Güncelleme Tarihi:
28 Haziran 2016 tarihinde yayınlanan 2016/8949 sayılı Bakanlar Kurulu kararına göre İstanbul ili Beyoğlu ilçesinde Fetihtepe, Kaptanpaşa, Piripaşa, Keçecipiri, Piyalepaşa ve Kulaksız mahalleleri olmak üzere, 6 mahalleyi kapsayan bölge, riskli alan olarak ilan edilmişti.
Söz konusu 6 mahalleyle ilgili daha önce Beyoğlu Belediye Meclisi'nce alınan riskli alan kararı, bölge halkı ve sivil toplum kuruluşları tarafından yargıya taşınmış ve Beyoğlu sakinleri mahkeme tarafından hukuken haklı görülerek, riskli alan kararı mahkemece iptal edilmişti. Bu iptal üzerine riskli alan ısrarını sürdüren AKP Hükümeti, yargı kararlarını hiçe sayarak aynı bölge için bu sefer Bakanlar Kurulu kararı alınca,
Didem Engin alınan riskli alan kararını Başbakan Binali YILDIRIM'ın yazılı olarak yanıtlaması istemiyle, soru önergesi ve bilgi edinme yoluyla Meclis gündemine taşımıştı.
Bakanlar Kurulu'nun bölge sakinlerini, uzmanları ve daha önce alınan yargı kararını hiçe sayarak aldığı riskli alan kararına ilişkin olarak, kararın hukuki dayanağı olarak gösterilen 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun'un, özellikle uluslararası hukukta büyük önem verilen başta konut ve barınma hakkı olmak üzere mülkiyet hakkı ve hak arama özgürlüğü açısından vatandaş aleyhine düzenlemeler içerdiği için uzmanlar tarafından eleştirildiğini söyleyen Didem Engin, geçmişte alınan riskli alan kararlarının acele kamulaştırma kararı ile son bulduğunu hatırlattı.
BAKANLIK’TAN YANIT GEÇ VE EKSİK GELDİ
Didem Engin yasal süre aşımından sonra gönderilen cevabi yazının yetersizliğine dikkat çekti ve “Örneğin, önergemde Beyoğlu’ndaki karara ilişkin görüşüne başvurulan uzman ve akademisyenlerin kimler olduğunu, riskli alan kararının hangi bilimsel çalışmaya dayandığını sormuştum. Ancak bu sorularım yanıtsız bırakıldı" dedi.
Gelen cevaba göre 6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun'un yürürlüğe girdiği 31/05/2012 tarihinden bu yana 48 farklı ilde yaklaşık9,000 hektar büyüklüğünde 183 adet riskli alan ilan edilmiştir. İstanbul özelinde ise 18 farklı ilçede 1,300 hektar büyüklüğünde alan riskli alan ilan edilmiştir. Yani AKP 4 yıl içerisinde, toplamda 2,800,000 kişilik nüfusu etkileyen bir bölgeyi riskli alan ilan ederek siyasi ve ekonomik rant elde etmenin peşine düşmüştür.
4 yılda 183 riskli alan kararı alınmasının ardında yatan esas gerekçenin rant elde etmek olduğunu vurgulayan Didem Engin, "Uzmanlarca sıklıkla vurgulandığı üzere, kentsel dönüşümün önceliği o bölgede yaşayanların sosyal gelişmesini ve ekonomik kalkınmasını amaçlamak olmalıyken, AKP'nin aldığı riskli alan kararlarında bu öncelikler göz ardı edilmektedir. AKP’nin kentsel dönüşüm projelerine baktığımızda yalnızca siyasi ve ekonomik rant hedefli projeler karşımıza çıkmaktadır" dedi.
MAĞDURLARIN YANLARINDA OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ!
Beyoğlu riskli alan kararından önce, Bakanlar Kurulu’nun Nisan ayında Gaziosmanpaşa ilçesindeki 9 mahalleye yönelik acele kamulaştırma kararını da hemen Meclis gündemine taşıyan Didem Engin, Gaziosmanpaşa, Beyoğlu ve diğer ilçeleri sık sık ziyaret ederek riskli alan mağdurlarının haklarının takipçisi olmaya devam edeceğini belirtti.