40 gün hapis yatan patron: Artık çoban olacağım

Güncelleme Tarihi:

40 gün hapis yatan patron: Artık çoban olacağım
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 07, 2012 00:00

Yargıda rüşvet soruşturması kapsamında yargılanırken 40 gün tutuklu kalan İTO Başkanı Murat Yalçıntaş, bir daha başkan olmayacağını açıkladı. Yalçıntaş, “Bundan sonra çoban ve rençberim. Kınık’ta tarım faaliyetine, Çatalca’da da koyun yetiştiriciliğine başladım. Çiftlikte huzur şehrin stresinden sonra bana çok iyi geliyor” dedi.

Haberin Devamı

İSTANBUL Ticaret Odası (İTO) Başkanı Murat Yalçıntaş, önümüzdeki dönemde koyun yetiştiriciliği ve seracılık yapacağını açıkladı. Yırgada rüşvet operasyonu kapsamında yargılanırken 40 gün cezaevinde kalan Başkan Yalçıntaş, önümüzdeki şubat-mart ayında yapılması planlanan oda başkanlığı seçimlerinde bir daha aday olmayacağını söyledi. Yalçıntaş, dava ve gözaltı sürecinin kendisinde büyük etkisi olduğunu belirterek, “Geçenlerde bir yurtdışı seyahatim sırasında işadamlarından biri, ne iş yaptığımı sordu, ben de kendisine ‘Çoban ve rençberim’ dedim. Evet artık biraz büyükşehirin yoğun iş hayatından uzaklaşarak tarım ve haycancılığa yatırım yapacağım” diye konuştu. 

Çatalca’da koyunlarım var

Yalçıntaş, cezaevinde geçirdiği 40 günün sonrasında aldığı kararları Hürriyet’e anlattı. Anne tarafından sanayi ve ticaret şirketleri bulunduğunu belirten Yalçıntaş, şunları söyledi: “Bir de arkadaşlarımla ortak olduğum şirketler var. İTO Başkanı şapkasını taşıdığım sürece kendi işlerimden söz etmeyi doğru bulmuyorum. Ama son dönemde beni heyecanlandıran bir iş var. Tarım ve hayvancılık. Ondan söz etmeyi seviyorum. Çünkü tarım sektörü Türkiye için çok önemli. Bergama Kınık’ta sebze ekmeye başladım. Ayrıca İstanbul Çatalca’da bir çiftliğim var. Orada da küçük baş hayvan yetiştirmeye başladım. Çok sayıda koyunlarımız var. ”
Çiftlik huzur veriyor

Haberin Devamı

Şimdilik kaç hayvan yetiştirdiği ve ne kadarlık bir alanda tarım yaptığı bilgisini vermek istemediğini kaydeden Murat Yalçıntaş neden tarıma yatırım yaptığını ise, şöyle açıkladı: “Tarım sektörü Türkiye için stratejik bir sektör. Tarım Bakanlığı bu alandaki yatırımlara çok ciddi teşvikler veriyor. Biz de bu teşviklerden yararlandık. Ama tarıma girmemdeki neden, para kazanmaktan çok, zaman zaman çiftliğe yaptığım ziyaretlerdeki sakinlik ve huzuru sürekli yaşama isteği. Bir de tabi insan yaş aldıkça galiba toprağa düşkünlüğü artıyor. Büyük şehrin yoğunluğundan, iş hayatının stresinden biraz uzaklaşmak istiyorum.”

Siyaset defterini kapattım

AK Parti’nin kurucuları arasında yer alan Yalçıntaş, bundan sonraki süreçte siyaset yapıp yapmayacağı konusunda da net yanıt verdi: “Hayır. Siyaset defterini kapattım. Zamanında siyaset yaptım, artık bu konu dünde kaldı.”

Haberin Devamı

Yalçıntaş, adının Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) başkanlığı için geçiyor olması konusundaki soru için de “Bence bu arkadaşınız, dostunuz olan birinin koltuğunda gözünüzün olduğu anlamına gelen kötü bir soru. TOBB başkanlığına aday olmam söz konusu değil” dedi.

Pişman değilim 8 yıl hizmet şansı buldum

MURAT Yalçıntaş, ‘İTO Başkanı olmasaydınız davaya neden olan süreç hiç yaşanmayacaktı. Dolayısıyla başkan olduğunuza pişman mısınız?’ şeklindeki sorumuza şu karşılığı verdi: “Hayır, hiç pişman değilim. 8 yıldır İTO yönetim kurulu ve meclisi ile birlikte ülkeye hizmet etme şansı buldum. Bizim faaliyetlerimizin sonunda iş bulanlar, işini büyütenler, ilk kez ihracat yapanlar oldu. Bu çok önemli bir kazanım bence, bundan pişman olmak mümkün mü? Annemin babası Kınıklı bir rençberdi. Daha sonra işlerini büyütüp İstanbul’da üretim tesisleri kurmuştu. İlerleyen yaşına rağmen her gün sabah erkenden işe gitmeye devam ederdi. Biz de ‘Artık yaşlandın, her gün işe gitme’ derdik. Dedem ise, ‘İnsanların en hayırlısı, insana faydası olandır’ diyerek, çalışmaya devam ederdi. Dolayısıyla, İTO’daki faaliyetlerimizde her zaman insanlara yararlı olmayı amaçladık.”

Haberin Devamı

Cezaevi günlerini kitaplaştırıyor

İTO’daki konuşmalarını ‘Dündan Yarına Bugünün Sözleri’ adıyla kitaplaştırdığını belirten Murat Yalçıntaş şunları söyledi: “Şu anda blogumdaki yazılarımı kitaplaştırmak üzere bir çalışma yürütüyorum. Yakında onları da basacağız. Ondan sonra üçüncü bir kitap olarak cezaevindeki günlerimi anlatan bir kitap yazacağım. Şu an dava sürdüğü için cezaevindeki deneyimim dahil konuşla ilgili konuşmam doğru değil. O nedenle dava bittikten sonra bütün olup biteni bir kitapta toplayacağım. Cezaevinde geçirdiğim 40 günde yazmanın önemini fark ettim. Geçirdiğim her günde duygularımı, düşüncelerimi günlük gibi yazıya döktüm. Bütün bunları kitapta toplayacağım.”

Haberin Devamı

Herkes görevinin gereğini yapıyor

‘CEZAEVİ deneyiminizi bir cümle ile özetlemeniz gerekirse ne söylerdiniz’ şeklindeki sorumuzu ise Murat Yalçıntaş şöyle yanıtladı: “İnsan kaderinde ne yazılıysa onu yaşıyor. Bu kesin ve kaçınılmaz. Ben bu süreçte en büyük servetimin dostlarım olduğunu gördüm. Bu bence en önemli kazanım. Buradan bir kez daha bana başından bu yana destek veren dostlarıma teşekkür etmek istiyorum.” Yalçıntaş, bu süreçte kimseye kırgın olmadığını da belirterek, “Bu süreçte görüşemediklerim, ya da temas edemediklerimle ilgili sorular soranlar oluyor. Kimseye kırgın değilim. Herkes görevinin gereğini yerine getiriyor” dedi.

F1 pisti için 2 aya kadar ihale açılacak

Haberin Devamı

FORMULA 1 (F1) yarışlarının Türkiye’deki ayağının kalkmasıyla ilgili olarak Murat Yalçıntaş, şunları anlattı: “F1’in sahibi Bernie Ecclestone yarışları Türkiye’de yapma karşılığında Maliye Bakanlığı’ndan 13 milyon dolar isim hakkı alıyordu. Ecclestone bunu 26 milyon dolara çıkarmak istedi. Maliye Bakanlığı da kabul etmedi, yarışlar gitti. Türkiye’nin tanıtımı açısından önemliydi. Yarışları izlemeye gelen yabancı yatırımcıların Türkiye’ye ilişkin algısında olumlu etki yaratıyordu. Dolayısıyla yatırım çekme açısından da önemli bir araçtı. Şimdi pisti değerlendirmek üzere ihale açıyoruz. Yerli yabancı şirketlerden soranlar var. 2 aya kadar ihaleye çıkarız. Şartname hazırlanıyor. Yine motor sporlarıyla ilgili etkinlikler olabilir.”

Katma değer yaratan her sermaye değerli

SERMAYE’nin İstanbul ya da Anadolu sermayesi, şu partinin bu partinin sermayesi şeklinde ayırlmasının doğru olmadığını belirten Murat Yalçıntaş, şunları kaydetti: “Sermaye ayrımının bu ülkenin her köşesinde, kapıdaki bekçisinden, fabrikanın sahibini kadar katma değer yaratan herkese haksızlık olduğunu düşünüyorum. Ben bu insanları pakulara sarıp sarmalamamız gerekiyor. Üretim ve ticaret yapanların içine sanatçıları da ekliyorum. Hepsi bu ülkeye hizmet ediyor.”

Yunanistan krizine razıyız

EKONOMİK büyümede hızdan çok dengenin önemli olduğunu söyleyen Murat Yalçıntaş, şu değerlendirmeyi yaptı: “Merkez Bankası’nın geçen yıldan bu yana aldığı önlemlerle ekonominin fazla ısınmasını engellenmiş oldu. Ekonomide denge çok önemli, her şeyin aşırısı zararlı. Ekonominin bayramın gelişi, ardından da okulların açılmasıyla daha da canlanacağını düşünüyorum. Yunanistan krizi patladığında endişelenmiştik ancak Türkiye etkilenmedi. İspanya ve İtalya’nın durumunu görünce, Yunanistan’daki krize razı hale geldik.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!