Güncelleme Tarihi:
Dile kolay, 11 il ve geride kalan milyonlarca insanın hayatını kökünden değiştiren büyük bir felâket yaşandı 6 Şubat 23’te. Ülkenin gündemi sürekli değişse de bölgedeki milyonlarca insan için hayatta kalma savaşı hâlâ depremin ertesi günü kadar zor yaşanıyor. İlk haftalarda sık sık dile getirildiği gibi; bu denli büyük bir depremin yaralarını sarmak vur-kaç projelerle mümkün değil. Yıllarca sürecek, iyi planlanmış, etkileri hesaplanmış ve kapsayıcı işler yapmak gerekiyor. Bu tür işleri bu köşeden aktarmak da bize düşüyor.
Hepsiburada’nın yürüttüğü Deprem Bölgesine Ticaret ve Teknoloji Gücü Programı sürdürülebilir etkileri hesaplanan uzun soluklu işlerden biri. “İki yıl sürecek” sözü vererek başlattıkları programın akıbetini merak ettim. Hepsiburada Kurumsal İlişkiler, İletişim ve Sürdürülebilirlik Grup Direktörü Cem Tanır sürece liderlik ediyor. Tanır’dan yapılanları öğrendim.
10 MİLYAR TL CİRO
Söz verdikleri gibi proje iki yıl devam edecek. Şu anda bir buçuk yılı geride kalmış durumdalar. Peki ne yapılacaktı, ne oldu? Cem Tanır, “Yola çıkarken bölgede depremle birlikte sıfırlanan ticaret hayatını yeniden canlandırmaya katkı sağlamak istedik. Dedik ki, iki yılda bölgedeki 10 bin kişiyi Hepsiburada satıcısı yapalım. E-ticaretle hayatlarını sürdürmelerini sağlayalım. Bu program aracılığıyla 10 milyar TL’lik ticaret gerçekleşsin, bölgede binlerce insana katkı sunsun. 120 bin kişiye de istihdam sağlansın. Şu anda bu rakamların yüzde 70’i gerçekleşmiş durumda.”
7 milyar TL’lik ciroya aracılık etmek az iş değil. Nasıl oldu bu? Sahada çalışıldı. Mevcut ticari işletmelerle, girişimcilerle temaslar kuruldu. e-ticaret eğitimleri verildi. “Hepsiburada pazaryerinde komisyon teşvikleri vereceğiz, ulusal alıcılarla buluşturacağız” denildi. Mentorluk yapıldı.
KADINLARDAN 500 MİLYON TL SATIŞ
Programın önünde altı aylık bir süre kaldı. Bu süreçte verilen söz kapsamında 3 milyar TL’lik ciro elde edilecek mi? Cem Tanır’ın yanıtı şu oldu:
“Türkiye, bütün dünya gibi ticarette en yüksek sezona giriyor bugünlerde. Yani yılın son dört ayı her zaman yüksek satışın yapıldığı dönem olur. Biz her yıl bu dönemde toplam cironun yüzde 40-50’sini yaparız. Yani evet, kalan altı ayda bu hedefin tutturulacağına ve yeni satıcıların aramıza katılacağına inanıyoruz. Bu ek istihdam ve daha çok faydalanan depremzede demek.”
Büyük rakamlar önemli. Peki ne kadar kapsayıcı oldu bu program, alt kırılımlara da bakmak lazım. Cem Tanır’ın verdiği bilgilere göre bugüne kadar program sayesinde bölgeden 8 bin 897 satıcı ekosisteme katıldı. Bu satıcılar 110 bin istihdam yaratırken, dolaylı dokunulan kişi sayısı da 430 bini buldu. Tanır, programın etkisini anlatırken, “4 bin 654 yeni işletme bizimle birlikte e-ticarete başladı. Bunların 1058’i kadın. Programın toplamında ise 3 bin 700 kadın satıcı var. Kadınların yaptığı ticaretin hacmi 500 milyon TL’yi aşmış durumda” dedi.
ALTI AY KALDI SONRA
Satıcıların büyük kısmı Gaziantep, Adana, Diyarbakır ve Hatay’dan. En çok ne satılmış derseniz, ilk üçte beyaz eşya, kişisel bakım ürünleri ve elektronik var. Bölge tekstil ve gıda ürünlerinde de iyi olduğundan bu kalemlerde de satışların hatırı sayılır durumda. Ayrıca cironun yüzde 85’i de deprem bölgesi dışına yapılan satışlardan geliyor. Bana göre burada destek alımlarının da etkisi büyük.
Program hızını almış gidiyor, peki iki yıl bitince ne olacak? Hepsiburada bölgeden elini çekmeyeceği sözünü verdi. Yeni açılımlarla bu satıcılar desteklenmeye devam edecekmiş.
İzleyip görmek lazım...
E-TİCARET İHTİSAS MERKEZLERİ KURULDU
Bölgede e-ticaretle hayatı desteklemek için yapılanlardan biri de E-ticaret İhtisas Merkezleri kurmak olmuş. Cem Tanır’ın verdiği bilgilere göre ilki Adana’da açılan merkezler daha sonra Hatay ve Kahramanma-raş’a da yayılmış. Tanır, “Amacımız programın sürdürülebilir olması. Bu merkezlerde e-ticaretle ilgili bütün önemli bilgilere erişiyor, işleyişi görüyorlar. Satıcı adaylarının kafalarındaki soru işaretlerini kaldırıyoruz. Onlara avantajlar sunuyoruz” dedi.
MESLEK LİSESİNDE BİSİKLET ÜRETİP KAMPUSLARA DAĞITACAK
Çok uzun süredir takip ettiğim bir proje; ETİ’nin Aktif Yaşam Derneği işbirliğinde 10 yıldır yürüttüğü ‘ETİ Sarı Bisiklet’. Projenin ilk yılından itibaren 7’den 70’e toplumun farklı kesimlerine hareketli yaşam, güvenli bisiklet sürüşü, çevreci erişim konularında eğitimler verildi. Eskişehir, İstanbul, Adana ve Gaziantep’te 30 bini aşkın öğrenciye dokunuldu, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nde kurulan ETİ Sarı Bisiklet standındaki ücretsiz bisikletlerle bin 500’den fazla öğrencinin kampus içi ulaşımı sağlandı. Sempatik, kapsayıcı, eşitlikçi ne varsa Sarı Bisiklet’e binmiş, bugüne gelmiş.
Şimdi ise proje benim en sevdiğim sosyal fayda sahasına evriliyor. Önceki gün toplantıda duyuruldu; gerçekten heyecan verici.
ÖĞRENCİLER ÜRETİP KULLANACAK
ETİ yöneticileri projeyi bu yıl meslek meselesine dönüştürmüş. Mesleki ve teknik liselerin eğitim müfredatına “Bisiklet Üretimi Montajı ve Mekanikerliği” adında bir ders eklenmesi için ilk adım atılmış. Yani ETi Sarı Bisiklet, lise öğrencilerine bisiklet üretimiyle mesleki beceri kazandıracak.
İlk anlaşma Üsküdar Haydarpaşa Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ile yapılmış. Bitmedi, lise öğrencileri 38 hafta boyunca ders alacak, bisiklet üretecek ve bu bisikletler de üniversite kampuslarında, başka liselerde ücretsiz kullanıma sunulacak. Planda bu yıl 200 bisiklet üretmek var. ETİ Türkiye CEO’su Ercan Öz, niyetlerinin bu dersi bütün mesleki ve teknik liselere yaymak olduğunu söyledi. Ve ekledi: “Bu dersin istihdamdaki ustalık açığına da olumlu katkı sağlayacağına inanıyoruz.”
‘DİJİTAL BENİM İŞİM’ DEDİLER 43 MİLYON TL’LİK DEĞER ÜRETTİLER
Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü ve Vodafone Vakfı işbirliğiyle hayata geçirilen “Dijital Benim İşim” Projesi, üçüncü yılını tamamladı. Kadınları ekonomik ve sosyal hayata kazandırmayı hedefleyen proje kapsamında bugüne kadar 20 ilde 35 bine yakın kadın kursiyere dijital okuryazarlık ve dijital pazarlama eğitimleri verildi. Projenin etkisi de sosyal etki analiz raporuyla ölçüldü. Rapora göre eğitimlerle 43 milyon TL’yi aşkın sosyal değer elde edildi. Raporda bu yıl proje için yapılan her 1 TL’lik yatırımın bir önceki döneme kıyasla bir buçuk katına çıkarak 14 TL’nin üzerinde sosyal getiri sağladığı vurgulandı.
ÖZGÜVENİ ARTIRIYOR
Millî Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürü Cengiz Mete Vodafone Vakfı ile hayata geçirilen Dijital Benim İşim Projesi’nin başarılı kamu-özel sektör işbirliği örneklerinden biri olduğunu belirtti. Mete, “Proje kapsamında eğitim verdiğimiz on binlerce kadının dijital alanda farkındalığının, bilgi ve becerilerinin artmasının mutluluğunu yaşıyoruz” dedi.
Türkiye Vodafone Vakfı Başkanı Hasan Süel ise sosyal etki raporunun projenin kadınların yalnızca dijital bilgi ve becerilerini değil özgüven ve motivasyonlarını da artırdığını vurguladı. Süel, “Tüm veriler, proje hedeflerine uygun ve yüksek etkili sonuçlar elde edildiğini gösteriyor. Vodafone Vakfı olarak, kadınların yanında durmaya devam edeceğiz” yorumunu yaptı.