5.Vites

Güncelleme Tarihi:

5.Vites
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 10, 1998 00:00

Ufuk SANDIK
Haberin Devamı

İstanbul'da ayda 4 bin alarm satılıyor

Son yıllarda oto hırsızlıklarının artması, otomobil sahiplerini hırsızlara karşı önlem almaya zorluyor. Otomobil hırsızlığına karşı alınan önlemlerin başında ise ilk sırada alarm geliyor.

Hırsızlık olaylarının özellikle büyük şehirlerde hızla artış göstermesi, alarm satışlarını da etkiledi. Geçen yıl sadece İstanbul'da 30 binden fazla hırsızlık olayının olması, oto alarmlarına olan talebi artırdı. Kesin olmamakla birlikte, İstanbul'da ayda 4 bin adet oto alarmı satıldığı tahmin ediliyor. Tüm Türkiye genelinde satılan alarm sayısının ise yaklaşık 10 bin olduğu belirtiliyor.

Alarma olan talebin artması sonucunda, her türlü yoldan ithal alarmların vergisiz, gümrüksüz, standartsız olarak Türkiye'de satılmasını beraberinde getiriyor.

DENETİM VE STANDART YOK

Bugün Türkiye'de yaklaşık 200 yerli-yabancı oto alarmı markası satıldığı belirtiliyor. Ancak Türkiye'de denetim, standart ve bu konuda herhangi bir mevzuat olmadığı için; her türlü riskine rağmen, merdiven altında üretilen ya da ithal edilen cihazlar da piyasada rahatça satılabiliyor.

Türkiye'de ilk yerli oto alarmını üreten firmalardan Genesis'in Pazar Geliştirme Müdürü Arif Künar, oto alarmı standartı hazırlamak amacıyla bir komisyon oluşturulduğunu söyledi. Künar, 2 yıldır oto alarm konusunda taraf olan tüm kamu kurumlarını ve otomotiv sektörünü buluşturarak koordinatörlük yaptıklarını, bunun sonucunda ‘‘Yol Araçları İçin Alarm Standartları’’ hazırlık çalışmaları yapıldığını belirtti.

Oto alarmının tarihçesi

1970'li yıllarda özellikle Amerika ve Avrupa'da gelişen otomotiv sektörüne paralel olarak, oto hırsızlığının yaygınlaşmasıyla, çözüm arayışları da başladı. Öncelikle mekanik olarak, direksiyon kilidi, pedalleri zincirlerle bağlama gibi yöntemler denendi. Fakat bunlar fayda etmeyince ilk basit oto alarmları üretilmeye başlandı. Önce sadece kapı açılınca alarm veren cihazlar çıktı. Fakat hırsızlar camları söküp-kırıp otomobillere girmeye başladılar. Bu sefer aracın içini de koruyan ultrasonik sensörler devreye girdi. Sadece aracın içini değil, çarpmalara ve aracın başka araçlarla çekilip götürülmesine karşı dış darbe sensörleri gerekmeye başladı. Önceleri kendinden beslemeli siren kullanılmadığı için hırsızlar alarmı aküden keserek, devre dışı bırakmaya başladılar. Bütün bu mekanik sorunlar 1980'li yıllarda halledilince, hırsızlar elektronik alarmların şifrelerini çözmeye başladılar. Artık herhangi bir zorlama yapmadan, alarm çaldırmadan, Tayvan ve Amerika'dan kolayca ithal edilebilen elektronik kopyalayıcı cihazlarla, alarmın şifresini kodlayarak, aracı kolaylıkla açabilir durumdalar. Bu kaçınılmaz teknolojik çaresizliğe, yine teknolojinin karşı çözüm olarak ürettiği, kod atlamalı çipler yetişti. Her seferinde bir başka kod üretilerek hırsızların kodu yakalaması ve şifreyi çözmesi imkansız hale getirildi.

Alarm sistemlerini tanıyalım

Alarmların şifresi hırsızlar tarafından çözülebilir mi? Kumanda kaybolduğunda, eski şifremi iptal edebilir miyim?

- Aldığınız alarmda şifresi asla çözülemeyen, kod atlamalı sistem yoksa, şifrenizin elektronik olarak kolayca çözülmesi mümkün. Cep telefonlarında olduğu gibi kişisel pin kodunuz sayesinde kaybolan/çalınan kumandanızın şifresini iptal edebilen, yeni şifre kodlayan yeni kumandanızı eşleyen bir alarm sistemi alırsanız, kolayca bütün işlemleri kendiniz yapabilirsiniz.

Alarmlar, cep telefonları gibi, aracın elektronik kısımlarını etkiler mi?

- Giderek karmaşıklaşan otomobil elektronik donanımlarını (ABS, otomatik vites, airbag gibi) asla etkilenmeyen frekansta çalışan ve bu cihazları etkileyecek herhangi bir sinyal, güç ve gürültü üretmeyen alarm sistemleri bulunuyor.

Eğer hırsız, aküden alarmın kablosunu keserse, cihaz alarm verir mi? Bütün sirenlerin sisleri birbirine benziyor, kendi sirenimin sesini diğerlerinden nasıl ayırabilirim?

- Her koşulda alarmınızın sizi uyarmasını istiyorsanız, şarjlı-kendinden beslemeli sirenli alarmları tercih etmelisiniz. Kendi sireninizi diğerlerinden ayırmak istiyorsanız da, sireninizin sesinin istediğiniz saniye ve ses tonuna ayarlanabilir olmasını sağlayan bir alarm cihazı almalısınız.

Japonların ihracatı geriliyor

Bir zamanlar dünya otomotiv sektöründe fırtına gibi esen Japonya'nın otomotiv ihracatında gerileme devam ediyor. Japonya Otomotiv Üreticileri Birliği'nden yapılan açıklamada, Japonya'nın Haziran ayında otomotiv ihracatı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 9.9 gerilediği belirtildi. Japonya'nın kamyon, otomobil ve otobüs ihracatının iki aydır üst üste düşerken, bu ülke ile ABD arasında, Japonya'nın lehine olan ticaret fazlasında önemli bir kalemi oluşturan otomotiv ihracatı, aynı dönemde yüzde 13.4 azaldı. Amerikan General Motors Ford'dan sonra, dünyanın üçüncü büyük otomotiv üreticisi olan ve pek çok ülkede ortak yatırımları bulunan Toyota'nın ihracatının aynı dönemde yüzde 10.2, Nissan'ın da yüzde 1.7 gerilediği tüğü belirtildi. Honda'nın ihracatında yüzde 5.3'lük gerileme görülürken, Mazda'nın söz konusu dönemdeki ihracatı yüzde 31.2 gibi büyük çaplı gerileme gösterdi. Araç bazında ise yüzde 10.3 ile en büyük düşüş otomobilllerde gözlenirken, aynı dönemde kamyon ihracatı yüzde 8.7, otobüs ihracatı yüzde 4.4 geriledi.

İngilizlerden jet gibi otomobil

İngiliz TVR otomobil firmasının yeni prototipi Speed Twelve yola çıkmaya hazır... TVR bu yeni modelle 1999'da Le Mans'da yarışacak. Dünyada kendi otomobillerini dizayn eden ve hem kendi motorunu yapabilen ender firmalardan biri olan TVR'nin üreteceği bu otomobil, performansıyla Ferrari'yi bile geride bırakıyor. Otomobilde bulunan 7.7 litrelik V12 el yapımı motorun beygir gücü 800 hp. 0'dan 160 km. 6 saniyede ulaşan otomobilin satış fiyatı 250 bin dolar (62.8 milyar lira). Otomobilde fiberglass karoser, çelik kafes şasi kullanılmış.

Pirelli Ronaldo ile satışlarını artırdı

Sportif imajını Carl Lewis ve Marie Jose Perec'den sonra Ronaldo ile güçlendiren Pirelli, satışlarını artırdı. Pirelli'nin üretimi yılın altı ayında yüzde 3.7, satışları ise yüzde 1.6 arttı. Buna göre geçen yılın aynı döneminde yüzde 34 olan satışlar içindeki pazar payı yüzde 34.6'ya yükseldi. Toplam 13.6 milyon adet üretimin gerçekleştiği sektördeki diğer üreticiler Goodyear, Fulda, Bridgestone ve Lassa'nın üretimleri 8.9 milyon adet olurken, Pirelli'nin üretimi geçen yıla göre 4.5 milyon adetten 4.7 milyon adete çıktı.

Otomobile düşük faiz gazı

Faizlerdeki düşüş, krediyle otomobil sahibi olmanın kapısını açtı. Dar gelirlinin otomobil satın alabilmesi için büyük bir kaynak olan taşıt kredileri, faizlerdeki düşüşle birlikte yeniden cazip hale gelmeye başladı. Bankaların kredi faiz oranlarını 1 ile 2 puan arasında indirmesi, otomobil pazarında doping etkisi yarattı. Ayrıca firmaların bankalarla işbirliği yaparak özel faiz oranları belirlemesi ve cazip kampanyalar yapması satışları artırdı. 3 aydan 24 aya değişen vadelerde taşıt kredisi veren bankaların faiz oranları yüzde5.30 ile yüzde 8 arasında değişiyor. 1 milyar lira taşıt kredisinin 3 aylık geri ödeme seçeneğinde aylık taksit 378 milyon lira olurken, bu rakam 6 aylık seçenekte 209 milyon, 9 aylıkta 154 milyon, 12 aylıkta 127 milyon, 18 aylıkta ise 197 milyon lira.

Kredi nasıl alınır?

Ücretli çalışıyorsanız, aylık bordro veya firma yetkililerince onaylı ücret yazısı yeterli oluyor. Serbest çalışıyorsanız firmaya ait vergi levhası da isteniyor. Bütün bunların dışında gayrimenkul geliri elde ediliyorsa, tapu fotokopisi ve kira sözleşmesi, faiz geliri elde ediliyorsa banka hesap cüzdanı isteniyor.

Kimlik belgesinin fotokopisi.

Karşılıksız çek ve protestolu senedinizin olmaması gerekiyor.

Bu belgeler ile birlikte form doldurularak bankaya başvurulur. Şube yönetimi kredi başvurusunu incelemeye alarak, (bazı bankalara aynı gün) en geç iki gün içinde yanıt verilir.

Oto kredilerinde tek kefil yeterli oluyor. Ancak verilen krediye karşılık, borç bitene kadar otomobile ‘‘satılamaz’’ kaydı konuluyor.






Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!