Oluşturulma Tarihi: Ocak 09, 2009 15:20
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, 2008'in Aralık ayında İş-Kur'a işini kaybettiği ve bu yüzden işsizlik ödeneğinden yararlamak istediği için başvuruda bulunan kişi sayısının 59 bin kişi olduğunu bildirdi.
Çelik, bunun işsizlik sigortasına hak kazanmış kişi sayısı olduğunu kaydetti.
ASO ile İş-Kur arasında imzalanan “Kriz İşsizlerine Mesleki Eğitim Programı” protokolünün imza törenine katılan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, gazetecilerin çeşitli konulardaki sorularını yanıtladı.
İşsiz kalan işçi sayısına ilişkin bir soruya verdiği yanıtta Bakan Çelik, bakanlık olarak çok düzenli bir şekilde günlük olarak firmaları ve iş yerlerini takip ettiklerini kaydetti.
Her ay ne kadar sigortalı çıkışı, ne kadar sigortalı girişi bulunduğuna, sigortalı iş yeri sayısında ne kadar artış ve azalış bulunduğuna ilişkin rakamları milimetrik olarak takip ettiklerini belirten Bakan Çelik, “Son bir ay içinde, İş-Kur'a Aralık ayı içinde 59 bin kişi (İşimi kaybettim ve işsizlik ödeneğinden istifade etmek istiyorum) diye müracaat gerçekleşti. Bildiğiniz gibi işsizlik ödeneğini hak etmek için koşullar var. O koşullara haiz olan, işsiz kalan işsiz sayısı bu” dedi. Mesleki eğitime çok ciddi kaynak ayırdıklarını belirten Çelik, hedeflerinin 2.5 milyon işçiyi eğitmek olduğunu bildirdi.
Yılda 100 bin genci eğiterek, meslek sahibi yapabilirlerse önemli bir hedefi gerçekleştirmiş olacaklarını söyleyen Çelik, odalar, işverenlerin katkısıyla bunu daha yaygın hale getirirlerse bu rakamı daha yukarılara çekebileceklerini bildirdi.
Çelik, kısa çalışma ödeneğine yönelik bir soru üzerine, buna ilişkin fon varlığının 38 milyar lira olduğunu ve bu konuda çok şey söylendiğini kaydetti. Kendilerinin bakışının istihdamı korumak ile istihdamı arttırmak olduğunu belirten Çelik, küresel krizin yaşandığı ve Türkiye'ye de yansıdığı bu ortamda istihdamı arttırma ve geliştirmek için işçi, işveren ve kamunun oluşturduğu fonu kullanmak gerektiğini belirtti. Çelik, şunları kaydetti:
“Kısa çalışma ödeneği diye bir uygulama yasalarımızda var. Fakat gerek süre gerekse sağladığı imkan açısından sanayicimize şifa olmuyor. Onun için hem süre, hem meblağ imkanı itibariyle o süre ve meblağı arttırmayı düşünüyoruz ki istihdamı koruyalım diye. Ağırlıklı çalışmamız bunun üzerinedir. Bu şekilde kullanmayı düşünüyoruz. Tekrar ediyorum tam zamanlı çalışmayan işverenlerimize çalışmadıkları süreyi karşılama... Ama bugün olduğu gibi değil. Biraz daha işçiye fazla imkan tanıyarak.”
Yapılacak düzenlemeyi örneklerle anlatan Bakan Çelik, verdiği örneklerin kesin olmadığını vurgulayarak sözlerine söyle sürdürdü:
“Örneğin asgari ücret alan bir vatandaşımız eğer fabrikası bir ay tatil olmuşsa, üretime ara vermişse 400 milyon lira ödeyerek istihdamı, iş akdinin fes edilmemesini sağlamayı düşünüyoruz. Azami ücret alıyorsa, '800 milyon liraya kadar çıkabilecek bir imkanı uygulayabilir miyizi' kısa sürede neticelendirmek istiyoruz. Yani bunu da çok konuşma taraftarı değiliz. Sorunuza bir anlam kazandırmak için bunu söylüyorum. Eğer bu çerçevede bu çalışmamızı tamamlarsak 2009 yılında ki özellikle bu ilk iki çeyrekte meydana gelecek olan daralmayı rahatlatıcı ve istihdamı koruyucu bir tablo ortaya koymuş oluruz.”