Güncelleme Tarihi:
24 Aralık 2012 tarihli Bakanlar Kurulu kararıyla, TPAO bünyesinde faaliyet gösteren Turkish Petroleum International Company Ltd. Şirketinin (TPIC) sermayesi 150 milyon dolardan 500 milyon dolara çıkarıldı. Aynı kararla TPIC hisseleri, bedelsiz olarak BOTAŞ’a devredildi.
Ayrıca TPIC bünyesindeki TP Petrol Dağıtım A.Ş hisselerinin ise TPAO’ya bağlı Turkish Petroleum Overseas Company Ltd. Şirketine devredilmesi öngörüldü.
BOTAŞ’IN GÖREVLERİ ARTTI
6 maddelik kararın 3. Maddesinde ise BOTAŞ’ın görev tanımı değiştirilerek, “Türkiye'nin petrol ihtiyacının karşılanmasına katkıda bulunmak, uluslararası ticaret alanında faaliyette bulunmasını temin etmek, petrol ameliyeleri (arama, sondaj, üretim, taşıma, pazarlama, saha hizmetleri ve rafinaj gibi) ve petrol ticareti ile jeotermal ameliyelerini icabında kuracağı şirket vasıtası ile yürütmek amacıyla, yabancı devlet mevzuatına göre faaliyet göstermek üzere yurtdışında bir şirket kurabilir, gerektiğinde kurulmuş şirketlere, o şirkette yönetim kurulunda temsilci bulundurma hakkı veren bir nispetle iştirak edebilir" denildi.
KUZEY IRAK HAMLESİ
Hükümetin sürpriz kararda iki amacının olduğu belirtildi. Bunlardan ilki bünyesinde sadece doğalgazı bulunduran BOTAŞ’ın petrol ve jeotermal enerjiyi de bünyesine katarak enerjide ulusal şampiyon haline getirilmesi olarak özetlendi. Bunun için BOTAŞ’ın holding haline getirilerek, petrol ve gazı ayrı şirketler halinde, yurtdışı petrol işlerini de TPIC vasıtasıyla ayrı bir şirket olarak yürüteceği tahmin edildi.
Türkiye’nin Irak Merkezi hükümetine rağmen Kuzey Irak’tan petrol ithal etmesi tartışmaları soğumadan gelen bu operasyonun en önemli hedefinin ise yine bölge petrolleri başta olmak Türkiye’nin enerjide söz sahibi ülke haline gelmek olduğu yorumlandı. Kuzey Irak'ta aynı sahadan hem gaz hem petrolün çıktığı, dolayısıyla bölgede 'petrol ve gaz' ayrımı yapmanın neredeyse imkansız olduğu belirtilirken, BOTAŞ'a petrol yetkisinin de verilmesinin son derece isabetli bir karar olduğu vurgulandı.