladı. Eminim, buna bir çeki düzen verilecektir.”

Sermayesi zayıflayan şirketler var

Hulusi Taşkıran, 2011 yılını da değerlendirerek, bu yıl sigorta fiyatlarının artacağını vurguladı. Özellikle bu artışın oto sigortalarında olacağını kaydeden Taşkıran, şunları söyledi: “Ama bazı sigorta branşlarında durum bugünkünden daha da bozulacak. Bu işin bir tekniği var. Kasko sigortasında 100 liraya poliçe satıyorsunuz, 88.5 lira hasar ödüyorsunuz. Bunun üzerine yüzde 15 acente komisyonunu ve şirket giderlerini de koyduğunuzda ortaya zarar çıkıyor. Bu işin sürdürülemeyeceği belli. Sermaye yeterliliği çizgisinin altına düşen şirketlerimiz var. Bu da yeni sermaye ihtiyacıdır. Yani, maliyettir. Ama mecburen bu sermaye konacak. Konması demek, şirket yönetiminin baskı altına alınacağı anlamına gelir. Ne zaman ki sermayedardan gelen baskı, rakip şirketten gelen baskıdan fazla olacak; o zaman, sektörün bu kötü durumu düzelecek.”

Kâr etmiyoruz hayrına çalışıyoruz

TÜRKİYE Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği Başkanı Hulusi Taşkıran, sigorta sektörünün para kazanamadığını, kağıt üzerinde günü kurtaramadığını belirterek, şunları söyledi: “Hayat dışı sigortalardan zarar ediliyor. Hayat sigortalarını da katarsanız, bilanço karlılığımız öz varlık açısından bakarsanız yüzde 2.2’lik bir gelir gösteriyor. Bugün vatandaş çok düşük bir meblağ için bile yüzde 7-8 faiz geliri elde ederken, koskoca bir sektörün özvarlığı sadece yüzde 2.2’lik gelir sağlıyor. Bu, sermaye sahipleri için olumlu bir tablo değil. O yüzden ben 2010 yılı nasıl geçti diye soranlara, iki yıldır sektörün hayır işleri ile uğraştığını söylüyorum. Ama sonu iyi olacak.”

‘Devlet yanlışı teşvik etmez’ derler ama öyle oluyor

HULUSİ Taşkıran, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK), Torba Yasaya koydurduğu, kusurlu-kusursuz trafik kazası geçiren herkesin tedavi giderlerini SGK’nın üstlenmesine yönelik uygulama hakkında da görüş bildirerek, şu açıklamaları yaptı: “İtirazlarımız devam ediyor. Bu bir kamusal alanda düzenleme ancak bu düzenlemeye niye ihtiyaç var onu anlamak mümkün değil. Ne sigorta ilkelerine ne de hakkaniyete uyuyor. Bugün hatalı kişinin bir başkasının canına verdiği zarardan bahsediyoruz. Bu kişilerin giderlerinin global bütçeden karşılanması demek, bunların sigorta sektörü tarafından bilinmemesi, cezalandırılmaması demek. Bir başka konu, ‘devlet yanlışı teşvik etmez’ diyoruz ama bir yerde öyle olacak. Sigortacılıkta alkollü ve ehliyetsiz araç kullanma kusur sayılır. Bu durumlarda bizler yaptığımız ödemeleri, kusurlu kişiden alırız. SGK’nın uygulaması ile bu kişilerin zararı ödeme gibi sorumlulukları kalmayacak.”

Sigortacılar yüzde 5.76 reel büyüdü

SİGORTA sektörünün 2010 Ocak-Kasım ayına ait verileri açıklandı. Buna göre sigorta şirketleri 11 aylık dönemde 12.4 milyar TL prim üreterek, geçen yılın aynı dönemine oranla üretimi yüzde 13.05 artırdı. Yıllık TÜFE’deki yüzde 7.29’luk enflasyon ile mukayese edildiğinde ise sigorta sektörünün reel büyümesi yüzde 5.76 oldu. 2010’un Ocak-Kasım döneminde toplam prim üretiminin 10.4 milyar TL’si hayat dışı sigortalardan, 1.9 milyar TL’si de hayat sigortalarından kaynaklandı. Hayat dışı sigortalarda reel büyüme yüzde 4,9, hayat sigortalarında reel büyüme ise yüzde 9.9 olarak gerçekleşti. 2010’un 11 aylık döneminde sigorta şirketleri en fazla üretimi sağlık sigortaları ve finansal kayıplar sigortasında yaptı. Sağlık sigortalarında prim artışı yüzde 22.53, finansal kayıplar sigortasında ise yüzde 29,20 oldu. Sigorta şirketleri aynı dönemde toplam 36.1 milyon adet de poliçe satışı gerçekleştirdiler. Toplam poliçelerin 32.3 milyonu hayat dışı sigorta şirketlerinden, 3.7 milyonu da hayat sigortası şirketlerinden kaynaklandı. Satılan poliçelerin 10,4 milyonu trafik sigortalarından, 3,4 milyonu kasko sigortasından, 5 milyonu kaza sigortalarından oluştu. 2010’un Ocak-Kasım döneminde en çok prim üreten şirket ise, 1.3 milyar TL ile Axa Sigorta oldu. Axa’yı, 1.2 milyar TL üretim ile Anadolu Sigorta, 891.2 milyon TL ile de Allianz Sigorta izledi.

Anadolu Sigorta, 5 ilde ‘Kaybetmek yok’ diyecek

ANADOLU Sigorta’nın 85. yılında Anadolu’da kaybolmaya yüz tutan mesleklere ilgiyi artırmak için hayata geçirdiği ‘Bir Usta Bin Usta Projesi’nde ikinci yıl programı için start verildi. Projenin ilk yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı Araştırma ve Eğitim Genel Müdürlüğü’nün teknik danışmanlığında Eskişehir’de lületaşı, Bursa’da karagöz tasvir, Trabzon’da kazaziye, Gaziantep’te kutnu dokumacılığı, Edirne’de edirnekari eğitimleri veren ve usta yetiştiren Anadolu Sigorta, 2011’de de 5 ilde 5 meslek için ‘Kaybetmek Yok’ diyecek. Anadolu Sigorta Genel Müdürü Mustafa Su konu hakkında şu açıklamaları yaptı: “Türkiye’nin çeşitli illerinde kaybolan ya da kaybolmaya yüz tutmuş meslekleri canlandırmak için çalışmalarımız devam ediyor. İlk mezunlarımızı vermeye başladık. Proje kapsamında, her yıl 5 farklı ilimizde düzenlediğimiz eğitimlerle o ile özgü kaybolmaya yüz tutmuş mesleği icra edecek ustalar, sanatçılar yetiştirmeyi amaçlıyoruz. Bu eğitimlerle yetişenlerin bir kısmı geleceğin ustası olurken, bir kısmı belki de bu alanda faaliyet göstermeyecek. Sonuç ne olursa olsun; geçmişin ekonomik yükünü üstlenerek, bugünü var eden meslekleri katılımcıların gönüllerine yerleştirmek, başka bir deyişle bilinirlik yaratmak amacındayız.”
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!