Güncelleme Tarihi:
MALİYE Bakanı Mehmet Şimşek, Varlık Barışı’nda toplamda 48.1 milyar liralık beyanda bulunulduğunu belirtirken, “Bir mükellef tarafından beyan edilen maksimum miktarın 7.1 milyar lira” olduğunu açıkladı. İsmi açıklanmayan bu kişinin beyanda bulunduğu paranın, 6.3 milyar lirayı yurda getirdiği öğrenilirken, Mehmet Şimşek, “Maliye olarak bizim için önemli olan bunun vergisinin ödenmesidir” dedi. Maliye Gelirler Kontrolörleri Vakfı tarafından düzenlenen “Kurumlar Vergisi Beyanı ve Özellikli Durumlar” konulu panelindeki konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Mehmet Şimşek, Varlık Barışı’yla ilgili şu bilgileri verdi:
1.5 milyarlık vergi
Varlık Barışı’nda toplamda 48.1 milyar liralık beyan söz konusuydu. Bu beyan üzerinden yaklaşık 1 milyar 566 milyon liralık vergi tahakkuku söz konusu. Bunun da yaklaşık bugüne kadar 1 milyar 58 milyon lirası tahsil edildi. Dolayısıyla yüzde 67.5’i tahsil edildi.
İlk Varlık Barışı döneminde beyan, 14.8 milyar lira civarındaydı, yaklaşık 419 milyon liralık vergi tahakkuku söz konusuydu. Tahsil edilen vergi miktarı ise o dönemde 203.6 milyon liraydı. Oradaki başarı oranı yüzde 48.6 idi. Yani tahakkuk eden vergilerin tahsil edilen kısmı toplam içerisinde yüzde 50’nin altındaydı.
33.2 milyar TL’lik beyan
İkinci Varlık Barışı döneminde ise toplamda 33.2 milyar liralık beyan söz konusu. Bunun sonucunda 1 milyar 146 milyon liralık vergi tahakkuku var. Bunun da 855 milyon lirası tahsil edildi. Yani buradaki tahsilat oranı bugüne kadar yüzde 75. İlkinde yüzde 48 civarındaydı, ikincisinde yüzde 75 civarında.
Bir mükellef tarafından beyan edilen maksimum miktar 7.1 milyar lira. Maliye olarak bizim için önemli olan bunun vergisinin ödenmesidir. İlgili vergi dairesiyle görüştüm, bana verilen bilgiye göre, beyan edilen varlıkların yüzde 90’ı Türkiye’ye getirilmiş durumda.
4.7 milyar dolarlık servet Türkiye’nin en zengini yapar
MALİYE Bakanlığı’nın İkinci Varlık Barışı uygulaması kapsamında, beyan ettiği 4.7 milyar dolarla tek kalemde en yüksek tutarı yurda getiren esrarengiz işadamı, ‘Türkiye’nin en zengini’ ünvanını da ele geçirdi. Adının açıklanmasını istemeyen bu kişi, halen 3 milyar dolarlık serveti ile Forbes ‘En zengin 100 Türk’ listesinde birinci sırada yer alan Hüsnü Özyeğin’i yerinden etmiş oldu.
Türkan 5.5 milyar lira beyan etti ama getirmedi
HÜKÜMETİN, küresel krizde kaynak bulmak amacıyla yurtiçinde ve yurtdışındaki kayıtdışı varlıkların düşük bir vergi oranı ile sisteme sokulması için başlattığı Varlık Barışı’nın ilk uygulaması sırasında Ali Türkan, 5.5 milyar lira getireceğini beyar etmişti. Ancak Türkan, bu parayı getirmemiş, beyan ettiği paranın vergisini de ödememişti. İlk uygulamada beyan edilen 14.8 milyar TL’nin yalnızca 6.1 milyar TL’sinin getirilmesi ise moral bozukluğuna neden olmuştu.
Şimşek: İhalede Danıştay onayı zaman kaybettiriyor
MALİYE Bakanı Mehmet Şimşek, ihale süreçlerinde beklenen Danıştay onayını eleştirerek, “Samsun Limanı’nın özelleştirme ihalesi mayıs 2008’de yapıldı, ama devrini ancak bugün yapabiliyoruz. Bu Türkiye için çok ciddi bir zaman kaybı. Bu geciklemer kamu açısından çok büyük maliyetler getiriyor” dedi. Samsun Limanı’nın işletme hakkının devrine ilişkin imtiyaz ihalesini 125 milyon 200 bin dolar karşılığında 36 yıllığına alan Cey Group’a bağlı Samsunport ile Özelleştirme İdaresi Başkanlığı arasındaki devir sözleşmesi dün imzalandı. Törene, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ve Bayındırlık ve İskan Bakanı Mustafa Demir katıldı. Şimşek, TCDD’nin verdiği liman hizmetleri anayasaya göre imtiyaz sayıldığını, imtiyaz sözleşmelerini Danıştay’ın onaylaması gerektiğini bildirdi.
29 ayı buluyor
Şimşek, özetle şunları söyledi: “Anayasa hükmü son derece açık. 60 gün içerisinde imtiyaz sözleşmelerine ilişkin görüşü Danıştay’ın yer vermesi gerekiyor. Ancak maalesef imtiyaz sözleşmesinin onaylanması bazen iki yılı, bazen 29 ayı bulabiliyor. Bu Türkiye için çok ciddi bir zaman kaybı. Beraberinde bir maliyet getiriyor. Bu gecikmeler kamu açısından çok büyük maliyetlere yol açıyor. Bundan sonraki özelleştirmeler umarım daha hızlı olur. Özelleştirmeler yapısal reformdur. Ülke içinde rekabet koşullarını iyileştirmektir. Komşu ülkelerle rekabet edibilecek nitelikte limanlar lazım. Bunun da en etkin yolu limanları özel sektöre açmaktır.”